Babil ne demek TDK'ya göre Babil kelime anlamı nedir? Babil dizisi nerede çekiliyor?

Güncelleme Tarihi:

Babil ne demek TDKya göre Babil kelime anlamı nedir Babil dizisi nerede çekiliyor
Oluşturulma Tarihi: Ocak 17, 2020 20:09

Yayın hayatına 17 Ocak Cuma akşamı başlayan Babil dizisi ilk bölümü ile seyirci karşısına çıktı. Star Tv ekranlarında yayınlanan Babil dizisiyle beraber Babil kelimesinin anlamı ve Babil'in TDK'ya göre ne demek olduğu vatandaşlar tarafından merak konusu oldu. Tarihi bir kent olan Babil, Milattan Önce 450'li yıllara dayanmaktadır. Peki, Babil ne demek TDK'ya göre Babil kelime anlamı nedir? Babil dizisi nerede çekiliyor? İşte, o konular hakkında detaylı bilgiler...

Haberin Devamı

Babil ne demek ve ne anlama gelir sorusu, diziyi izleyen pek çok vatandaşın araştırdığı konular arasında yer alıyor. Şimdiki Irak sınırları içerisinde var olduğu iddia edilen Babil, zamanın gözde yerleşim yerleri arasında yer almaktadır. Milattan Önce 450'li yıllarda bile varlığı yazılan Babil, Star TV ekranlarında yayınlanan 'Babil' dizisi dolayısıyla merak ediliyor. Peki, Babil dizisi nerede çekiliyor? İşte, Babil nedir ve nerede çekiliyor sorusunun cevabı

BABİL DİZİSİ NEREDE ÇEKİLİYOR?

Babil dizisi İstanbul'un farklı mekanlarında çekilmektedir. Babil dizisinin önümüzdeki bölümlerde nerede çekileceği ise henüz bilinmiyor.

BABİL NEDİR VE NEREDE YER ALIYOR?

M.Ö. 450'li yıllarda tarihçi Herodot "Babil, yeryüzünde bilinen bütün diğer şehirlerin ihtişamını aşar." demiştir. Herodot, şehrin dış duvarlarının 80 kilometre uzunlukta, 25 metre kalınlıkta ve 97 metre yükseklikte olduğunu ve 4 atlı bir arabanın gezinmesine uygun olduğunu belirtmiştir. İç duvarlar, dış duvar kadar kalın değildi. Duvarların içinde som altından yapılmış büyük heykeller bulunan kaleler ve tapınaklar vardı.

Haberin Devamı

Şehrin içinde ünlü Babil Kulesi vardı. Bu kule, Tanrı Marduk'a yapılan bir tapınaktı ve cennete ulaşmak için göğe doğru yükseliyordu. Babil, M.Ö. 605'den itibaren 43 yıl hüküm süren kral Nebuchadnezzar tarafından yapılmıştır. Daha zayıf bir rivayete göre ise M.Ö. 810 yılından itibaren 5 yıl hüküm süren Asur kraliçesi Semiramis tarafından yapılmıştır. Bahçeler Nebuchadnezzar'ın sıla hasreti çeken karısı Amyitis'i neşelendirmek için yapılmıştı.Amytis, Medes kralının kızıydı ve iki ülkenin müttefik olması amacıyla Nebuchadnezzar ile evlendirilmişti. Onun geldiği ülke yeşil, engebeli ve dağlıktı. Mezopotamya'nın bu dümdüz ve sıcak ortamı onu depresyona itmişti. Kral, karısının sıla hasretini gidermek için onun memleketinin bir benzerini yapmaya karar verdi.

Yapay dağlar ve suların akacağı büyük teraslar yaptırdı. Yunanlı coğrafyacı Strabo'nun M.Ö. birinci yüzyıldaki tanımlamasına göre, bahçeler birbiri üzerinde yükselen kübik direklerden oluşuyordu. Bunların içleri çukurdu ve büyük bitkilerin ve ağaçların yetişebilmesi için toprakla doldurulmuştu. Kubbeler, sütunlar ve taraçalar pişmiş tuğla ve asfalttan yapılmıştı. Yüksekteki bahçeleri sulamak için Fırat nehrinden zincir pompalarla su yukarılara çıkarılıyordu.

Haberin Devamı

Zincir pompa, biri yukarıda, diğeriyse su kaynağında bulunan iki büyük volana gerili, üzerinde kovalar bulunan bir sistemdi. Nehirden dolan kova yukarıya çıkıyor içindeki suyu havuza boşaltıp tekrar nehre dönüyordu. Bu şekilde üst seviyelere taşınan su, bahçeleri sulayarak teraslardan aşağıya doğru akıyordu.

Yunanlı tarihçi Diodorus'a göre bahçeler yaklaşık 120 metre genişlikte ve 120 metre uzunluğunda ve 25 metre yüksekliğindeydi.Ninova'daki Asurbanipal kitaplığında bulunan çivi yazısı tabletlere göre Babil'de 53'ü büyük, 650'si küçük olan toplam 703 tapınak, 360 sunak, 2 ayin yolu, 24 büyük cadde ve 3 kanal vardı. Şehir dörtgen bir plana göre kurulmuştu. Biri iç, diğeri dış olmak üzere 16,5 kilometre uzunluğunda 2 surla çevriliydi. Surların dışında bütün şehri çevreleyen su hendekleri de vardı.İstilalar yüzünden sönmeye başlayan şehir, özellikle Pers Kralı Keyhüsrev'in Babil'i fethetmesinden sonra sönmeye başlamış, M.S. 5 ve 6. yüzyıllarda kumlara gömülmüş ve bir kum dağı haline gelmiştir. Bu şehrin, içindeki tapınakların ve asma bahçelerin kalıntıları ancak 20. yüzyılda yapılan kazılarla meydana çıkarılabilmiştir.

BAKMADAN GEÇME!