Bahar geldi alerjiler arttı

Güncelleme Tarihi:

Bahar geldi alerjiler arttı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 29, 2008 10:56

Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi göz hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Özlem Evren, göz alerjisinin en sık rastlanan şeklinin, bahar aylarında ortaya çıkan, beraberinde burun akıntısının da görüldüğü alerjik konjonktivit olduğunu belirterek, “Polenlerin yoğun olduğu süreçte iç mekanlarda kalmak tercih edilebilir. Evde pencerelerin kapalı tutulması, dışarıda ise koruyucu gözlük kullanılması koruyucu önlemlerdendir” dedi.

Evren,  vücudun belli bir uyarana karşı aşırı tepki göstermesinin “alerji” olarak adlandırıldığını, gözde alerjinin ise birkaç şekilde ortaya çıktığını söyledi.

Daha çok mevsimsel alerjilerle karşılaşıldığını anlatan Evren, “Göz alerjisinin en sık rastlanan şekli, bahar aylarında ortaya çıkan, beraberinde burun akıntısının da görüldüğü alerjik konjonktivittir” şeklinde konuştu.

“Saman nezlesi” diye de adlandırılan bu durumdan genellikle çimen ve polen gibi dış ortamda bulunan ve bahar mevsiminde yoğunluğu daha da artan etmenlerin sorumlu olduğuna işaret eden Evren, bu rahatsızlıkta en belirgin belirtilerin gözlerde kızarıklık, kaşıntı ve sulanma olduğunu bildirdi.

Genellikle ev içindeki tozlar ve hayvan tüylerinin neden olduğu başka bir alerji türünde ise bu belirtilerin yıl boyu aralıksız sürdüğünü kaydeden Evren, “Her iki tipteki alerjik konjonktivit de gözde hasar bırakmaz. Alerjen ortadan kalkarsa göz rahatlar” dedi.

ASTIM VE DERİDE BULGULAR VARSA DİKKAT

Daha az görülen bazı alerji tiplerinde söz konusu belirtilere astım ve deri bulgularının eşlik ettiğini belirten Evren, “Böyle bir durumda bağışıklık sisteminde daha ciddi bir problem vardır ve eğer tedavi edilmezse gözde görmeyi azaltan bazı sorunlar ortaya çıkabilir. Bu çeşit alerjisi bulunan hastaların genellikle alerjisi olan yakınları vardır” uyarısını dile getirdi.

Göz alerjisi bulgularının hafif olması halinde tedavi gerekmeyebileceğini ya da basit bazı önlemlerin hastayı rahatlatabileceğini ifade eden Evren, şunlara dikkati çekti:

“Eğer hastalık bahar aylarında alevleniyorsa, polenlerin yoğun olduğu süreçte iç mekanlarda kalmak tercih edilebilir. Evde pencerelerin kapalı tutulması, dışarıda ise gözlük kullanılması koruyucu önlemlerdendir. Hastaların toz, toprak ve sigara dumanının yoğun olduğu ortamlardan uzak durmaları da gerekir. Kaşıntının fazla olduğu durumlarda gözleri kapatıp, üzerine soğuk suya batırılmış bir bez ya da havlu uygulamak kaşıntıyı bir süre azaltır, hastayı rahatlatır.”

Kaşıntı ve sulanmanın yıl boyu devam etmesi halinde, bunun iç ortamlardaki uyaranlara bağlı olduğu düşünülerek, ev içinde bazı basit önlemler alınabileceğini kaydeden Evren, toz tutan yün halılardan kaçınılarak daha az toz tutan sentetik halıların tercih edilmesi, hatta mümkünse hiç halı kullanılmamasının yerinde olacağını bildirdi.

Evren, alerjisi olan bir kişinin odasının son derece sade bir şekilde döşenmesi, toz tutan kitaplıklar ve tüylü oyuncakların yatak odası dışında bırakılması gerektiğini belirterek, “Şikayetler basit önlemlerle geçmiyorsa, bir göz doktoru tarafından damla ya da ağızdan alınan hap şeklinde ilaç tedavisi önerilebilir” diye konuştu.

Alerjisi olan hastalarda sıklıkla kullanılan, kortizon adı verilen ilaç grubunun mutlaka doktor kontrolünde uygulanması gerektiğini bildiren Evren, “Bir kez iyi geldi diye hastaların bu ilacı doktora danışmadan kendilerinin alıp kullanması gözlere geri dönüşümsüz hasarlar verebilir. Kortizonlu damlalar doktor kontrolünde kullanılmadığı zaman veya çok uzun süre kullanıldıklarında gözde katarakt gelişimine yol açar ve göz içi basıncını artırır” diye uyardı.

Gözdeki kızarıklığın başka pek çok göz hastalığına da işaret edebileceğinin altını çizen Evren, “Eğer kızarıklıkla beraber ışığa aşırı hassasiyet, ağrı ya da görmede azalma gibi başka şikayetler de varsa en kısa zamanda bir göz doktoruna başvurmak gerekir. Altta yatan problem ciddi bir başka göz hastalığı olabilir” uyarısında bulundu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!