Bazı kadınlara da bikini yakışmıyor

Onur Baştürk: Slip mayoyu her erkek giyemez. Biraz uzun boylu olman lazım. O da yetmez bel bölgen ince olmalı. Azıcık da kas şart.

O zaman yakışır, niye yakışmasın? Çık Fransa’ya, İtalya’ya hâlâ giyen erkekler var. Kadınların da, “Ayy slip mayo mu çok fenağ” yaklaşımından gına geldi. Bazı kadınlara da bikini hiç yakışmıyor, ne yapacağız yani?

Ömür Gedik: Olmamış! Son kararım! Biz kadınlar erkekte slip mayo sevmiyoruz ve sevmeyeceğiz de. 80’lerle birlikte geçmişimizde kaldı slip mayolar. Bir daha moda olursa gerçekten üzülürüm. Aman diyorum.

Cengiz Semercioğlu: Mehmet Günsür’e bile olmamış düşünün artık, hangi erkeğe olabilir ki? Slip iç çamaşırı giyen erkek bile kalmadı, boxer tercih ediyoruz.

Mehmet’in ‘İtalyanlığına’ veriyorum bunu! Kaldı ki herkesin beğendiği, son derece fit bir vücuda sahip... Ama o estetik vücuda rağmen o mayo göz tırmalıyor işte. Gaza gelip deneyen erkekler çıkacak diye korkuyorum.

Ortak değer bulmak zorlaştı!

Kemal Sunal’a olumsuz bir söz söylenince Tarkan dahil herkes tepki gösterdi. Peki şu anda Kemal Sunal gibi halkın ortak paydası haline gelmiş bir sanatçı var mı? Yoksa o dönemler geride mi kaldı?

Onur Baştürk: Belki belli bir yaşın üzerindekiler “Hâlâ var” diye düşünüyordur ama maalesef yok. Yeni neslin takip ettiği sanatçılar, ünlüler çok farklı.

Bir de artık kutuplaşma denen bir şey var.

Onların sanatçısı, bunların sanatçısı. Dolayısıyla “ortak payda” olan biri kalmadı.

Olması da bu sosyal medya devrinde çok zor.

Çünkü Kemal Sunalların olduğu dönem cidden başkaymış. Masumiyet çağıymış. Şu an herkes o masumiyetin peşindeymiş gibi görünse de, aslında dert o değil.

Ömür Gedik: Haksız yere laf edilen her sevilen sanatçı için hem halkımız hem de meslektaşları tepki gösterir diye düşünüyorum.

Ama tabii ki Kemal Sunalların, Adile Naşitlerin yeri çok başka. Onlara bir şey dendiğinde direkt üzerimize alınabiliyoruz, sanki bize söyleniyorlar gibi hissediyor ve savunmaya geçiyoruz. Onlar çocukluğumuz, ortak değerlerimiz, sevgi, kahkaha ve hüzünde bizi birleştiren kıymetlilerimiz.

Cengiz Semercioğlu: Bugünün sanatçıları içinde dokunulmaz, herkesin ortak paydası olan isim bulmak ne yazık ki çok zor. Bunun iki nedeni var:

1- Yaşarken dokunulmazlık elde etmek çok zordur. Bizde insanların değeri öldükten sonra anlaşılır. Bence Kemal Sunal ortak bir değerdi. Yıllar geçtikçe değeri katlanarak artıyor.

2- Bu-günün kutuplaşmış Türkiye’sinde ortak değer bulmak ne yazık ki çok zorlaştı.

Bir kesimin değer verdiği, önemsediği sanatçıya diğer kesim takacak kulp illa ki buluyor...

 Acun’un bir bildiği var

Acun Ilıcalı, Murat Boz ve Aslı Enver ayrılığına dair “Onlar barışır” yorumunu yaptı. Ne demek istiyor sizce?

