Güncelleme Tarihi:
◊ Şu anda neredesiniz?
- Şu anda Miami Beach, Florida’daki kütüphanemdeyim. Onlarca yıldır düzenlemeye zaman bulamadığım tavan arası ve dolaplarıma pandemi sırasında el attım. Normalde zamanımın çoğunu geçirdiğim oda burası. “Put on Your Mask” (Maskeni Tak) için hazırladığım kamu spotunu burada çektim. Arka tarafta 2 yıldır kullanmadığım yeşil ekran var. Benim arkamda ise bir ömür, kariyer, yaşam, aile fotoğraflarından oluşan albümlerim var. Evde en sevdiğim odam, benim sığınağım burası...
◊ Uzun yıllardır yeme içme sektöründe de varsınız. Orlando ve Miami’de restoranlarınız var...
- Evet! Yemeğin eğlenceyle iyi gittiğini hissettik, o yüzden yemek sektörüne de girdik. Ayrıca restoranlarımdaki tüm tarifleri topladığımız bir yemek kitabım da var. Adı “Estefan Mutfağı”. Mutfakta büyükannemle büyüdüm. Aslında bir bakıma bu yüzden restoran işine girdim.
EMILIO İLE TANIŞTIĞIMDA HAYATIMDA ÇİÇEKLER AÇTI
◊ 1976’da o zamanlar Miami Sound Machine’in grup lideri olan Emilio Estefan ile tanıştınız, 1978’de evlendiniz ve 42 yıldır evlisiniz. Bu mutlu evliliğin bir sırrı var mı?
- Bence çok şanslıydım. Kendisi de aynısını söylüyor. Küçükken çok zor bir hayatım vardı. Ve Emilio ile tanıştığımda hayatımda çiçekler açtı. Onu tanıdıkça hakkında öğrendiğim her şey onu daha çok sevmemi sağladı. Harika bir evlattı, harika bir kardeşti. Sadece bu özelliklerinin bile onu harika bir koca ve baba yapacağını biliyordum. Emilio pozitif bir insan, her gün enerjiyle uyanıyor. Birbirimize olan sevgimiz saygımız ve yaşadığımız zorlukların bizi daha da yakınlaştırdığından başka bir sır yok. Kişilik olarak çok farklıyız ama birbirimizi iyi dengeliyoruz. Ben küçük ayrıntılara bakmayı seviyorum, o büyük resme bakıyor. Fakat değer yargılarında aynı sayfadayız. Tartışacak çok şeyin olmamasının ilişkiye yardımcı olduğunu düşünüyorum, çünkü tartışmalar ilişkileri gerçekten yıpratıyor.
EN BÜYÜK KORKUM FELÇ KALMAKTI
◊ Omurilik yaralanmaları olan insanlara yardım faaliyetlerinizin etkileyici olduğunu söylemeliyim...
- Teşekkürler. İnsanlara hizmet etmeye geldim bu dünyaya. İletişim ve psikoloji okudum. Psikolog olmak istiyordum. Doktor olmak ve insanlara bu şekilde yardım etmek istedim. Müzik grubuna katıldığımda müziğim ve şarkı sözlerim aracılığıyla insanlara farklı bir ölçekte hizmet edebileceğimi ve yardım edebileceğimi fark ettim.
Ama hâlâ beni kalpten mutlu eden ve bana bu dünyada en çok keyif veren şeyler, başkaları için yaptığım hizmetler ve yardımlar. Hiçbir zaman şöhret için müzik yapmadım. Sevdiğim için yaptım. 2 yaşımdan beri, konuşmaya başladığımdan beri şarkı söylüyorum. Gruba katılma fırsatını buldum ve işler yoluna gitti. Tamam, işte benim tutkum olan bir şeyi gerçekten keşfettim diye düşünürken 1990’da kaza geçirdim, felç oldum. Tur otobüsü kazası... Babam tekerlekli sandalyede olduğu için hayatım boyunca benim için büyük bir korkuydu felç. O kaza olduğunda şöhretin öyle bir noktasındaydım ki, dünya çapında tanınıyordum. Ayrıca şöhretin sadece o tanınmışlık olduğunu düşündüğüm noktadaydım. Kazadan sonra ise artık insanlarla insan düzeyinde bağlantı kurmak ve onlara hayatımızdaki zor anlarla nasıl başa çıktığımızı göstermek istedim. Tek istediğim yürümek ve bağımsız olmaktı. Vücudumun geri geldiğini görüyordum, fakat ne olabileceğini bilmiyordum. Sandalyeye bağlı kalıp kalmayacağımı bilmiyordum. Geri dönmek benim için önemliydi. İnsanlara karanlıktan çıkmanın yolları olduğunu, iyileşmenize ne kadar çaba sarf ettiğinizin önemini ve hangi zorluktan geçiyor olursanız olun pes etmemek gerektiğini göstermeliydim.
O dönem, hayatıma ve kariyerime daha derin bir anlam kazandırdı. Ve hatta müzikal ve vokal olarak beni daha etkileyici yaptı. Yıllar boyunca her gün yazdığım mektuplarla beslediğim hayranlarımla şimdi sosyal medya aracılığıyla iletişim kuruyorum. Benden yardım istiyorlar, elimden geldiğince destek olmaya ve onlara yardımcı olmaya çalışıyorum. Beni hayatta en mutlu eden, kesinlikle bu yardımlar.