Sevgilim yanıyor

Güncelleme Tarihi:

Sevgilim yanıyor
Oluşturulma Tarihi: Aralık 29, 2003 00:00

DÜN bütün gece sevgilimi seyrettim.Yanıyordu.Gözlerimin önünde.Ben de elimde şarap kadehim onu seyrettim.Büyük bir aşkla...***Bu, benim aldığım en güzel yılbaşı hediyesi.Armağan edene teşekkürü borç bilirim.Çünkü ben, kendimden geçtim.Üstü altın varakla kaplanmış kalın, yuvarlak bir mum, sözünü ettiğim.Nasıl estetik.Nasıl romantik.Bir kere, kişiye özel bir hediye.Çünkü üzerine benim sevgilimin fotoğrafı basılmış.Düşünsenize, sevgilim yanıyor.Ve ben onu seyrediyorum...***Hemen düştüm tabii, bu mumun yaratıcısının peşine.Adı Canan Çiftçioğlu. O, bir mumcu filan değil. Bu işi profesyonel olarak da yapmıyor. Amatör bir sanatsever. İtalyan mezunu bu hanımefendi, sanat tarihi okumuş, hobi olarak da baskı işlerine başlamış. Önceleri eşe, dosta, sevdiklerine ahşap üzerine baskı yapıyormuş. Ama nasıl estetik şeyler. Ölürsünüz görseniz. Bin yıllık sanatçılara taş çıkartır. Sonra bu mum işine sardırmış. Bence dahiyane bir fikir. Hele mumlara meraklıysanız. Evinde yapıyor. Sipariş üzerine çalışıyor. Fiyatları, mumun ebadına ve tabii işçiliğine göre değişiyor. Ama 50 milyondan başladığını söyleyebilirim...Mum, yandıkça içi oyuluyor.İşte o zaman seyrine hiç doyum olmuyor.Hatta içine küçük tea light mumlar da koyabilirsiniz.Ve elinizde şarap kadehiniz, şömine niyetine saatlerce seyredebilirsiniz.Benden söylemesi, bir ara kendinize ve sevdiklerinize böyle bir mum yaptırın.Canan Çiftçioğlu'nun telefon numarasını veriyorum:0212.262.79.14Bu iyiliğimi de unutmayın...Temizlikçiden hayat pusulasıBANA Leyla A. yollamış. Bayıldım. Çok şeker bir mail. Eminim ortalıkta dolaşıyordur. Ama yine de, hani okumamışsanız, kaçırmayın. Konusu: Temizlikçiden hayat pusulası. Şöyle başlıyor: ‘‘7-8 yıldır evime gelen bir temizlikçim var. Beni tanıyanların çoğu onun hikáyelerini duymuştur benden. 15 günde bir geliyor ve her temizlikten sonra not bırakıyor. Evlere şenlık notlar! İşte yazdıklarından bazı örnekler:Mehmet Abi. Dolaptaki sütün tarihi geçmiş. İçme ölürsün!Mehmet Abi. Balkonunda kumrular yuva yapmış. Dokunma, günah.Mehmet Abi. Bu kadar birayı sen mi içtin?Alice kanalını bulamıyorum. Orada güzel yemek tarifleri var...Bizim üst katta bir kız var. Seni onunla tanıştırayım. Hem arabası da var, zengin. Böyle yalnız olmuyor!Mehmet Abi. Yazı günü halı olmaz, topladım. Cengiz (kocası), gelip götürecek. Yoksa, sen yine serersin.Mehmet Abi. Küçük odadaki adamın resmi (Ernesto Che Guevera) beni korktuyor, onu indirdim. Manzara resmi astım oraya...’’***Tam dedim ki, ‘‘Yok artık. Mümkün olamaz. Zeki bir beynin kurgusudur bunlar!’’Bir de ne göreyim...Mail'in altında, söz konusu şahane temizlikçinin, kargacık burgacık el yazısıyla yazdığı notların aslı var. O notlarda da şunlar yazılı:Gömleklere askı yetmiyor. Giymediklerini ayır.Ya da git askı al!Lavabonun altı taşıyor. Biraz göz gezdir.Buzdolabının kablosunu takmayı unutma!Mehmet Abi. Sana bir şey söyleyeceğim. Suratını asma. İnsan, biraz gülümser be! HAMİŞ: Yeni yılda, Mehmet Abi'yle de şahane temizlikçisiyle de tanışmak ve röportaj yapmak isterim. İkisinin de çok renkli insanlar olduğuna şüphe yok. Biri, bu şeker notları yazar kadın, diğeri de bu notları saklayacak kadar kıymetli bulan adam. İkisinde de iş var yani! Yeni yılda da, ilişkilerinin böyle ahenkli sürmesi dileğiyle... HAMİŞ 1: Temizliçisi bu yazıyı okursa eminim şöyle bir not bırakacaktır ona: ‘‘Mehmet Abi. Bir kadın gazeteci hakkımızda yazı yazmış. Sakın gazetelere çıkıp, afişe olma!’’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!