Kentimizi tuhaf bir düşman kuşattı: Grip

Kanat ATKAYA
Haberin Devamı

KENTİMİZ tuhaf bir düşmanın gizli faaliyetlerinden tedirgin, zor günler yaşıyor. Aslında o haini herkes tanıyor. Gizli bir örgüt gibi çalışıyor. Kurban durumuna düşmekten korkan insanlar, ismini telaffuz ederken bile şöyle etrafını bir kolaçan ediyor, tedbiri elden bırakmamaya çalışıyor.

Düşmanın pençesine düşenlerin, Benhur filmindeki cüzzamlılar gibi sosyal hayattan uzaklaşmak zorunda kaldıkları konuşuluyor her yerde. Bütün kent panikte. Paranoya şehre tamamen hakim olmuş durumda. Düşmanın adı biliniyor ama bir günah gibi gizleniyor. Tüm cesaretimizi topluyor ve düşmanı buradan ilan ediyoruz arkadaşlar; düşmanın adı: GRİP!

Beyoğlu'nun izbe barlarında neler yapılabileceği tartışılıyor. Süper ithal ilaçlar, büyücü işi şifalı ot formülleri, entegral hesaplarını aratmayan vitamin karışımı formüller küçük notlar halinde gizlice el değiştiriyor.

Çekirdek ekip toplandı

Bu arada herkesten şüphe ediliyor tabii ki. Geçen gece örgütün çekirdek ekibi Pano Şaraphanesi'nin mahzeninde toplanmıştı. Aslında hizmete özel bir bilgi ama açıklanmasında sakınca bulunmadığı için burada duyuralım: Örgütün adı GULYABANİ. Açılımı da Grip Uzaklaş Lütfen Yanlış Adama Bulaşıyorsun. Son üç harf için hala tekliflere açığız.

Her neyse. Baktım içeriye şüpheli iki şahıs girdi. Kadın olanın burnu bayağı kırmızıydı. Arkadaşları şöyle hafiften dirsekledim. Çaylak bir arkadaş ‘‘Üşümüşe benziyor, grip kırmızısı değil bu’’ dedi ama destek bulamadı. Sesimizi iyice kısıp, hijyenik ameliyat maskesiyle gizlediğimiz yüzlerimizi birbirimize biraz daha yaklaştırarak konuşmaya başladık tabii ki. Şüphelileri izlemeyi de sürdürüyorduk bu arada.

Yaklaşık 40 dakika süren uzaktan müşahade esnasında şüphelilerde herhangi bir akut grip belirtisi görmeyince biraz rahatladık ama, aksi şeytan! Ne olduysa o anda oldu zaten. Şüpheli kadın hapşurdu.

Enterne olan arkadaş

Kontrespiyonajdan sorumlu, Sydney kod adlı arkadaş, ‘‘Eyvah enterne oldum!’’ diyerek kendini şarap fıçılarının altına attı. Acil müdahale ekibi, kolonyalı mendillerle şahsı etkisiz hale getirmek için hamlede bulundu. Şahıs biraz direndi ama Katarin'i de dayayınca -eh artık-, soluğu kesildi.

Ama neyse ki, yapılan araştırma sonucunda, söz konusu hapşuruğun karabiber bağlantılı olduğu ortaya çıktı. Şüpheliden özür dilendi ve olay tatlıya bağlandı.

Toplantı sonunda alınan kararları, düşmanın viral kanadını güçlendirebilecek nitelikte olmasından dolayı burada açıklayamayacağım. Ama müsterih olun, zafer yakın!

Grip Fener’den tehlikeli

Bu arada cumartesi gecesi Galatasaray- Altay futbol müsabakası sırasında yaşanan bir olayı da aktarmadan geçemeyeceğim. Maç öncesi, Galatasaray taraftarlarının Mecidiyeköy'deki üssü konumundaki Meşale'de buluşuldu. Maça gidiyormuş süsü vererek küçük çaplı bir durum değerlendirmesi yapıldı.

Bir arkadaşımız ‘‘Grip öncelikli düşmandır. Fener'den daha tehlikeli’’ dedi ve bu sözünün tutanaklara geçirilmesi için ısrar etti. Kendisini saçmalamaması konusunda uyardık haliyle. Ama kalbi fazla kırılmasın diye, maç esnasında ‘‘Grip Fener!’’ şeklinde bağırmak konusunda bağlayıcı grup kararı alındı.

Merak edenler için söyleyelim. Maç esnasında ‘‘Grip Fener!’’ diye bağıran ekip bizdik.

Yazarın Tüm Yazıları