Muharrem Sarıkaya: Siyasiler ve Fethullah Gülen

Muharrem SARIKAYA
Haberin Devamı

Fettullah Gülen'in önceki akşam ATV ekranlarına yansıyan sözleri dün Ankara'yı büyük bir sessizliğe gömüyor.

Bir zamanlar kendisine en fazla desteği verenler, oy deposu olarak görenler, dün gazetecilerin soruları karşısında sessiz kalıyorlar. Bu sessizlik içinde biz de gazete arşivlerinin sessizliğine daldık.

Geçmişte siyasilerin Gülen için ne düşündüğünü hafızalarımızda canlandırmak istedik.

Arşivler Fethullah Gülen konusunda en net liderin Bülent Ecevit olduğunu gösteriyor.

Ecevit, 25 Mart 1995 tarihinde Gülen'in bir hafta önce kendisini ziyaret ettiğini açıklıyor ve şöyle diyor:

‘‘Samimi ve ilginç düşünceleri olan biri. Görüşmede siyasete dolaylı yoldan bile hiç girmedik. Ülkeyi yönetmeye talip olanlar, toplumun her kesimiyle diyalog kurmalıdır...’’

Ecevit, 20 Ağustos 1995 tarihinde Gülen'in kurduğu okullardan övgü ile söz ediyor. Bu okullar sayesinde Türkiye'nin Balkanlar'daki etkinliğinin Suudi Arabistan ve İran'a kaptırılmadığını belirtiyor.

Hükümete geldikten sonra da Ecevit, Gülen konusundaki görüşünü koruyor.

30 Mart 1998 tarihinde, Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, Gülen Cemaati ile ilgili ortaya atılan kaygılara şu karşılığı veriyor:

‘‘Gülen, laik cumhuriyete yatkın. Geçmişte belki değildi ama Türkiye'de ve dünyada çok şeyler değişti. Kuşku varsa devlet var. İrtica tehlikesini körüklerse, denetleyip önleriz.’’

* * *

CHP'den Ecevit'e sert tepki geliyor. Hatta, CHP'nin o dönemdeki Genel Sekreteri Adnan Keskin, ‘‘tarikatçı’’ suçlamasında bulunuyor.

Ecevit, 16 Nisan 1998 günü suçlamalara şu yanıtı veriyor:

‘‘Benim tarikata ihtiyacım yok. Tarikat, yol demektir. Ben yolumu, halk erenlerinin, ozanlarının tuttukları ışıkla bulmuşum. Kendi yolumu, Hacı Bektaş Veli'lerden, Yunus Emre'lerden, Pir Sultan Abdal'lardan, Áşık Veysel'lerden, Atatürk'ten aldığım ışıkla bulmuşum...’’

İlginçtir ki arşivler CHP'nin de Gülen ile yakın temasta geri kalmadığını gözler önüne seriyor.

Hem de eleştirdiği Ecevit'in Gülen'le buluşmasından üç ay sonra...

CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin, Haziran 1995'te Gülen ile buluşuyor. Görüşmeyi öğrenen CHP'li bakanlar ve yöneticiler ayağa kalkıyor.

Çetin, 21 Haziran 1995'te tepkileri şu sözle göğüslüyor:

‘‘Ben doğru bildiğimi yaparım. 'Onunla görüşme, bunu yapma' diye diye partiyi bu hale getirdiler...’’

* * *

1995 seçimleri öncesinde Gülen ile görüşmek, siyasi parti liderleri için vazgeçilmez oluyor.

Nitekim ANAP Lideri Mesut Yılmaz da Haziran 1995'te Gülen ile görüşüyor.

20 Haziran 1995'te Gülen ile görüşmesine ilişkin bir soruya Yılmaz, Hikmet Çetin ve dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in de görüştüğünü anımsatıp, şu karşılığı veriyor:

‘‘Siyasi parti liderleri toplumun her kesiminde lider konumundaki insanlarla görüşmek zorundadır. Bu temasların yapılması değil, yapılmaması bir eksiklik sayılmalıdır.’’

Çiller ise Gülen konusunda Yılmaz'dan daha ileri adım atıyor. Gülen'e yakınlığı ile bilinen kişilerin kurduğu Asya Finans'ın 20 Ekim 1995'teki açılışında Çiller aynen şöyle diyor:

‘‘İslami finansa ben önayak oldum. Bu işi yapan insanlarla beraber olduğumu her zaman şerefle ve sevinçle itiraf edebilirim...’’

Yorumsuz...



Yazarın Tüm Yazıları