Menopoz kadın kalbini her yönden etkiliyor

Güncelleme Tarihi:

Menopoz kadın kalbini her yönden etkiliyor
Oluşturulma Tarihi: Mart 25, 2004 00:00

Kadınlar erkeklerden daha uzun yaşıyor. Yalnız gelişmiş ülkelerde değil, gelişmekte olan ülkelerde de bu böyle. İyi ki de öyle! Kendilerine iyi bakma konusundaki özürleri iyi bilinen erkeklerin daha uzun yaşadığı bir dünyanın ne kadar bakımlı olabileceğini düşünürseniz, Tanrı'nın kadınlara tanıdığı bu bağışın önemini daha iyi kavrarsınız!KADINLAR gelişmiş ülkelerde 80-85 yıllık yaşam beklentisini çoktan yakaladılar. Bu süre, ülkemizde ortalama 72 yıl civarında (70-75 yıl arasında değişiyor.) Türk kadınlarının menopoza girme yaşları ise 45-48 yaşları arasında. Bu rakamların anlamı kadınların yaşamlarının üçte birini, hatta neredeyse yarısını menopozda geçirdiği ve menopozu yaşayan kadınların sayısında ciddi artış olduğudur. Modern tıp ve sosyal bilimler kadınların menopoz dönemlerine ilişkin ruhsal, bedensel ve sosyal sorunları üzerindeki çalışmalarını bu nedenle hızlandırdı.MENOPOZ ARA VERME MİYaşlanma sürecinin bir yönüyle ‘‘ara vermeler, bölünmeler ve geri çekilmeler süreci’’ olduğunu düşünebilirsiniz. Bu ‘‘ara’’ların tıp dilindeki adı ‘‘panse’’dir. Yaşlandıkça, ortaya çıkan bu doğal aralarda bedenimizden ve ruhumuzdan, bir şeylerin çekildiğini ve bizi terk ettiğini istesek de istemesek de fark ederiz. Öncelik hormonal çekilmelerdedir. Kadınlarda ádetlere ara verme (ádet kesilmesi) ‘‘menopause’’, erkeklerde testosteron azalması ‘‘andrepause’’ olarak tanımlanır. Menopoz fizyolojik bir dönemdir ve geriye doğru tanımlanır. Eğer menopoz yaşındaki bir kadın son bir yılda ádet görmemişse gördüğü son ádete menopoz denmekte ve o kadın için ‘‘menopoza girmiş’’ söylemi kullanılmaktadır. Bu dönemde kadının üreme şansı sonlanmakta, doğurma yeteneği ortadan kalkan kadın için yeni bir süreç başlamaktadır. Ve bu süreç her kadında değişen sayı ve ağırlıkta olmak üzere erken veya geç pek çok belirti ve sorunun ortaya çıkması ile birliktedir.Menopoza girme yaşını nelerin daha çok etkilediği hep merak edilmiştir. Menopoz yaşı muhtemelen çok faktörlü bir sonuçtur. Bekár, çalışkan, sigara içen kadınların daha erken, ilk adet görme yaşı erken, çok doğum yapmış, sosyo-ekonomik düzeyi yüksek ve genetik öyküsü uygun kadınların ise menopoza daha geç girdiği düşünülmektedir. Menopoz belirtilerinin sıklığı ve yoğunluğu da ülkeden ülkeye, kültürden kültüre ve aynı ülke içinde bölgeden bölgeye değişim gösterir. Yaşlanmanın cilt belirtileri kadınlar için en önemli sorundur. Yaşlanma süreci ile birlikte kadın cildince başlayan kuruma, incelme ve kırışma ile karakterli değişimler menopozda hızlanabilmektedir. Bu değişimlerin menopozun hormonal farklılaşmalarıyla bağlantısıyla her zaman kesin olmayabilir. Menopoz dönemi ve sonrasında kadınlarda alın-saç sınırında açılma ve saç kaybı görülebilir. Avuç içi ve ayak tabanlarında, özellikle topuklarda kalınlaşma ve sertleşme oluşabilir. Saç kuruluğu ve dökülmesi, tırnaklarda kırılma ve cilt gerginliğinde azalma bu dönemde kadınları oldukça üzen sorunlardır.Menopoz döneminin ruhsal ve sinirsel yansımalarının bazen can sıkıcı boyutlara ulaştığı bilinir. Uyku sorunları, özellikle uykuya dalma ya da geceleri sık sık terleme ve sıcak