Nihayet ciddiye alındım

Serdar TURGUT
Haberin Devamı

Allahım sana şükürler olsun.

Sonunda dualarım kabul olundu.

Birileri beni de ciddiye aldı.

Ne kadar sevinsem, davullar çalsam yeridir. Babamın nihayet göğsü iftiharla kabaracak.

Ciddi olmadığım için beni eleştiren çevreler benden özür dileyecekler.

Rana bana hitap ederken daha bir dikkatli olacak, belki de beni artık azarlamayacak.

Bundan böyle beni belki Oktay Ekşi bile zaman zaman okuyacak.

Çok mutluyum çok.

***

Bunları nereden çıkardığımı sorarsanız, hemen anlatayım.

Dün Öncü Gazetesi'ni elime aldım.

Arka sayfasında manşet ‘Devlet eliyle fuhuş rezaleti’ydi.

Eh kabul etmelisiniz ki bu son derece dikkat çekici bir manşetti.

Sadece fuhuş olsa önemli değil de bir de işin içine ‘devlet eliyle’ katılınca olay çok daha kanlı canlı hale gelmişti.

***

Alt başlıkta ‘Ekonomimize olumlu rapor versinler diye IMF heyetine telekız ikram edildi’ deniliyordu.

Şimdi arka sayfayı tamamen kaplayan haberin spotlarını aynen veriyorum.

Lütfen kendinize hâkim olun, şaşkınlıktan düşüp de bayılmayın.

‘‘CHP Malatya milletvekili Ayhan Fırat, Meclis'e verdiği soru önergesinde Başbakan Yılmaz'ın bu seks skandalı söylentilerini yanıtlamasını istedi.

8 Aralık günü ülkemize gelen IMF ve Dünya Bankası heyetinin, kötü giden Türk ekonomisine ‘No problem' raporu vermesinin ardında büyük bir skandal olduğu ortaya çıktı.’’

***

Sevgili okuyucularım.

Şimdi sıkı durun, çünkü ben haberin bundan sonraki bölümünde az daha şak diye düşüp baygınlık geçiriyordum.

Sizi severim, aynı şey size de olmasın diye önceden uyarıyorum.

Ve haberin devamı:

‘KÖŞE YAZARI SERDAR TURGUT TARAFINDAN GÜNDEME GETİRİLEN İDDİALARA GÖRE HEYETE ÇIRAĞAN OTELİ'NDE TELEKIZ İKRAM EDİLDİ. ŞİMDİ BAŞBAKAN'IN BU İDDİALARA CEVAP VERMESİ İSTENİYOR.

***

Ellerim uyuşmaya başladı.

Yemin ediyorum yazıya zor devam ediyorum.

Evet bu haber gazetede gerçekten var. Ben bir süre önce ‘Ekonomimizde Durum İyi' başlıklı bir yazı yazmıştım.

Mizah olduğu her satırından belli olan ve hatta ‘ben espriyim' diye bağır bağır bağıran bu yazıda hayali bir heyet gezisi anlatılmıştı.

Benim mizansenime göre IMF heyetini Gözde Tan'ın başı çektiği bir mankenler heyeti karşılamış, heyete otellerde daha sonra telekız ikram edilmiş, Türkiye gerçeğini görsünler diye Nişantaşı'nda gezdirilmişlerdi.

Ve evet CHP bu yazıya dayanarak Meclis'e önerge veriyor.

Öncü Gazetesi ise yazımı da aynen yayınlayıp olayı arka kapağına sürmanşet yapıyor.

***

Şu sonuçları hemen çıkarmak mümkün.

1- Dün itibariyle bu memlekette CHP manen bitmiştir. Bu partiye değil devlet yönetimi, apartman yöneticiliği bile verilemez.

2- ÖNCÜ Gazetesi'ni yayınlayanların zekâ düzeyleri alay edilmeyi bile önleyecek kadar düşük olmalı.

3- Tansu Çiller'in işi çok zor, çünkü basındaki en büyük destekçileri böyle bir şeyi manşet yapmayı düşünebilecek insanlardan oluşuyor.

4- Siyasetin kalitesi inanılmaz derecede düşmüş durumda.

***

Olan bitene üzüleyim mi, güleyim mi bilemiyorum.

İşin daha da vahimi hayali olarak heyeti karşılamaya giden heyetimizin başına koyduğum Gözde Tan'ın da fotoğrafını basmışlar.

Gazete soruyor: ‘‘Şimdi o devlet teşrifatçılığına mı soyundu?’’

Yazıda yine demişim ki IMF heyeti Hülya Avşar'ı dinlemeye gitti.

Gazete diyor ki: ‘‘Ekonomimizin iyi not almasında Hülya'mızın da rolü olduğu unutulmamalı.’’

Ya, hakikaten ağlanacak bir durum bu ya...

***

Yazımı CHP tarafından benim yazıma dayanılarak verilen soru önergesi metniyle bitiriyorum.

Yani anlayacağınız ciddiyetim Meclis Genel Kurulu'nda bile tescil edilecek hale geldi:

‘‘10 Aralık 1998 günü bir gazetede Dünya Bankası heyetinin Türkiye'ye yaptığı iki günlük ziyaret anlatılmakta, onurumuzu rencide eden ve asla misafirperverlikle izahı mümkün olmayan yüz kızartıcı bir programın sergilendiği ifade edilmektedir.

Bu haber ve yapılan gezi programı doğru mudur?

Doğru değilse neden tekzip edilmemiştir?

Tekzip edilmediği için doğru kabul ettiğimiz bu programda yer alan yüz kızartıcı ikramı kimler hazırlamış ya da kimler buna izin veya emir vermiştir?

Bu programı aynen tatbik eden sorumlular hakkında herhangi bir işlem yapılmış mıdır?’’

İşte önerge bu kadar.

***

Görüldüğü üzere Türkiye'de müthiş bir çöküş yaşanıyor. Okuduğunu anlamayanlar siyaset yapıyor, okuma yazması olmayanlar gazeteci oluyor.

Bunlar karşılıklı birbirlerini destekleyip her şeyi kötü yapıyor.

Üzücü, gerçekten üzücü.

Zekâ düzeylerinin bu kadar düşebildiği bir toplumsal duruma nasıl gelebildik, bunu anlamak mümkün değil.



Yazarın Tüm Yazıları