Köle gibi çalışıyorum

Güncelleme Tarihi:

Köle gibi çalışıyorum
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 21, 2013 02:13

DMC Genel Müdürü Samsun Demir, pek çok starın patronu... Ama o bunu kabul etmiyor, kendisini müzik sektörünün hizmetinde gördüğünü söylüyor, “18 saat çalışıyorum, sektörün kölesiyim” diyor. Hatta hizmetli kıyafeti ile fotoğraf çektirmeyi kendisi teklif ediyor. Biz de o kıyafetlerle giriyoruz stüdyoya... Fotoğraf çekimine “star tozu”nu getirmeyi ihmal etmiyor tabii. Star tozu eşliğinde müzik sektörünün altını üstüne getiren, son zamanların tüm polemiklerine cevap olan bir röportaj okuyacaksınız.

Haberin Devamı

* Kişisel bir soruyla başlayalım. Samsun ismi nereden geliyor?

- Benim babam memur. Çok sevdiği Samsun’dan, benim doğumuma 15 gün kala tayin edilmiş. Benim adımı geride bıraktıkları ama çok sevdikleri o şehirden esinlenerek koymuşlar.

* Babanın mesleği nedeniyle şehir şehir dolaşmışsın. Bu durumun iş hayatında faydasını gördün mü?

- Doğru... İlkokula Hakkari’de başladım, Düzce’de devam ettim. Sonra Bolu, Gaziantep. Sürekli okul değiştiriyorsunuz, her gittiğiniz yerde yeni insanlarla tanışıp kendinizi göstermeye, başarılı olmaya çalışıyorsunuz. Bu, toplumların değişik yapılarını görme fırsatı verdi bana.

* Müzik sektöründen önce nerelerde çalıştın, neler yaptın?

- Hukuk fakültesini bitirdim, sonrasında İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’ne girdim asistan olarak. 1993’te TRT Genel Müdür Danışmanı oldum. Raks adlı müzik firması, TRT’de müzik programı yapmak istedi. İlk defa bir video klip programı yapıldı TRT’de, sunucusu Seray Sever’di. Ben de o sayede sektörle ve sanatçılarla tanıştım, hoşuma gitti.

DMC’YE SANATÇI OLARAK GİRMİŞTİM

* O arada okulda akademisyenlik devam ediyordu ama değil mi?


- 2000 yılına kadar okulda kaldım, sonra ayrıldım. Ayrılmamdan hemen sonra Fatih Aksoy “Gel sunuculuk yap” dedi. “Şans Kapıyı Çalınca”da 7 ay sunuculuk yaptım. Sonra amatör bir albüm yaptım kendime, benim şarkılarımı başkaları okuyordu.

* Nasıl yani, senin de mi bir albümün var?

- Evet. Bu albümü kimse anlamaz, anlasa anlasa DMC anlar dediler, gittim. Gerçekten de albüm yayınlandı.

* Ercan Saatçi miydi yayınlayan?

- Evet. Herkes Ercan’ı aramış “Ben tanıyorum Samsun hocayı, albüm mü yaptın ona?” diye. O zaman DMC’nin PR’a ihtiyacı var. Ercan da bana iş teklif etti ve DMC’ye öyle girdim. Şirketteki sanatçılık hayatım altı ay sürdü, sonra yerli yapımlar sorumlusu oldum. 2001’den 2006’ya kadar devam etti o iş. 2006’da Ercan ayrılınca bir süre genel müdür yardımcısı sonra da genel müdür oldum. 2007’de şirketin pazar payı yüzde 7.85 gibiydi, şu an 22’lere geldi.

* Başarının sırrını nasıl özetliyorsun?

- Ben bu başarıyı kendimi sanatçıların hizmetine adamama bağlıyorum. Neredeyse köle gibi çalışıyorum... Günde 18 saat... Ama şikayetçi değilim, onlara hizmet etmekten mutluluk duyuyorum.

* Geleyim son zamanların polemik konusuna... “Saygı albümleri, sanatçıları sömürüyor” dedi Cengiz Semercioğlu...

- Kimseye silah zoruyla şarkı söyletmiyorlar ki... Cengiz’in şurada doğrusu var; Orhan Gencebay albümü tuttu diye bu albümlerin sayısı arttı ve herkes benzer projeler için sanatçıların kapısına gitmeye başladı. Onda yer aldın bende niye yer almıyorsun gibi bir hava oluştu. Sanatçı istediği zaman istediği işte yer alır.

* Hıncal Uluç da Aysel Gürel albümüyle ilgili yazdı. “Yeniden söylenmese, keşke eski halleriyle kalsa ve bunlar albüm yapılsa” dedi.

