Güncelleme Tarihi:

Ege’nin bereketli topraklarında yetişen Manisa Kırkağaç kavununu, mis kokusu ve damakta bıraktığı aromasıyla çok seviyoruz. Coğrafi işaret tesciliyle ünü Türkiye sınırlarını aşan bu kavun, serinletici tadı kadar uzun süreli dayanıklılığıyla yazı mutfağımızda yaşatıyor. Yazarımız, ‘Evinin Şefi’ Gülay Barbaros Altan “Olgun kavunlar sıcak yaz günlerini hatırlatır; mest edici hoş koku, bal gibi bir tatlılık... Kırkağaç kavunu kış boyu saklanabildiği için yaz günlerini kışa taşımak için en lezzetli kiler malzemem. Kavun tropikal meyvelerle uyumludur, ananas ve mangoyla iyi gider; dünyada jambon veya peynirle eşleştirildiği çok mutfak vardır” diyor. Hem ferahlatıcı bir meyve olarak
hem de mutfakta farklı tekniklerle kullanarak özellikli sunumlar hazırlayabilirsiniz.
Altan, Kırıkağaç kavununu kullanarak mutfağında neler yaptığını anlatıyor... “Olgun kavunları limon suyuyla tatlandırarak sorbe yaparım. Ayrıca İtalyanların yaptığı kavun pudingi de kışın yazı hatırlamak için güzel bir tarif. Eğer kavun arzu ettiğiniz kadar ballı değilse temizlediğiniz dilimleri blendırda çekip bir tel süzgeçten süzerek pürüzsüz kavun suyu elde edin. 500 ml yeterli. Yarım limon suyu ekleyin. 35 gram şeker, 35 gram nişasta ve kavun suyunun yarısını soğuk tencerede çırparak açın, ardından da kalan kavun suyunu ekleyip karıştıra karıştıra pişirin. Muhallebi kaplarına yarım yarım doldurarak bir gece soğutun. Servis ederken üzerine kırmızı orman meyveleri serpebilirsiniz. Ya da sade muhallebi yapıp ikinci katman olarak döker ve üzerine biraz çıtırtı katmak için file badem serpebilirsiniz.”
1,7 milyon tonluk kavun üretimi
Kendine has tadı ve kokusuyla, 2008 yılında ülkemizde coğrafi işaretle tescillenen Kırkağaç kavunu, temmuz ayında Avrupa Birliği’nden tescil aldı. Kırkağaç Kavunu, kültürel açıdan olduğu kadar ekonomik olarak da ülkemiz için değerli bir ürün. Türkiye’nin yıllık 1,7 milyon tonluk kavun üretiminde önemli bir paya sahip olan Kırkağaç kavunu hem üreticinin geçim kaynağı hem de sofralara ulaşan güçlü bir miras. Metro Türkiye’yse bu ürünün hak ettiği değeri kazanması için raflarına getirirken lojistiğinden tanıtımına ve şeflerle buluşmasına kadar tüm süreci titizlikle yönetiyor.
Bekledikçe tatlanıyor
Bakırçay Ovası’nın bereketli topraklarında yetişen, halk arasında ‘Bakırçay’ın Nazlısı’ olarak bilinen bu özel ürün; aroması, kendine has kokusu ve saklama geleneğiyle yüzyıllardır sofraların baştacı. Hasat sırasında kavunlar zarar görmesin diye battaniyelere sarılıyor; ardından özenle askılara asılarak kışa kadar saklanıyor. Bekledikçe tatlanan bu kavun, yazın kokusunu kış sofralarına taşıyan eşsiz bir lezzet olarak biliniyor. İnce kabuğu sayesinde kabuğa yakın kısmı ayrı bir lezzet barındırıyor ve yörede “Kavunun kabuğunu kaşıkla kazıyarak yemeden Kırkağaç’a gittim deme” sözüyle de kültürel hafızada yerini koruyor. İşte Metro Türkiye’nin Kırkağaç kavununa dair bu özel yolculuğunda, Şef Umut Karakuş’un özgün yorumuyla hazırlanan, tadına doyulmaz bir tarifi yanda okuyabilirsiniz…
Dokuzuncu durak Manisa’ydı
Yerel ve coğrafi işaret tescilli ürünlerin değerini arttırmak, üreticinin emeğini görünür kılmak ve Türk mutfak kültürünün sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla hayata geçirdiği ‘Yerelin İzinde’ projesinin dokuzuncu durağında Metro Türkiye, Türkiye’nin en bereketli tarım merkezlerinden biri olan Manisa’daydı. ‘Yerelin İzinde’ projesi, Metro Türkiye’nin 15 yılı aşkın süredir yürüttüğü yerel ve coğrafi işaret tescilli ürünlere sahip çıkma yolculuğunun en güçlü yansımalarından biri. Türkiye’nin mutfak kültürünün temel taşlarını oluşturan bu ürünlerin sürdürülebilirliğini sağlamak üzere yola çıkan projeyle üreticinin emeğini görünür kılmak ve bu değerlerin profesyonel mutfaklarda daha fazla kullanılmasına, menülerde adıyla yer almasına yönelik farkındalık yaratmak amaçlanıyor.
Pideli paça
NE LAZIM?
Kaburga için
◊ 1 kg kemiksiz kaburga
◊ 30 gr Metro Chef Taşköprü Sarımsağı, soyulmuş
◊ 7 gr karabiber
◊ 20 gr isot
◊ 45 gr esmer şeker
◊ 10 gr tuz
◊ 10 gr pulbiber
◊ 200 ml su
Kuru meyveli-Kırkağaç kavunlu jus sos için
◊ 100 gr kuru soğan, brunoise (mini küp) doğranmış
◊ 100 gr Kırkağaç kavunu, brunoise doğranmış
◊ 10 gr zeytinyağı
◊ 2 adet kuru incir
◊ 2 adet kuru kayısı
◊ 300 ml kemik suyu
◊ 35 gr tereyağı
Tabaklama için
◊ 4 adet pide
◊ 300 ml kemik suyu
◊ 20 gr tereyağı
NASIL YAPARIM?
◊ Kaburga malzemelerinden sarımsak, baharat çeşitleri ve suyu blendırla püre haline getirin.
◊ Kaburgayı bu sosla kaplayarak buzdolabında
24 saat dinlendirin.
◊ Sosta bekleyen kaburgayı yağlı kâğıt ve alüminyum folyoyla kaplayarak fansız fırında 7 saat pişirin.
◊ Fırından çıkan kaburgayı 4 saat dinlendirdikten sonra porsiyonlara bölün.
◊ Kuru meyveli ve Kırkağaç kavunlu sos için de soğanı zeytinyağıyla soteleyin ve kuru meyveleri ekleyin.
◊ Kemik suyunu ilave edin kaynatın ve soğuk tereyağıyla bağlayın.
◊ Sosa en son kavunu ekleyin.
Şimdi tabaklamaya geçebiliriz...
◊ Kemik suyu ve tereyağını ocakta ısıtın.
◊ Pideleri kemik suyuyla ıslatın ve kalan kemik suyuna kaburgaları ekleyin.
◊ Kemik suyunda ısınan kaburgaları, ıslanmış pidenin üzerine koyun ve üzerinde jus sosla servis edin.
Sponsorlu içeriktir.

