Kırışıklıklara Ne İyi Gelir? Kırışıklıkları Önlemeye Yardımcı Olan Mucizevi Besinler

Yaşlanma, herkesin yaşadığı doğal bir süreçtir, ancak süreci yavaşlatmanın ve iyi bir şekilde yaşlanmanın yolları vardır. Bu aslında düşündüğünüzden daha kolay olabilir. Bir "gençlik iksiri" olmasa da yaşlanmayı önleyici etkileri olabilecek yiyecekleri tüketerek kendinize bir "gençlik tabağı" hazırlayabilirsiniz. Başlamak için, şeker oranı yüksek yiyecekler yemekten kaçınmalısınız. Yedikleriniz derideki kolajen ve elastik liflerin yapısı etkileyebileceği için, şeker, derinin esnekliğini yitirmesine yol açabilir.

Başlamak için, şeker oranı yüksek yiyecekler yemekten kaçınmalısınız. Yedikleriniz derideki kolajen ve elastik liflerin yapısı etkileyebileceği için, şeker, derinin esnekliğini yitirmesine yol açabilir.

Özellikle şekerin vücudunuzun hücrelerindeki proteinlere yapışarak kolajen ve elastin liflerini sertleştirir, bu da yaşlanma belirtilerini ortaya çıkarabilir. Ayrıca kızartma gibi yemeğinizi pişirme şekliniz de aynı etkiyi gösterebilir.

Şekerden kaçınmak önemlidir, ancak bu, tüm karbonhidratların kötü olduğu anlamına gelmez. Anahtarı ise kan şekeri seviyelerinizde ciddi bir artışa neden olmayacak düşük glisemik karbonhidratlar yemektedir. Dermatologlara göre, düşük glisemik oldukları için yulaf gibi karmaşık karbonhidratları önerilebilir. Bunun yanında beyaz pirinç gibi yüksek glisemik karbonhidratların sivilce ve kırışıklıklara neden olabilir. Yulaf ayrıca cilt hasarını önleyen bir bileşiğe sahiptir. Arpa ve kahverengi pirinç, diğer harika düşük glisemik seçeneklerdendir.

Avokado ve zeytinyağı, kalp sağlığınız için faydalı olan doymamış yağlar veya iyi yağlardandır. Ayrıca cildinizin nemi korumasına yardımcı olur ve vitaminleri emmeye yardımcı olur. Avokado ayrıca cilt hücrelerinin yenilenmesini teşvik eden ve yüze sağlıklı ve taze bir ışıltı bırakan A vitamininin yanı sıra cildinizi güneşin zararlarından koruyan karotenoidler içerir.

Chia ve keten tohumları, anti-inflamatuar özelliklere sahip ve cilt kanseri hücrelerinin çoğalmasını önleyebilen bir tür doymamış yağ olan omega-3 yağlarına sahiptir.

Yumurta ve fasulye, kolajen üretimini artırmaya yardımcı olan proteinler içerir. Günlük rutininize dahil etmeniz gereken başka bir protein kaynağı kesinlikle fındıktır. Birkaç çeşit kuruyemiş, özellikle cilt için çok önemli olan E vitamini içerir. E Vitamini, UV hasarını önlemek ve ciltteki nemi korumak için çalışır. E vitamini eksikliği, muhtemelen kuru, pul pul cilt sorunları ile sonuçlanabilir.

C vitamini, hiperpigmentasyonu (renk eşitsizliğini) tersine çevirmeye ve kolajen üretmeye yardımcı olduğu için en popüler cilt bakım bileşenlerinden biridir. Portakal ve domates yemek harika bir C vitamini kaynağıdır ve cildi nemlendirmeye yardımcı olan su içeriği yüksektir. Nar ayrıca C vitamini, serbest radikal hasarını önleyen antioksidanlar ve punikalagin bileşenlerini içerir. Punicalagin’ler, cildinizdeki kolajeni korumaya yardımcı olan bileşenlerdir.

Kırmızı dolmalık biber, C vitaminine ek olarak, cildinizi UV ışınlarına maruz kalmaktan ve kirlilikten koruyan antioksidanlar olan karotenoidler içerir. Yaban mersini, antosiyanin adlı bir antioksidanın yanı sıra A ve C vitaminleri içerir. Antosiyanin, kolajen kaybını, güneşe maruz kalma ve kirlilikten kaynaklanan hasarı önler. Beta-karoten, tatlı patateslerde bulunan ve A vitaminine dönüşen bir antioksidandır. Tatlı patatesler ayrıca C ve E vitaminlerini içerir, bu da onu parlak, eşit ve sıkı bir cilt için vazgeçilmeziniz olmaya adaydır.

Başka bir güç kaynağı bileşeni ise tere sebzesi. Bu yapraklı yeşil, A ve C vitaminlerinin yanı sıra antioksidanlar içerir. Tere, vücudunuzun hücrelerine minerallerin dolaşımını iyileştirir ve bu da cildinizdeki oksijen seviyelerini artırır. Tere ayrıca cildinizdeki mikroorganizmaları öldürür. Yeşil yapraklılardan bahsetmişken, ıspanak sadece demir deposu değildir. Değildir. Ayrıca cildin nemlenmesine ve oksijenlenmesine yardımcı olan A, C ve K vitaminlerini içerir. K vitamini cilt iltihabını azaltmaya da yardımcı olabilir.