Ünlülerden nesilden nesile lezzet sırları

Güncelleme Tarihi:

Ünlülerden nesilden nesile lezzet sırları
Oluşturulma Tarihi: Haziran 02, 2013 00:00

Sedef İybar’ın editörlüğünde hazırlanan ‘Coca-Cola ile Türkiye’nin Sofra Hikâyeleri’ yemek kültürümüze bir tutam baharat katmış, nesilden nesile aktarılan mutfak sırlarına yazılmış bir methiye niteliğinde.

Haberin Devamı

İşte İzzet Çapa’dan Özge Borak’a ünlü mutfaklardan meşhur tatlar, kitaptan lezzetli hikâyeler...

ENGİNAR DOLMASI
Demet Akbağ & Sedef İybar & anneleri Benan Yavuzkol

Bu yemeğin Türk mutfağına nasıl girdiğine değişik hikâyeler var. Biz, uzun yıllar Büyükdere’de oturduğumuzdan ve azınlık mutfağına yakınlığımızdan, annem dolmalardaki baharat tatlandırma işini bir hayli ilerletmişti. İşte biz bu muazzam ustaların muazzam mutfaklarında her türlü koku ve lezzetle büyüdük. Umarım yeni nesillerde, bu özel lezzetler kaybolmadan değerini korur. (Demet Akbağ)

MIHLAMA
Özge Borak & annesi Buket Borak

Mıhlama bol peynirli olduğu için çoğunlukla pazar kahvaltıda yapılırdı ama başka öğünlerde de defalarca yemişizdir. O kadar güzel bir tariftir ki,  mıhlamanın olduğu gün başka birşey yenmez. Tek zahmeti, mısır unu topaklanmasın diye sürekli ve hızla karıştırmak gerekmesidir. Ben de şimdi annemden öğrendiğim gibi yapıyorum. (Özge Borak)

Haberin Devamı

MAKLUBE
İzzet Çapa & annesi Gürnar Çapa

Annemin çok severek yaptığı bazı özel lezzetler vardı. Bir dönem tavuk yemeklerine merak sarmıştı. Her gün öğlen saatlerinde Çiçek Pasajı’na gidip taze tavuk alırdı. Bir gün, parçalanmış tavuk butu buldum diye sevinerek eve geldi. Sanırım yine maklube hazırlığı içindeydi. Fakat bir hafta sonra tavuk diye aldığı butların martı butu olduğunu öğrenince, üzüntüsünden neredeyse ağlayacaktı. (Gürnar Çapa)

PIRASA KÖFTESİ
Cefi Kamhi & kızı Melda Kosif

Çocukluğumdan beri her  bayramda, rahmetli anneannem Sefarad Mutfağı’ndan pırasa köfteleri hazırlardı. Kendisi Eske-naz Musevisi olmasına rağmen, mutfakta tam bir sanatçıydı. Her şeyin en tazesi ve en iyisini bizzat kendisi Beyoğlu Balık Pazarı’na gidip manavdan ve esnaftan seçerek alırdı.Yaşımız ilerledikçe eskimeyen bu lezzetler bize hep çocukluğumuzu ve o mutlu günleri hatırlatır oldu. (Cefi Kamhi)

Belluci’nin dolma merakı

Sedef İybar (şef)
“Bu tarifleri derlerken, en önem verdiğimiz nokta ailenin büyüklerinin yani anne veya babaannelerin, tarifin detayından çok o yemekle ilgili biriktirdiği anıları da duymaktı. Öyle çok şey anlattılar ki, hepsini yazmak istedik. Yemek yaparken en heyecanlandığım isim Seyfi Dursunoğlu. Kendisi muazzam yemek yapar. Özbek Pilavı hazırlamıştım ve ikram ederken hakikaten çok panik olmuştum. Neyse ki başarıyla üstesinden geldim... Bir keresinde de Monica Belluci’ye iki çeşit dolma pişirmiştim. Biri etli pazı sarması, diğeri ise zeytin yağlı yaprak dolmasıydı. Bana şöyle bir soru sordu, “Neden sıcak olan dolmayı yoğurtla yiyorsunuz da, zeytinyağlı olanı limon sıkarak yiyorsunuz?” Cevabı ben de daha önce hiç araştırmamıştım, bunun sadece yıllar içinde süregelen bir alışkanlık olduğunu izah etmiştim. Keyifle ve hiç diyetten bahsetmeden yemek yiyebilen en şahane konuğum o oldu sanırım.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!