- Hıncal Uluç mükemmel olduğunu düşündüğü için kendini yenilemeyen bir yazar. Artık dijital çağa geçildi. Eğer böyle bir CD istiyorsan yasal sitelerden indir, arka arkaya dinle. Bunun için bir CD çıkarmak kadar basit ve kolaycı bir proje olabilir mi?

* Yeni çıkacak Müslüm Gürses albümünde DMC dağıtımcı firma. Bu albümle de çok uğraşan var...

- DMC dağıtımcı oldu, Eflatun Müzik ise yapımcı. Eflatun Müzik çok titiz ve düzgün çalışan ama kendi çapında küçük bir şirket Unkapanı’nda. Albüm yapılmasın diye diğer şirketler ve Unkapanı çok köstek oldu, bu yüzden zorlandı. Buna rağmen bitiyor albüm, yakında çıkacak.

Haberin Devamı

GEZİ OLAYLARI NEDENİYLE ALBÜMÜ ERTELEDİK

Haberin Devamı

* Gezi Parkı nasıl etkiledi sizi?

- Gezi Parkı olayları aynı 1980 öncesi gibi insanları taraf yaptı. Oraya giden sanatçı, gitmeyen sanatçı diye ayrılması hoş değil. Olaylar müzik sektörünü de etkiledi, o ay bütün albüm satışları durdu. Albüm çıkış tarihlerini bir ay erteledik. Yeni yeni hayata dönmeye başlıyor sektör.

* Müzik sektöründe çok ciddi krizler, düşüşler olacak deniyor. Sen ne düşünüyorsun?

- Doğru, müzik sektörü ciddi bir tehlike içinde. Teknoloji değişmiş, insanlar dijital çağa geçmiş ama sektör buna adapte olamamış. Bu yıl şirketler dijital haklarını kendileri kontrol edecek durumu geldiler, sudan çıkmış balığa döndüler. Çünkü bunu nasıl yapacaklarını bilmiyorlar.

Haberin Devamı

YENİ ALBÜM İÇİN TARKAN'LA ANLAŞTIK

* Tarkan nasıl oldu da DMC ile buluştu?

- Tarkan’ın DMC ile yolunun kesişmesi bir kader. Aslında albümünü kendi şirketinden çıkaracaktı, dağıtımını biz yapacaktık. Sonrasında birbirimize duyduğumuz güven ve sağlıklı ilişkilerin etkisiyle iki albümlük anlaşma yaptık. Yeni albüm için de anlaştık.

* Mustafa Ceceli?

- Müzik hayatına 7 yıl önce bizimle başladı. Genç kuşağın en başarılı temsilcilerinden...

* Bende Sertab Erener’in yeri ayrıdır. Onunla da başarılı çalışmalarınız var...


- Bizde de yeri ayrıdır. Yeniden yükselişine tanıklık ettik.

* DMC’de olmasını istediğin biri var mı?

- Bizde olsaydı iyi olurdu dediklerim var. Candan Erçetin, Şebnem Ferah ve Sıla mesela...

* Bu kadar starı, hiç kavga gürültü çıkmadan bir arada tutmayı nasıl başarıyorsun?

- Herhalde samimiyet ve güven veriyoruz. Herkese eşit davranmaya özen gösteriyoruz.

* Starlığa en yakın yaşayan kim sence?

- Tarkan ve Ajda Pekkan... Tarkan ile konuşuyorduk, “Nereye gittin?” dedi. “Akmerkez’e gittim” dediğimde “Ben daha hiç görmedim orayı” dedi. Bu, starlığın bedeli.

Haberin Devamı

SEZEN AKSU'DAN HİSSETMEYİ ÖĞRENDİM

* Bu sektörün en başarılı prodüktörlerindensin. Sıfırdan birçok star yarattın. Genel geçer püf noktaları nedir bu işin?

- Bütün hikaye uyum sağlayabilmek ve yenilenmek... Sezen Aksu ya da Ajda Pekkan ile çalışırsanız daha da iyi çünkü okul gibilir... Sezen Hanım’ın 12’nci yılı, Ajda Hanım’ın 7... Ve hâlâ yeni şeyler öğreniyorum onlardan.

* Neler öğrendin mesela?

- Sezen Aksu’dan hissetmeyi öğrendim, başkalarının duygularını anlayıp yansıtmayı... Olaylara farklı açılardan bakabilmeyi.

* Ya Ajda Pekkan?

- Ajda Pekkan’dan da sürekli yenilenmeyi öğrendim. Ben bu yıl daha farklı bir şey yapmalıyım, ne çıktı bu yıl, yeni telefon mu, tablet mi, saç mı, makyaj mı; hepsini getirsinler, en yenisini kullanayım diyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!