Sanal dilber

Güncelleme Tarihi:

Sanal dilber
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 12, 1999 00:00

Haberin Devamı

Büyük göğüslü, uzun bacaklı, narin hatlı Lara Croft, dijital kahramanların başında geliyor.

MAX Dergisi, temmuz sayısında hayalleri süsleyen sanal kahraman Lara Croft’un önlenemez yükselişinin öyküsüne yer veriyor... Güçlü, bağımsız ve sert özelliklere sahip Lara Croft, cinselliğini ön plana çıkartmaktan hiç çekinmiyor.

Günümüzde bilgisayar yardımıyla modellenip ‘‘render’’lanan (bilgisayar aleminde doku kaplamak anlamına geliyor) ve sadece bu görsel ortamda varmış gibi görünen birçok kahraman prototipiyle karşı karşıyayız.

Sözü geçen sanallık içinde, kendisini gerçekmişcesine kabul ettirmiş şahsiyetlerin de en ünlüsü, neredeyse artık bize ‘‘Fırıncının kızı’’ kadar yakın olan bir genç kız; ‘‘Tomb Raider’’ın kahramanı Lara Croft.

Croft, Orhan Gencebay’ın ‘‘Hatasız kul olmaz, hatamla sev beni’’ düşüncesine tamamen ters düşen ya da en azından yaratıcıları tarafından hatasız olarak programlanmaya çalışılan bir oyunun kahramanı... ‘‘Tomb Raider’’ serisinin her yeni bölümünde, Lara giderek daha seksi daha düzgün vücutlu olmayı başarıyor. Lara, bacak tüylerinin epilasyonuyla ya da göğüslerinin sarkmasıyla uğraşmıyor. Tamamen hayal ürünü bir karakter olduğu için selülit gibi bir problemi de yok, çünkü hiç yaşlanmıyor. Adeta bazılarımızın cennette olduğuna inandığı ‘‘optimal güzellik ve yaş’’ı yakalamış durumda. Yaşamını ise yeni yetmelerin monitörlerinde sürdürüyor. Bu yeni ‘‘sayısal kahraman’’ın varoluşa dair de hiçbir kaygısı yok. Yaratıkları ve bütün düşmanlarını gözünü kırpmadan rahatça öldürebiliyor (ki Lara Croft’un varoluş nedeni zaten öldürmek)...

ANTİSOSYAL YARATICI

Lara Croft’un yaratıcılarından Tom Scutt, her bilgisayar delisi gibi bilgisayarlarla ilk kez 13 yaşında tanışmış; bir ZX Spectrum’la... Kendini yaşamdan bu şekilde soyutlayan Scott, sonunda kendini 33 yaşında, ev, iş gibi sorumluluklarından kaçma amacıyla üniversitede öğrencilik yaparken bulmuş... Her antisosyal birey gibi günleri, sabah okul, akşam evde bilgisayar oynamakla geçiyormuş. Bu arada kafaya bir şey takmış; oyunlardaki kötülerin (yani öldürmeniz gereken düşmanlarınızın) akıllı bir şekilde, sizin oyununuza uygun olarak size tepki göstermesini sağlamak... Bunun için de Spectrum’dan biraz daha gelişmiş olan PlayStation’ı kullanmaya başlamış...

Tomb Raider’ın eskizlerini yapmaya başladığında yanında kendisi gibi birkaç bilgisayar delisi daha varmış; hep birlikte oyunu çıkartmışlar. İşin ilginç yanı, oyunun kahramanını önceleri Roger adında bir erkek olarak tasarlamalarıymış... Roger’a yaptıkları birkaç ekleme (ve tabii ki çıkartma) sonunda Lara Croft’u, ortaya çıkarmış. Tomb Raider 1, beklenenden fazla tutup Lara bir mit haline dönüştüğünde ancak uyanabilmişler; oyunu böylesine bir satışa ulaştıran etken aslında geliştirdikleri yapay zeka değil, Lara Croft’muş... Böylece cinselliğin bir kez daha gücünü kanıtladığı, kadın vücudunun kıvrımlarının beynin kıvrımlarına fark attığı açıkça belli olmuş...

MANKENLER ONU CANLANDIRIYOR

Lara o kadar ünlü ki iki yıl önce ünlü müzik grubu U2, Lara’yı ‘‘Pop’’ adlı albümlerinin turnesinde, sahne şovlarında, dev ekranlardan hayranlarıyla buluşturdu. Grubun beyni, yakışıklı Bono Vox’a göre Lara artık tamamiyle ‘‘pop’’ bir metaydı; varoluyor ve tüketilebiliyordu.

Lara Croft, dünyada şu ana kadar hiç görülmemiş ilginç bir olaya da neden oldu: Lara’nın benzeri genç mankenler, ‘‘canlı’’ Lara Croft olmak için tek tek toplumun karşısına çıkmaya başladı. ‘‘Tomb Raider 3’’ ile birlikte, ilk olarak Nathalie Cook, Lara Croft’luğa soyundu. Ardından Rhona Mitra ve Nell McAndrew üzerilerinde Lara’nın giydiği turkuaz lateks tişört, Lara’yla göğüs yarıştırdılar. Bu noktada Lara Croft, artık canlanmış, aramıza karışmıştı. İlk defa birileri kalkıp bir bilgisayar tasarımına benzeyen kızları arıyordu.

‘‘Tomb Raider’’, oyun olarak, bilgisayar endüstrisine çok büyük bir katkıda bulunmasa da akıcılığı ve oynamadaki kolaylığı sayesinde pek çok meraklı oyuncunun dikkatini çekmeyi başardı. Lara, oyunda hedefleri otomatik olarak bulabiliyor, böylece yaratıklara tek tek nişan almanız gerekmiyor. Bunun sağladığı avantajla hızlı ve heyecanlı bir şekilde oyun, sizin bilinçaltınıza çok iyi bir oyuncu olduğunuz düşüncesini kazıyor.

NELL McANDREW

Yaşadığı en zor an; odasında yalnız olmadığını farketmeden üzerinde ne var ne yok hepsini çıkardıktan sonra pencereden kendisini izleyen biriyle karşılaşmasıydı. Röntgencinin gözlerinin önünde etten ve kemikten çıplak bir Lara Croft duruyordu. ‘‘Tomb Rainer’’ın güzel kahramanını son canlandıran kişi İngiliz model Nell McAndrew... Ondan önce bunu Nathalie Cook ve Rhona Mitra da yapmıştı. Nell, 6 ekim 1975 doğumlu, kestane rengi saçları ve yeşil gözleri var. İtalyan mutfağının tüm yemeklerine ve kırmızı şaraba düşkün...

1.83 cm boyunda, ölçüleri ise 80-70-90... Dijital bir kahramanı canlandırmaktaki amacınız ne?

‘‘Onu çok beğeniyorum. Lara öylesine hırslı ve öylesine seksi ki! Neden hoşuma gitmesin? Uzaya ait bir kadın ve onu yorumlamak için seçildiğim için kendimle gurur duyuyorum. Lara Croft’un büyük göğüsleri, çok uzun bacakları ve narin hatları var.’’

Erkekler Lara’ya fiziği bu kadar düzgün olduğu için mi bayılıyorlar? ‘‘Hayır, hayır sadece bu yüzden değil. Evet, ölçülerinin bunda büyük etkisi var ama erkekler aslında onun gözü karalığını ve gücünü seviyorlar.’’

Lara’nın kadınlar için bir örnek olabileceğine inanıyor musun? ‘‘Kesinlikle... Güçlü, bağımsız ve sert bir mizaca sahip... Ayrıca seksi olmak her kadın için iyidir’’...



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!