Ayvalık’tan notlar

Güncelleme Tarihi:

Ayvalık’tan notlar
Oluşturulma Tarihi: Ekim 24, 2019 15:28

Filiz Ali’nin kurduğu Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nde yerli ve yabancı birçok sanatçı, ünlü müzisyenlerin yaptığı master class’larla mesleklerinde aşama kaydediyorlar. Her yerde müzik konuşuluyor, müzik dinleniyor...

Haberin Devamı

Ayvalık’a ilk kez hocam Prof. Dr. İsmet Sungurbey’le gitmiştim. Ayvalık’ı dolaşmış, ünlü bir kahvaltı mekânında kahvaltımızı yaparken peynir çeşitleri almak istedim. Satıcı nerde oturduğumu sordu, “İstanbul’da” deyince “Bizim orada mağazamız var, bundan daha iyileri orada var” dedi. Ben de İstanbul’da Mısır Çarşısı’ndaki dükkândan alışveriş yaptım.
Daha sonra da İhsan Yılmaz’la birlikte Filiz Ali’yi ziyarete gittik. Artık Ayvalık, Filiz Ali’nin kurduğu Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi (AIMA) ile tanınıyor.
Bir kez de Ayvalık’taki Edebiyat Günleri’ne davet edildim, onur konuğu olmuştum, ne yazık ki sağlık nedeniyle gidemedim, durumu yönetici olan iyi şair Gültekin Emre’ye söyledim.
Filiz Ali’nin akademisinde yerli ve yabancı birçok sanatçı, ünlü müzisyenlerin yaptığı master class’larla mesleklerinde aşama kaydediyorlar. Her yerde müzik konuşuluyor, müzik dinleniyor. Orada yaşayanlar da bu yapıldığı için gerçekten mutlular.
O kuruluş çeşitli ödüller de aldı.
Ayvalık’ta her yıl 1 Temmuz ile 15 Ağustos arasında Koç’un ve Amerikan Üniversitesi’nin katkılarıyla yaz kursları düzenleniyor. 21 yıldır yapılan bu kursları rahmetli (evvelden) Prof. Dr. Şinasi Tekin ve şimdi de eşi Prof. Dr. Gönül Tekin yönetiyor. Prof. Dr. Günay Kut da burada ders veriyor.

Kurslarda üç ana bölüm var:

* Bugünkü Türkçe
* Farsça
* Diplomasi.
Burada öğleye kadar ders veriliyor, öğleden sonra bir anlamda uygulama yapılıyor. Haftada ya da 15 günde bir de konferanslar veriliyor.
Bu derslerde Türkoloji, tarih, genellikle Türk kültürü üzerinde duruluyor. Hocaların hepsi Türkçe konuşuyor. Cunda Adası’nda olmalarının da bir anlamı var .
Düzenli bir öğretim ve dinlenme günleri yaşıyorlar.
Melih Cevdet Anday ile Arif Damar’ın bir Ayvalık anısı da belleğime düştü.
Ayvalık üzerinden dönerken otobüsün mola vermesinden yararlanıp bir kahve içmek istiyorlar. Arif Damar bir dostu olduğunu, ona kahve içmeye gitmeyi öneriyor, Arif Damar’ın arkadaşı kendi içtiği kahveyi garsona öyle bir tarif ediyor ki, özel kahvenin gelmesi gecikiyor, hiç kuşkusuz otobüs de kaçıyor. Melih Bey, bir kahve uğruna zar zor bir araç bulduklarını anlatırdı.
Yazımızın amacını yineleyelim:
Melih Cevdet Anday ile Arif Damar’ın kitaplarını okumanızı öneririm.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!