Terliğiniz nasıl pişsin

Güncelleme Tarihi:

Terliğiniz nasıl pişsin
Oluşturulma Tarihi: Kasım 14, 2010 00:00

Parmakarası terlikleri müşterilerine fırında ısıtarak veren, ayakkabıları aynı sistemle kişiye özel hale getiren üstelik onları meyve kokusuyla donatan Hummel, Jennifer Lopez’den Paris Hilton’a kadar pek çok ünlünün spor giyim tercihi. Markanın Türkiye temsilcisi Deniz Erda, Hollywood’da moda haline gelmelerinde Dalai Lama ve Budizmin rolünü anlattı

Ne kadar zamandır Türkiye pazarındasınız?
- Altı aydır. Tüm Türkiye’de 60 satış noktasına ulaştık. Şimdilik İstanbul merkezli büyüyoruz. Hummel, Türkiye pazarına birkaç yıl sonra girmeyi düşünüyordu ancak biz onları Türkiye’deki bir spor giyim boşluğuna dolduracağımıza ikna ettik.
Türkiye’de zaten yerleşik spor giyim markaları var. Nasıl bir boşluğu doldurmayı hedefliyorsunuz?
- Hummel sadece bir spor giyim markası değil; moda ve stil tarafı da çok güçlü. Ona sınıfın yaramaz çocuğu olarak bakın. Spor giyimde dünyada iki çok büyük oyuncu var onlarla rekabet etmek mümkün değil. Haddinizi bilmeniz gerekiyor. Ama bunun altına baktığınızda orada ciddi bir boşluk var çünkü üçüncü-dördüncü her sene değişiyor. Biz ilk beş içinde yer alabileceğimizi düşünüyoruz.
Hummel eski bir firma olmasına rağmen dünyada da yeni yeni atağa kalkıyor galiba?
- Dünyanın en eski spor giyim mağazalarından biri. Kuruluşu 1923. İlk çivili kramponu yapan firma. Almanya’da kuruluyor. Almanca ‘yaban arısı’ demek. O dönemki sahibi Albert Messmer top oynayan insanların yağmurlu havalarda kaymalarını, düşmelerini ve bilumum tuhaf hareketlerini yaban arısına benzetiyor. Yaban arısı havada zıplayarak garip şekiller çizen bir hayvan. O yüzden firmanın adını ‘Hummel’ koyuyor. Sonra sporcu kıyafetleri yaparak yoluna devam ediyor. 1978’de Danimarka Milli Takımı’na, Real Madrid’e sponsor oluyor. 1992 yılında Danimarka Milli Takımı Avrupa Şampiyonu oluyor ve çavuş amblemli formalar ciddi bir akım yaratıyor. Ama bu sponsorluklar firmayı zorluyor ve şirket iflas noktasına geliyor. Sonra firmayı bugünkü sahibi Stadil Ailesi satın alıyor. Stadil’ler insanların o eski çavuş amblemli ürünleri aradıklarını fark ediyorlar ve bir retro dönemi başlıyor. Eski ürünler yeniden üretiliyor ve çok ciddi bir satış sıçraması yaşanıyor. Son üç yıldır da dünyada hızla büyüyor.
Kokulu ayakkabı nedir? Ayağınız kokmuyor imajı mı veriyor?
- Kokulu ayakkabılar ‘Meyve Sepeti’ koleksiyonumuz içinde. Muz, yeşil elma ve çilek kokuları var. Hummel’ın en büyük özelliklerinden biri, hiçbir ayakkabının ayakta koku yapmaması. İçinde ekoteks denilen bir malzeme var. Rahat nefes alıyor, bakteri üretmiyor ve terletmiyor. Bu koku kısmı işin aksesuvarı. İşin aslı, özelliklere dikkat çekip, ayaklarınız her zaman meyve kokuyor duygusu verebilmek...
Mağazalarınızdaki fırınlar ne işe yarıyor?
- Parmakarası terliklerimizi müşteriye fırında pişirerek veriyoruz. Terlik belli bir ısının içine konuluyor, fırından çıkıyor ve o anda terliği giyiyorsunuz. Böylece sizin ayağınızın ortopedik şeklini alıyor. Çok büyük rahatlık sağlıyor. Aynı şey salon ayakkabıları için de geçerli. Aynı malzeme onda da var. Fırın sistemiyle kişiye özel ortopedik ayakkabı oluyor. Ürünlerimiz spor ağırlıklı olduğu için terletmemesi, bakteri üretmemesi ve çok çabuk kuruyabilmesi gibi özellikleri var.
Türk piyasası için hedefiniz ne?
- Türkiye’de 2011 yılında hedefimiz 100, 2012’de 150 mağaza olmak. Hummel spor alanında bir numara olmayı hedefliyor. En çok seyircisi olan basketbol olduğu için Beşiktaş’ın altyapılar dahil tüm basketbol takımlarına sponsor olduk. Hentbolda da Beşiktaş ve milli takımın sponsoruyuz. En son Allen Iverson’un sponsorluğunu üstlendik.