Ömür Gedik: Acun’un bir bildiği olmasa durup dururken bu yorumu yapmazdı diye düşünüyorum. Yoksa görüşüyorlar da biz mi bilmiyoruz. Ya da Murat, Acun’a Aslı’nın karşısına evlilik teklifiyle gideceğini mi söyledi. Olmaz olmaz demeyelim, olabilir.

Cengiz Semercioğlu: Acun bilgiye dayanarak mı söylüyor, temenni mi ediyor bilemiyoruz.

Ama Murat Boz’la yakın çalıştığından, koca bir medya patronu olduğundan böyle bir lafa temenninin ötesinde anlamlar yüklememiz normal. Ama ayrılığın üzerinden 4 ay geçti, bu süre içinde birbirleriyle temas kurmakyerine giderek uzaklaştılar.

Bu saatten sonra bir araya gelmeleri düşük bir ihtimal gibi geliyor bana. Gelirlerse de nikah masasında biter bu barışma. Eh, hiç de fena olmaz valla...

Onur Baştürk: Bir bildiği var demek ki. Her ikisini de iyi tanıyor. Özellikle de Murat’ı. Bir sinyal almış olsa gerek. Ama onca şeyden sonra yeniden bir araya gelirler mi bilmiyorum. Aslı Enver’in terk edildiği için çok kızgın ve üzgün olduğu biliniyor dizi setlerinde sonuçta...

Edis kendisine iyi bir ekip kurmalı

Edis’in ilk Harbiye performansı büyük övgü aldı. Performansı nasıl buldunuz? Edis’i bundan sonrasında neler bekliyor?

Ömür Gedik:Instagram’dan izledim Edis’in Harbiye konserinin videolarını. ‘Keşke orada olsaydım’ dedim içimden. Çalışmalı, disiplini elden bırakmamalı. Edis’i ilk çıktığı günden beri takip eden biri olarak büyük mutluluk duyuyorum. Bir dahaki Harbiye konserinde en önde olacağım Edis.

Onur Baştürk:Performansı beklemediğim kadar iyiydi. 40 yıldır Harbiye’de çıkıyormuş gibi. Bundan sonrasında çok iyi şeyler bekliyor onu. Ama kendisine cidden iyi ve istikrarlı bir ekip kurmalı. Herkes bir yanından çekiştirmeye başlar ve yarış atı gibi onu koşturursa bir süre sonra farkında olmadan tükenebilir de...

Cengiz Semercioğlu: Edis’le bir-iki kez oturup konuşmuşluğumuz var, bir de röportaj yaptığım için tanıdığımı söyleyebilirim kendisini...

Türk popunun 2010 kuşağında kadınlarda Aleyna Tilki’yse erkeklerde Edis’tir öne çıkan isim...

İlk Açıkhava konseriyle de bunu taçlandırdı. Edis ayakları yere sağlam basıyor, müziği biliyor, görüntüsüyle de ilgi çekiyor. Dikkatli olmalı, ekibiyle iletişiminde aksaklık olmamalı.

Dolar esprileri artık güldürmüyor

Yıldız Tilbe’nin “TL basıyorsak dolar da basarız, nedir yani” esprisi geçen haftaya damgasını vurdu. Ne diyorsunuz...

Cengiz Semercioğlu: Yıldız’ın hangi paylaşımını ciddiye alıyoruz ki dolar paylaşımını ciddiye alalım arkadaşlar. Müziği, konuşmaları, dansları gibi sosyal medya paylaşımları da nevi şahsına münhasır... Bunu dikkate alıp ekonomi uzmanlarının dolar basamayacağımızı ciddi ciddi anlatması tuhaf aslında... Doların 6.5 lira olmasıyla sosyal medyada dönen geyiğin haddi hesabı yok zaten, hepsine gülüp geçiyoruz da Yıldız’ınkini neden ciddiye alıyoruz?

Onur Baştürk: Ben artık bu konudaki hiçbir sosyal medya esprisine gülemiyorum. Komik gelmiyor. Yıldız Tilbe’ninki espri bile değildi. Ciddi ciddi dolar bastırmayı düşünmüş bile olabilir. Onu diğer anlamlı tweet’leriyle hatırlayıp sevmek en güzeli...