basması ile uyanma can sıkıcıdır. Menopoz kadınları daha sinirli ve alıngan yapabilir. Odaklanma güçlüğü, ellerde ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma gibi şikáyetler, migren tipi zonklayıcı başağrısı atakları, anlam verilemeyen kulak çınlamaları, baş dönmeleri, nörolojik ve psikolojik belirtilerin en sık görülenleridir. Özellikle menopozun ilk iki üç yılında gereksiz yere kendini kötü hissetme, bitkinlik, halsizlik, yorgunluk ve neredeyse elini kaldıramayacak kadar güçsüzlük hissi ve hatta depresyon tablosu bazı kadınlara oldukça güç dönemler yaşatabilir. Bütün bu sorunlar cinsel istekte biraz azalmaya ve cinsel yaşamda geri çekilmeye de neden olabilmektedir. Bu belirtilere zaman zaman adale ve eklem ağrıları da eşlik eder. KADIN GÜÇLENMELİMenopozu sadece fizyolojik bir süreç olarak değerlendirdiğinizde işte bu nedenle yanılırsınız. Biyolojik, psikolojik ve sosyal özellikleri ile çok yönlü bir sendrom olan bu enteresan sürecin kadınlar için mutlu, keyifli, dingin ve sağlıklı bir dönem haline getirilebilmesi için yapılabilecek pek çok şey olmalıdır. Menopozun yaşam kalitesini etkilememesi için kadınlarımızın, ailelerin ve toplumun daha çok bilinçlendirilmesine ihtiyaç var. Bu dönem salt bir hormonal yetersizlik olarak görülmemeli, daha menopoz kapıyı çalmadan çok önce bedensel ve ruhsal güçlendirme programları başlatılmalıdır. Kadınların menopoz dönemi sorunlarıyla başetmelerinde dayanacakları en önemli güç kendi bedensel ve ruhsal organizasyonlarıdır. Hekimler ve toplumsal örgütlerin görevi, kadınların bu organizasyonlarını güçlendirmek, özgüvenlerini arttırmak olmalıdır.MENOPOZ SİNDİRİMİ BOZABİLİR!Menopozda nedensiz bazı sindirim sistemi arızaları da ortaya çıkabilir. ‘‘Fonksiyonel dispeps’’ olarak tanımladığımız yanma, ekşime, kaynama, gaz gibi mide sorunları ile reflü ve bağırsak spazmları, kabızlık çoğu kadında önemli bir sorundur. Cinsel organlar ve üriner sistemde de problemler oluşabilir. Sık sık idrara gitme, ağrılı idrar yapma, idrar kaçırma, tekrarlayan idrar yolu ve genital sistem enfeksiyonları kadınların en çok belirttikleri menopoz sonrası yakınmalardır.Kalp, hem duygusal hem fiziksel açıdan etkilenirMenopoz kadın kalbini sadece duygusal yönden değil, yapısal yönden de etkiler. Kalp ve damar hastalıkları menopozdan önce kadınlarda daha az görülürken, menopoz ile birlikte kadınlar bu üstünlüklerini kaybeder. Elli yaş sonrasında kalp ve damar hastalıkları kadınlar ve erkeklerde aynı oranlardadır. Önemli bir nokta da menopoz dönemindeki kadınlarda kalp ve damar sistemine ilişkin komplikasyonların daha ağır ve sinsi seyretmesi, farklı belirtileri nedeniyle de sıklıkla gözden kaçmasıdır. Kalp krizleri kadınlarda erkeklere oranla yaşamı daha çok tehdit etmekte, enfarktüs sonrası bir yıllık yaşam süresi kadınlarda daha düşük belirlenmektedir. LDL kolesterol (kötü kolesterol) menopoz öncesinde kadınlarda erkeklerden daha düşüktür. Menopoz sonrasında kadınlarda LDL kolesterol belirgin bir artış göstermektedir. Ne yazık ki HDL kolesterol (yararlı kolesterol) de menopoz öncesi dönemde erkeklerden daha yüksek iken, menopoz sonrasında hafif de olsa azalmaktadır.PAZAR: Menopoz öncesi ve sonrasında yapılması gerekenler
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!