Klasik markaların yeni hedefi kolayı kristal bardaktan içirmek

Güncelleme Tarihi:

Klasik markaların yeni hedefi kolayı kristal bardaktan içirmek
Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2007 00:00

Kristal, değerli bir ürün. Bu alanda çalışan markalar da çok eskiye dayanan markalar. Güçlerini klasik ürünlerinden alıyorlar. Ama bir yandan da yenilikler yapmaya, gençlere yönelmeye çalışıyorlar. Kristali günlük hayata sokmak için kafa yoruyorlar. Hedefleri, su hatta kola içilirken bile kristal bardak kullanılmasını sağlamak.

Bu markalardan Saint Louis ve Puiforcat’ın İhracat Yöneticisi Bibijana Sallin, Lalique’in Pazarlama Yöneticisi Michel Dalonneau ve Cristal de Sevres’in İhracat Yöneticisi Pedro Venda geçen hafta İstanbul’daydı. Onlarla kristal tasarımındaki değişimleri ve yeni kullanım alanlarını konuştuk.

Kristal yüzyıllardır parlaklığı, yarattığı ışık oyunlarıyla sofraların en önemli süsü. Bir yandan da yüksek fiyatıyla statü göstergesi. Öyle ki, sadece misafirler geldiğinde, bir davet verildiğinde dolaplardan çıkarılan özel bir ürün. Yılbaşı yaklaşırken satışları da artıyor.

Kristal, aynı zamanda çok klasik bir imaja sahip. Belli formlar ve çizgiler uzun yıllardır kullanılıyor. İşte bu nedenle dünyanın en tanınmış kristal eşya üreticileri, 21. yüzyılda bir ikilemle karşı karşıya. Bu markalar bir yandan da zamansız, kökü çok eskiye dayanan, nesilden nesile geçecek birer yatırım olarak kabul edilen klasik ürünleriyle tanınıyor ve bu özelliklerinden vazgeçmek istemiyor. Ama bir yandan da, tüketici kitlesini gençleştirmek, yeni jenerasyonlara hitap etmek ve ürünlerinin kullanım alanını genişletmeyi hedefliyorlar.

LAGERFELD’İN TERCİHİ

Günlük hayatta kristal nerelerde kullanılabilir? Hepsi de bu soruya cevap arıyor. Verdikleri yanıt aynı: Su içerken bile kristal bardak kullanılabilir. Örneğin Lalique’in Pazarlama Yöneticisi Michel Dalonneau şöyle diyor: "Klasik ürünleri satarken aynı zamanda gençleri anlamaya ve onlara hitap etmeye çalışıyoruz. Amacımız insanların artık çok özel bir kristal bardaktan içki dışında su ve kola gibi içecekleri de içmesini sağlamak." Dalonneau, buna bir de örnek veriyor. Ünlü moda tasarımcısı Karl Lagerfeld’in bir röportajında "Ben kolamı Lalique bardakla içerim" dediğini aktarıyor.

SOFRA DIŞINDA AÇILIMLAR

Markalar, kristali sadece sofrada kullanmıyor, gittikçe alanı genişletiyor. Örneğin Cristal de Sevres’in İhracat Yöneticisi Pedro Venda, yılbaşına özel melek figürleri tasarladıklarını söylüyor. Lalique dekorasyon da yapıyor. Ürettiği kristal paneller, farklı şekillerde kullanılabiliyor. Örneğin Meksika’da bir iç mimar, panelleri günün saatlerine göre farklı aydınlatma sistemleriyle sergileyerek gözalıcı ışık oyunları yaratmış ve çok ilgi çekmiş. Lalique’in pazarlama yöneticisi Michel Dalonneau, bir gün kristal bir vazoyu şarap sunumunda kullandığını ve gayet iyi karşılandığını söylüyor.

ÖLÜMSÜZLÜĞE GÜVENİYORLAR

Bütün bu çabalara rağmen, kristal markaları yine de ölümsüzlüğe ve klasik olanın gücüne güveniyor. Yüzyıllardır her jenerasyon onların bardaklarını kullandığına göre, şimdiki gençlerin de bunun değerini anlayacağını düşünüyorlar. Hatta çoğu, 20. yüzyıl başında yaptığı modelleri hálá üretiyor ve satıyor.