Ömür Gedik: Dolar öyle hassas bir konu ki şu anda, bu konuda şaka bile yapmamak lazım diye düşünüyorum.

 

Bu yazın fenomeni onlar

Bir “Erkenci Kuş” rüzgarı yaşanıyor. Can Yaman ve Demet Özdemir çifti yeni Barış Arduç-Elçin Sangu mu sizce? Uzun ömürlü mü olurlar yoksa kısa mı?

Cengiz Semercioğlu: Doğruyu söylemek gerekirse bu yazın dizisi “Erkenci Kuş” oldu. Hem aldıkları reyting hem yarattıkları etkiyle yeni yayın dönemi biletini çoktan ceplerine koydular.

Tıpkı “Kiralık Aşk”ta Barış’la Elçin’in yakaladığı rüzgarı 3 yıl aradan sonra Can ve Demet yakaladı. Can Yaman’ın fit vücudunun etkisini yabana atmamak gerekir bu konuda. Yılın çiftine şimdiden aday oldular bile...

Onur Baştürk: Evet bu yazın fenomeni onlar. Tıpkı Barış ve Elçin’in geçen yazlarda olduğu gibi.

Böyle devam ederlerse bir-iki sezon daha bu popülerliğin ekmeğini yerler.

Ama sonrası zor.

Barış ve Elçin’in oynadığı filmin hiç iş yapmadığını gördük mesela. İkili olarak parlamanın dezavantajları bunlar...

Ömür Gedik: Bu ikili tuttu, daha da tutar. Can Yaman’la konuşurken babasının onu “yakışıklı oğlum” diye çağırdığını söylemişti bana. Babası bence en doğru tespiti yapmış.

Can kendi jenerasyonunun en yakışıklı oyuncusu bence..

Demet’le de şahane bir ikililer. İkisinin hayran kitlesi birleşince tam bir voltran oldu.

Akıllı telefonlar yüzünden kitap okumaz olduk

Çin Seddi sorusu üniversite mezunu yarışmacıyı rezil etti. Bir yandan da eğitim sisteminin çarpıklığını ortaya koydu. Öte yandan hâlâ -de -da’ları ayıramayan, dilbilgisi yoksunu ünlülerimiz var. Neden Türkçe’yi doğru kullanamıyorlar sizce?

Cengiz Semercioğlu: Zaten kitap, dergi, gazete okumuyorduk; sosyal medya ve akıllı telefonlar yüzünden hiç okumaz olduk. Çin Seddi’ni bilemiyor diye yarışmacıyı eleştirdiğimiz “Kim Milyoner Olmak İster” bilgi yarışması değil mi, ama bugüne kadar kitap hediye edildiğini gördük mü? Kendi dilini okumayan bir insanın de’yi da’yı ayırmasını, doğru cümle kurmasını, doğru konuşup yazmasını nasıl bekleyebiliriz... 

Onur Baştürk: Bu sadece eğitim sistemiyle ilgili değil. İnsanın kendini geliştirmemesiyle de ilgili. Ama ünlülerin Türkçe’yi doğru yazamaması beni çıldırtıyor. İnsan birkaç kere hata yapar, tamam. Ama kendini düzeltir öyle değil mi? Ünlüleri geçtim, dilbilgisi yoksunu yazar da çok.

Ömür Gedik: Ben o kızın gerçek olduğuna hâlâ inanmıyorum. Reklamın iyisi kötüsü olmaz diyerek meşhur olmak için böyle saçmaladı bence. Konuşmaya yeni başlayan çocuğa sorsan “Çin Seddi nerede?” diye, “Çin” der.
Eğitim sistemi ve imla hataları ise farklı bir konu. Kimi ünlüler yazarken takmıyor, umursamıyor, kimisi ise gerçekten eğitimsiz. Bilmediği gibi yazıyor, çiziyor, yaşıyor.

 

 

İrem Derici Edis’i neden seksi buluyor?