Kutsal ittifak reklam pazarında

Emin ÇÖLAŞAN

Bizim medyada çok ilginç gelişmeler oluyor. Kamuoyunda Liboş Mehmet olarak tanınan Mehmet Barlas'ın işine son verildikten sonra, eşi Mecbure Canan Barlas'la birlikte yaşadıkları görkemli Otağtepe villası, Refahyol'un türbesi oldu!

Burada iş bitirici ve ihale takipçisi Liboş Mehmet'in villası var.

Liboş ve karısı Mecbure işten kovulunca, bu ikiliye şeriatçı kesimle birlikte Tansu sahip çıkmaya başladı.

Yaklaşık on gün önce burada çıkan yazılarımdan birinde şöyle demiştim:

‘‘Mesut Yılmaz bu Liboş'un evine bir akşam yemeğine gitsin. Üste biraz dolar versin, bir de ihale takibi yaptırsın. Siz o zaman görün Liboş'un nasıl takla atacağını...’’

Nitekim bunlar işten kovulunca, villa hemen açıldı! Turgut Özal döneminde trilyoner olan birader Korkut Özal ve Tansu, o gece Liboş'un villasına gidip yemek yediler.

Liboş'un şimdi ‘‘demokrat’’ geçindiğine bakmayın! İhtilal döneminde Kenan Evren'i bile evinde ağırlamış bir uyanıktır o! Her devrin, her iktidarın adamıdır. Yeter ki mamasını yeterince verin, onu zengin edin.

Bu görkemli villayı önceki gece Bay Erbakan da Tayyip'le birlikte ziyaret etti.

Ertesi gün Tansu yine oraya gitti.

Liboş bir süredir Enver Ören'e ait TGRT kanalında ‘‘yorumculuk’’ yapıyor. Oraya kendisini Tansu-Özer ikilisi yerleştirmişti. Geçenlerde kovulması gündeme gelince Enver Ören dedi ki ‘‘Ekmeği ile oynamayalım...’’ TGRT yöneticilerinden biri dayanamadı:

‘‘Ne ekmeği beyefendi, bu adamın serveti sizinkini sekize katlar...’’

Tansu, özel gezilerini halen Enver Ören ve İhlas Holding'in özel uçağı ile yapıyor!

***

Nazlı Ilıcak geçenlerde yalısında bir yemek vermiş. Oralara, Tansu'yu yağlama yıkama görevini üstlenen medya takımını çağırıyorlar. Bizim Melek hanımın tosunu da gitmiş! Dün ballandıra ballandıra yazıyordu...

Onu Tansu'nun sağına oturtmuşlar, hünkârbeğendi yemiş ve Tansu'ya ‘‘Kavgaya devam et’’ demiş!

Türkiye'de kamuoyu oluşturmak ve Tansu'ya akıl hocalığı yapmak bir süreden beri Liboş Mehmet'lerin, Melek hanımın tosunlarının, dolandırıcıların, vatan ve millet düşmanlarının eline kaldı. Ne kadar gurur duysak azdır!

***

Aynı Nazlı Ilıcak, bizim Özer'le bir söyleşi yapmış. Bu söyleşi dün gece Refah Partisi'nin yayın organı olan Kanal 7'de yayınlandı. Belki izlemişsinizdir.

Özer sorulan çanak sorulardan hoşnuttu ve ‘‘Biz mala mülke düşkün bir aile değiliz’’ diyordu!

Doğru konuş Özer, yoksa çarpılırsın!

Karısı başbakan olunca 25 metrekarelik bir odada oturmuş da, çok sıkılmış da, servetinde azalma olmuş da, hiç yolsuzluk yapmamışlar da!..

Bu masalları bıraksınlar.

Hangi odada nasıl oturmuş? Devletin pek çok üst düzey atamasını kendisi yapıyordu. Bütün ekonomik kararları kendisi alıyordu ve karısına da imza atmak düşüyordu.

Bu arada birileri köşeyi şakır şakır dönüyordu.

Burada iddialı olarak yazıyorum. Özer o dönemde atamaları yapıyor, devletin üst düzey bürokratlarını ayağına çağırıp tebligatta bulunuyordu. Şimdi beni mahkemeye versin ve yalan yazdığımı, kendisine çamur attığımı söylesin. Ya da, eğer mert adamsa, bugün yazılı bir açıklama gönderip ‘‘Ben böyle bir şey yapmadım’’ desin.

Bu yazdığımı isimlerle kanıtlayacağım.

Hodri meydan Özer!

Bırakın atamaları da bir yana, MİT'te kendisine özel brifingler veriliyordu.

Haydi, çıksın ortaya ve bunları inkâr etsin. Daha önce de yazdım, yanıt verebildi mi?

***

Şu Allah'ın büyüklüğüne bakın! Kadın son seçimler öncesinde Refah'a bindiriyor ve ‘‘Bunlar PKK'dan beterdir’’ diye haykırıyordu.

Şimdi ise kocasıyla birlikte Refah'ın yayın organı olan televizyon kanalına düştü, oraya sığındı! Söyleşileri artık orada yayınlanıyor.

Tansu-Özer ikilisinin avukatlığı ise Liboş ailesine, Melek hanımın aryalar söyleyen şarkıcı-gazeteci karışımı tosununa, sahtecilikten hapis yatmış üçkâğıtçılara, diskotek bülbüllerine, bazı eski Marksist bozuntularına ve şeriatçı kesime düştü!

Vay ki vay, hayret ki hayret!..