Bu markaların ürünleri aynı zamanda birer yatırım. Bazı müşteriler özellikle belli bir markanın tasarımlarını seçiyor. Ama bu davranışın gösteriş yapma isteğinden kaynaklanmadığını, bir zevk göstergesi olduğunu iddia ediyorlar. "Gösteriş yapmak isteselerdi, kristal yerine çanta ve kıyafet alırlardı" diyor Michel Dalonneau.

Saint Louis’nin ihracat yöneticisi Bibijana Sallin, kristal malzemenin özel bir büyüsü olduğuna inanıyor: "Kristal bir bardaktan şarap içmekle cam bir kadehten şarap içmek arasında fark vardır. Elle yapılmış bir kristal objenin farkını dokunduğunuz anda hissedersiniz. Porselen ve gümüş objelerle aynı zevki alamazsınız."

Alışveriş sırasında kaliteli bir kristali, parlaklığı sayesinde ve yüzeyine dokunarak herkesin anlayabileceğini söylüyorlar.

KRİSTALLE YENİ YIL SOFRASI KURDULAR

Üç markanın ortaklaşa hazırladığı bu yılbaşı sofrasında; Saint Louis’den kristal bir şamdan, yeşil ve kırmızı renklerde bardaklar, Lalique’ten kristal hayvan figürleri, bir havyar kabı, masanın üzerinde Lalique marka bir avize, Cristal de Sevres’den salata kasesi olarak kullanılan ay şeklinde tabaklar ve yılbaşı için üretilen melekler var. Soldan sağa Saint Louis’nin yöneticisi Bibijana Sallin, Lalique’in ihracat yöneticisi Eduard Bouchet, Cristal de Sevres’den Pedro Venda ve Lalique pazarlama yöneticisi Michel Dalonneau.

SOFRA MARKALARI BİR ARADA

İstanbul Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesi’nde geçen hafta açılan Luxuria’nın adı, Latince’de lüks mekan anlamına geliyor. Mağaza lüks ev dekorasyonu ürünleri sunuyor. Porselen tabaklar, kristal hediyelikler, gümüş ve kristal sofra aksesuvarları satılıyor. Daum, Saint Louis, Bernadaud, Jean Louis Coquet, Versace by Rosenthal, Cristal de Sevres, Lalique ve Lenox gibi markaların ürünleri bulunuyor. Mağaza sattığı her objenin 1 YTL’sini yardım kurumlarına bağışlıyor.

KRİSTALİN ÜÇ ASI

Saint-Louis Kral sofralarının bardaklarını ve saray avizelerini üreten bir kristal markası olarak 1586’da Fransa’nın Lorraine bölgesinde kuruldu. 1782’de Fransız kristalleri yaratıldı. Cam işçileri, kesme ustaları ve nakkaşlar, bugün de geleneksel ağızla üfleme ve elle kesme yöntemlerini kullanarak cam takımlar, vazolar, şamdanlar ve saf altınla süslenmiş renkli kristal objeler üretiyor. 24 ayar altın veya 1000 ayar gümüş kullanılıyor. Saint-Louis tasarımlarında saydamlığa özen gösteriliyor. En ünlü ürünü de Romeor adı verilen, Ren bölgesinin beyaz şarabı için üretilen bardaklar.

Lalique 19. yüzyıl sonunda kurulan marka, heykel gibi objeler yaratıyor. Bunlar silis ve kurşunun 1400 derecede eritilmesiyle üretiliyor. Ürünler tamamen el yapımı. En önemli özelliği, buğulu bir görünüşe sahip olmaları. Koleksiyonundaki temel parçalar avizeler, aplikler, kristal paneller, sehpalar, yemek masaları, kapı kolları, kristal mücevherler, heykeller ve sofra aksesuvarları. Ayrıca mekanları da mimarlar yardımıyla kişiye özel olarak tasarlıyorlar.

Cristal de Sevres 1900’lerde kurulan marka, ayaklı şarap kadehleri, viski başta olmak üzere değişik içki bardaklarıyla tanınıyor. İçki şişeleri ve şaraplar için hiç kesmesiz özel formlu bardaklar da yapıyorlar. Ürün tasarımlarında sadeliğe ve net çizgilere önem veriyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!