Gastronomi kazanında kaynayanlar

Şef Osman Serdaroğlu bir süredir Urla’daki restoranı Teruar’ın mutfağından çıkan atıklardan sokak hayvanları için mama üretiyor. Yemeklerde kullanılan sebzeler, meyveler, deniz mahsulleri, etlerden çıkanlar personelin gözetiminde toplanıyor ve ayıklanıyor. Besin değeri yüksek olanlar zararlı içeriklerden arındırılarak sokak hayvanları için mamaya dönüştürülüyor. Bu mamalar, gelen misafirlere hediye olarak veriliyor...

Açık büfede yok, yok

Swissôtel The Bosphorus Istanbul’un içindeki Sabrosa’da, pazar brunch’ları başladı. 12.00-15.00 arasında kurulan açık büfede geleneksel Türk kahvaltılık çeşitlerinin yanı sıra sokak lezzetleri; taco, suşi, kokoreç, tantuni, deniz mahsulleri ve döner gibi alternatifler de var. Ayrıca kahvaltı sonunda misafirlere bir kadeh şampanya ikram ediliyor.

İlk kez Türkiye’de

Çikolata, pastacılık ve artisan bakery fuarı olan Salon Du Chocolat, Sözen Group işbirliğiyle ilk kez Türkiye’ye geliyor. 18-19 Nisan’da Istanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan Salon Du Chocolat İstanbul Show’un teması ‘kreatif lezzetler’. Etkinlikte çikolata şeflerinin
katılacağı söyleşiler, atölyeler yapılacak. Pasta şefleri, çikolata şefleri, genç yetenekler ve tanınmış çikolata ustaları için yarışmalar da düzenlenecek. Aynı zamanda, Salon Du Chocolat’nın en prestijli etkinliği olan çikolata elbiseli modeller, Çikolata Defilesi’nde podyuma çıkacaklar. Etkinliğin bilet fiyatı 400 lira. biletix.com

Bayat ekmeğin en klas hali: Kaymakam pilavı

Ayvacık’ta büyüklerimizin bildiği bir tarif bu. Köy ekmeğinin en bayat halini yenebilir hale getirmek için bulunmuş bir yöntem. İki dilim köy ekmeğini suda ıslatıp sıkıyoruz ve pirinç büyüklüğünde ufalıyoruz. Dikkat edin, hamur olmayacak. Piyazlık doğranmış 1 büyük soğanı, biraz zeytinyağıyla kısık ateşte 20 dakika karamelize olana kadar kavurup, üzerine ufalanmış ekmekleri katıp karıştırın. Birkaç dakika hemhal olduktan sonra 4 yumurta kırın, tuz ve karabiberle tatlandırın. Karıştırarak pişirin. Afiyet olsun.

Glütensiz gıdalara dikkat!

Glütensiz ibaresiyle satılan ürünlere, özellikle hamurişlerine çok dikkat edin. Glütensiz ürünler çölyak hastaları ve glüten intoleransı olan bireyler için elzem. Ancak ‘glütensiz’ etiketi, çoğu zaman sağlıklı ürün izlenimi yaratıyor ki bu her zaman doğru değil. Çünkü pek çok paketli glütensiz ürün, buğday ununun yerini doldurmak için rafine nişasta kaynaklarıyla (özellikle mısır nişastası, patates nişastası ve pirinç unu) formüle ediliyor. Bu tür ürünlerin de glisemik indeksi yüksektir ve kan şekerinde ani yükselmelere neden olur. Besin değeri düşüktür; protein, lif, vitamin ve mineral bakımından fakirdir. Doyuruculuğu az, kalorisi yüksektir, tokluk hissi sağlamadan kalori alımını arttırabilir. Yani lafın özü, etiket okumayı ihmal etmeyin. Dengeli ve sağlıklı bir alternatif arıyorsanız tam tahıllı, lif oranı yüksek, ilave şeker içermeyen ürünleri tercih edin.