Sağlığınız için vakit geç değil

Güncelleme Tarihi:

Sağlığınız için vakit geç değil
Oluşturulma Tarihi: Ocak 31, 2001 00:00


Haberin Devamı

Vücudumuza bir yetişkin olarak her türlü kötülüğü yapıyoruz. Sigara içiyoruz, birçok zararlı yiyeceği mideye indiriyoruz; az sebze meyve tüketiyoruz, çok alkol alıyoruz ve sık sık öfkeleniyoruz. Vücut da bu kötü alışkanlıklardan olumsuz etkileniyor. Tüm bu kötü alışkanlıklardan vaz geçip vücudumuzu şekle sokmak için çok mu geç? Kesinlikle hayır. Doğruları yapmaya bugün başlasak, vücudumuza verdiğimiz zarar rahatlıkla onarılabilir. Time Dergisi, son sayısında bu konuyu geniş olarak işledi. Mesaj açık ve kesin. Eğer daha sağlıklı olmak istiyorsanız, alışkanlıklarınızda bazı değişiklikler yapmak zorundasınız.

Forma girin

Araştırmaların ortaya koyduğu en ilginç bulgulardan biri, ağırlık çalışmanın yaşlılığın bazı yan etkilerini yok etmesi oldu. 1990 yılında Tufts Üniversitesi'nde, 86-96 yaş arasındaki kadın ve erkeklerden oluşan grup üzerinde yapılan araştırma, bilimsel şekilde yapılan ağırlık çalışmasının yaşlıların gücünü artırdığını ve denge sorunlarını ortadan kaldırdığını gösterdi. Ağırlık çalışmak, kemiklerin kaybettiği yoğunluğu kazanmasına ve diz ağrılarından kurtulmaya da yardım ediyor. Tabii bu tür egzersize başlamak için 90 yaşına kadar beklemeye gerek yok. Ağırlık çalışmalarının yanı sıra, haftada üç kez yapılacak yarım saatlik bir yürüyüş, sağlık için çok yararlı. Egzersiz, kalp, dolaşım sistemi, düşük tansiyon ve normal insülin seviyesi için inanılmaz faydalı. O halde davranın. Kilo düşün ve egzersize başlayın.

Meditasyon yapın

Uzmanlar, meditasyon ve dua etmenin insan vücuduna etkilerini araştırıyor. Bu araştırmaların sonuçları henüz yetersiz. Ancak son bulgular, olaylara yumuşak yaklaşmanın faydalarını ortaya koyuyor. Duke Üniversitesi'nde bir grup kalp hastasının üzerinde yapılan araştırmaya göre, bu hastaların öfkelerini kontrol kontrol etmeleri, kendilerine büyük yararlar sağladı. Yoga yapmak ve solumayı belirli bir ölçü içinde yapmak, bazı astım hastalarında çok iyi sonuç verdi.

Kilonuza dikkat edin

Uzun bir süredir doktorlar, 15 kiloluk bir fazlalığın kalp hastalıkları, şeker hastalığı, safra kesesi rahatsızlıkları, eklem romatizmasına yakalanma riskini artırdığı konusunda görüş birliği içindeler. 15 kilo vermeyi göze alamıyorsanız, vereceğiniz 5 kilo bile, mesela tansiyonu istenilen normal seviyeye indirmek için yeterli. Eğer 5 kilo bile size çok geliyorsa, o halde en azından daha fazla kilo almamaya gayret etmelisiniz.

Doğru beslenin

On yıldan fazla bir süredir, beslenme uzmanları daha az yağ tüketilmesi gerektiğini savunuyorlar. Bu tez kısmen doğru. Çünkü balıkta bulunan ‘‘Omega-3’’ adı verilen yağ, vücut için son derece yararlı. Kandaki zararlı yağları azaltıyor ve pıhtılaşmayı önlüyor. İlk akla gelen, çok balık tüketip yağlı yiyecekler ve özellikle kırmızı etten uzak durmak. Sağlıklı beslenmenin ilk etkisi, tansiyon üzerinde görülüyor. Tansiyonun düşmesi, kan damarlarının esnekliğinin korunması anlamına geliyor, bu da sağlık için çok önemli. Beslenirken çok sebze, meyve ve lifli besinler tüketmek de şart.

Sigarayı bırakın

Yıllardır yapılan çalışmalar, akciğerlerin, verilen zararı en zor tamir eden organ olduğunu ortaya koydu. Sigaranın bırakılması halinde akciğerler, sonunda sağlıklı pembe rengini alır. Sigarayı bırakanların, sigara tiryakilerine göre kansere yakalanma riskleri çok daha az. Burada sevindirici olan, dolaşım sisteminin daha çabuk yanıt vermesi. Sigara bırakılır bırakılmaz, insan 60 ya da 70 yaşında da olsa, damarlar ve dolaşım sistemi derhal olumlu yanıt veriyor. Böylece, aniden ölme riski şaşırtıcı bir biçimde düşmeye başlıyor.

Az alkol alın

Araştırmalar bize makul ölçüde alkol, yani bir iki kadeh şarap içmenin, kalp ve damarlar için yararlı olduğunu söylüyor. Ancak fazla alkol almak, en fazla beyin ve karaciğere zarar veriyor. Sanılanın aksine, karaciğer her zaman kendi kendini tamir edemiyor. Ancak çok önemli bir zarar verilmemişse, bu hassas organ kendini yenileyebiliyor. Hele beyin, yapılan suiistimalleri en az tolore edebilen organ. Hafta sonu içkili bir partiye katılan bir kişinin, aldığı alkolle orantılı olarak bazı beyin hücrelerinin öldüğü kesin. Alkol kullanımının en belirgin yan etkilerinden biri de bunalım.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!