Kim?..

Bekir COŞKUN

Ecevit'in Başbakanlığın önünde duran eski-püskü makam arabası, 89 model Kartal büyük anlam taşıyor...

Anlamı; devlette savurmaya son...

Zaten bizim medya her an arabanın başında... Hülya Avşar'ın 89 Kartal'ı kadar çok pozu çekilmiş değil...

Külüstür Kartal'ın başından eksik olmayan bir kesim daha var:

Hurdacılar...

Polisler her ne kadar ‘‘Hurdalık değil, bizim Bülent Bey'in arabası...’’ deyip kovalasalar da, araba hurdacıların ilgisini çekiyor, başına toplanıyorlar...

Bu, mesaj olarak çok yararlı bir şey...

Daha da eski ve küçük bir araba bulunsa daha da iyi olur mu, olmaz mı?..

Serçe var...

Bisiklet var...

Tornet var...

Beterin beteri var...

*

Araba deyip geçmeyin...

Eğer hurdacılar boş bulunup tekerleklerini söküp, kaportasından legen-tava-mava yapmazlarsa... Ya da Bülent Bey ile Rahşan Hanım'ın oturdukları yer Başbakanlığın önünde kalır, şoför ön tarafı alıp gitmezse...

Araba mesaj içeriyor:

Devleti savurmaya son...

Solculuk adına son... Demokratlık adına son... 89 Kartal hatırına son...

*

Ecevit dürüst-iyi niyetli olduğu kadar, bence saf...

O, öbürlerine bir şey anlatmak istiyordur...

Ama onlar anlamıyorlar...

Zaten Ecevit de bizi anlamıyor...

Bakın:

Bu ülkenin kaymağını toplam bir-iki bin aile yiyor... Devletin ve kamu bankalarının tüm olanakları kimi siyasiler ile bunlar arasında paylaşılıyor...

Doğan açığı kapatmak ise geri kalan yoksul kitlelerin payı... Sekiz yıllık temel eğitime geçerken bile koca devletin para bulamaması, bunun faturasını dahi zamlarla-vergilerle dar gelirli halka yüklemesi bundan...

İktidarın güçlü sol kanadı olarak Ecevit, bu derlenme-toparlanma aşamasında bunu onların, o ortaklarının önüne koymalı...

Bu böyle gitmemeli...

Sadece çetelerin yer değiştirdiği... Ama yolunan sade insanların kaderinin asla değişmediği bir yağma sistemine birisi çomak sokmalı...

Peki, kim?..