MANKENLER ÖZELLİKLE ÇİRKİNLEŞTİRİLİYOR

Hummel farklı olmayı seçiyor. TV reklamlarına yanaşmıyor. Geleneksel olmayan yöntemlerle adını duyurmaya çalışıyor. Örneğin katolog çekimlerinde mankenler özelikle çirkinleştiriliyor ki ürünün önüne geçmesin. 2001 yılında Tibet Milli Takımına sponsor oldu mesela. O yıllarda Tibet ile Çin’in problemleri var. Kimsenin de Çin’i karşısına almamak için cesaret edemediği bir durum. Hummel’ın CEO’su Christian Stadil aktif bir Budist. Tibet’e gidiyor ve Dalai Lama ile görüşüyor. Tibet’in futbol milli takımına sponsor olunca Richard Gere, U2 ve Bono gibi isimler tarafından giyilmeye başlıyor. Onlarla birlikte Hollywood’da ciddi bir akım oluşturuyor. Hummel bugün Paris Hilton’dan Carmen Electra’ya, Jennifer Lopez’den Justin Timberlake’e, Jon Bon Jovi’den Robbie Williams’a kadar pek çok ünlünün giydiği marka.

PLASTİK SU ŞİŞESİNDEN TİŞÖRT

Firma Black Eyed Peas’in 2010-2011 konserlerine sponsor oldu. Toplam 24 konser verilecek. 17 tanesi gerçekleşti. Buradaki amaç, plastik su şişelerini toparlamak onları ayakkabı ya da tişörte dönüştürmek. 12 şişeden bir tişört, 18 taneden bir ceket, 9 taneden bir ayakkabı çıkıyor. Konserlerde 138 bin civarında şişe toplandı. Üretilen 11 bin 500 tişört ilkbahar sezonunda satışa sunulacak.

DENİZ ERDA KİMDİR

İstanbul Üniversitesi’nde jeofizik mühendisliği okudu. Ardından aynı üniversitede sanayi ve dış koşullarla ilgili master yaptı. Aynı yıllar yeni kurulan Mavi Jeans’te çalışmaya başladı. 1991-2008 yılları arasında mağaza müdürlüğünden genel müdür yardımcılığına kadar yükseldi. 2008 yılında ömrünün sonuna kadar aynı şirkette çalışmanın faydalı olmayacağına inandığı için ayrıldı. Akbulut Tekstil’in sahibi Kazım Akbulut’tan Danimarka firması Hummel’ı Türkiye’ye getirmek için ortaklık teklifi aldı ve Zeynel ve Kazım Akbulut kardeşlerle birlikte Hummel’ı Türkiye’ye getirdi. İstanbul Üniversitesi’nde bayilik ve franchising üzerine ders veriyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!