Mucize gibi
Güncelleme Tarihi:
Öyle bir maçki, yıllar geçse unutulmaz. Eğer Efes buradan zaferle çıktıysa, bunun adı; Efes Pilsen'in gerçek bir takım olmasıdır. Basketbol öyle bir oyun ki, en ufak bir hatayı bile affetmiyor. Dünkü maçta bunu bir kez daha gördük. Tam, 'maçı aldık, götürdük' derken, biz bir hata yaptık, Ruslar işi uzatmaya taşıdılar. Uzatmalarda tam umudu kesmiş, 'tur İstanbul'a kaldı' derken, bu kez sahneye Nossov çıktı. Olmayacak bir faul yaptı ve tur tekrar bize dönüverdi.
Rus Milli Takımı'nın temelini oluşturan CSKA'yı evinde yenmek, gerçekten çok zor. Bunun için, oyunun her anında onlarla mücadele etmek ve en az onlar kadar savaşçı olmak gerek. İşte Efes dün, Naumoski'nin önderliğinde bunu yapınca, Moskova cehenneminden zaferle ayrılmasını bildi. Rakip potaya tam 36 sayı bırakıp, takımını bir maestro gibi yöneten büyük usta, dün gecenin kahramanıydı. Kritik anlarda tecrübesini konuşturan Saviç ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu kanıtlarken, Volkan, Hidayet ve Murat da kendilerine görev verildiğinde her zaman hazır olduklarını bir kez daha kanıtladılar. Dün beklediğimiz oyunu ve mücadeleyi, maçın büyük bölümünde sahaya pek yansıtamayan Mirsad, gerçek yüzünü ikinci uzatmada gösterirken, Drobnjak her zamanki gibi görev adamıydı.
Final-four’a yürüyorlar
Kısacası, Aydın Örs'ün talebeleri bir takım olarak birbirlerine inanmışlar, kenetlenmişler ve emin adımlarla, iki kez kapısından döndükleri final-four'a doğru yürüyorlar.
Dünkü cehennemden ve sinir savaşından, mucize de denilebilecek bir biçimde tur çıkartan Efes kanımca, Kaunas'ı da geçecek güçtedir. Mucize dedik de aklımıza geldi... Şans, her zaman inananın ve bu uğurda savaşanın yanındadır. Tıpkı dün gece olduğu gibi.