Kanser olmamak için sağlıklı organlarınızdan vazgeçer misiniz?

Güncelleme Tarihi:

Kanser olmamak için sağlıklı organlarınızdan vazgeçer misiniz
Oluşturulma Tarihi: Ocak 21, 2007 00:00

Yaygınlaşması ve bazı türlerinde genetik geçişkenliğin kanıtlanması tüm dünyada kanser korkusunu artırdı. En çok endişelenenler, ailelerinden 2-3 kişiyi aynı tür kanserden kaybedenler. Genetik test yaptırıp, kansere yatkınlığı olduğunu öğrendikten sonra korunmak için çeşitli yöntemler deniyorlar.

En radikal ve tartışmalısı, kanser gelişebileceği ihtimaliyle sağlam bir organı aldırmak. Bu konuda en şaşırtıcı örnek geçen sene İngiltere ve ABD’de yaşandı. Baba, babaanne, halalarını genç yaşta mide kanserinden kaybeden İngiliz Ruth (20) ve Lisa (23) Bendle kardeşler ameliyatla midelerini aldırdı. Yemek boruları doğrudan bağırsaklarına bağlandı, şimdi günde en fazla bir patates büyüklüğünde gıdayı sindirebiliyorlar. 45 kiloya kadar düşmesine karşın Ruth mutlu. Doktorlar, ameliyat sonrası incelemede midesinde kanserli hücrelere rastladı. "Kanser başlasaydı, bir yıl içinde ölebilirdin" dedi. Haziran 2006’da bu kez ABD’de ailelerinden birçok kişinin mide kanserinden ölmesi üzerine 11 kuzen genetik test yaptırdı. 1960’da hayatını kaybeden babaanneleri Golda Bradfield’ın kansere neden olan geni yedi çocuğuna aktardığı anlaşıldı. Altısı 50’li yaşlarına gelmeden mide kanserinden ölmüştü. 11 kuzen birkaç hafta arayla Standford Üniversitesi Tıp Merkezi’nde midelerini aldırdı.

Kanser olmamak için sağlıklı memelerini, yumurtalıklarını aldıran kadınların sayısı ABD ve Avrupa’da hiç de az değil. Genetik testlerin gelişmesiyle risk faktörü kanıtlanıyor ve bu tür ameliyatlara cesaret edenlerin sayısı da artıyor. İstanbul Tabip Odası Başkanı ve genel cerrah Özdemir Aktan ailesinde meme kanseri görülen 40 yaşlarında birçok kadının ABD’de korunmak için sağlam memelerini aldırdığına şahit olduğunu söylüyor. Jinekolog Prof. Teksen Çamlıbel ise testlerle kanıtlanmış kanser riski taşıyan hastalara söz konusu organı "Almayalım, şimdilik lüzum yok, takip edelim" diyerek riske girmediğini anlatıyor. ABD’de, kanser alanındaki iki ünlü kuruluş Mayo Clinic ve M.D. Anderson bu konuda araştırmalar yayınladı. Mayo Clinic tehlike sınırında olduğu testlerle kanıtlanan kadınlara önleyici ameliyat seçeneğini sunuyor, araştırmalara dayanarak memesini aldıranların daha sonra pişmanlık yaşamadıklarını söylüyor. M.D. Anderson’ın yeni tamamladığı araştırmasına göre, ailesinde kanser olduğu için endişeyle meme merkezlerine başvuran 10 kadından üçü genetik test pozitif çıktığında meme ve yumurtalıklarını aldırıyor. Peki Türkiye’de kanser korkusuyla hekime başvurup sağlıklı organları aldırmak mümkün mü, tıp etiği bu konuda ne söylüyor, doktor hangi gerekçelerle kabul ya da reddediyor. Uzmanlara sorduk. Ve dört teyzesi ve annesini meme kanserinden kaybeden Violet Aroya neden önleyici ameliyat yaptırdığını anlattı.

Kanser hayatınıza nasıl girdi?

- Kanser olmayı bekledim resmen. Ailemdeki bütün kadınlar kanserden ölmeden önce göğüslerimi aldırsam ve bu dertten kurtulsam mı, diye düşünüyordum. Bu sırada altışar ay arayla dört teyzemi ve annemi kaybettim. Hemşire olduğum için hepsinin bakımını ben üstlenmiştim. Çok zor ve acıklı günlerdi.

Sonra kanser olacağınızdan korkmaya mı başladınız?

- Evet. Annem vefat ettikten sonra çok daha fazla bu işin üstüne gitmeye başladım, altı ayda bir kontrole gittim. Bu arada ilk çocuğumu doğurdum. Kızım iki buçuk yaşına geldiğinde ikinci çocuğumu doğurmak istedim. En son kontrole gittiğimde yapılan ultrasonda radyolog "Hoşuma gitmeyen bir görüntü var, bir tetkik ettir" dedi. Abartmıyorum tam 5 farklı doktora gittim. Hepsi bana "Daha çok gençsiniz, kanser olmanız mümkün değil, altı ay sonra gelin tekrar bakalım" diyordu. Göğsümdeki milimetrik bir kitleydi, sanırım ultrasonda kanserli dokuya pek benzemiyordu. Ama biyopsi yapmaları için ısrar ettim. İçlerinden bir doktoru ikna edebildim. Sonuçta kanser hücresine rastlandı. Çok çok başlangıcındaydım, belki bir iki sene daha göğüslerim alınmadan yaşayabilirdim ama ailemdeki herkes kanserden öldüğü için riske girmek istemedim.

Ama siz iki göğsünüzü birden aldırdınız o ameliyatta. Neden?

- Diğer mememde de atipik hücre tespit edildi. Bırakılsaydı 5-6 yıl içinde o da kanser olabilirdi. Dediğim gibi riske giremezdim.

Eşinize sordunuz mu yoksa ona sadece kararınızı mı bildirdiniz?

- Kararı eşimle verdim. Eşim, daha kanserli hücre ortaya çıkmadan tedbir olsun diye, diğer mememi aldırmayı düşünürken beni destekliyordu.

Hemen protez mi taktırdınız?

- Yoo, ilk altı sene protezsiz dolaştım.

Niye?

- İstemedim işte. O da benim tepkim olsun! Sonra bir gün kızım "Anne, senin göğüslü halini hiç hatırlamıyorum" dedi. Ben de, yaptırayım bari, dedim. Kızım bir de memeli halimi görsün...

Memenizi emniyet olsun diye aldırmaya nasıl bu kadar kolay karar verdiniz, kanser korkunuz, kadınlık duygunuzun önüne mi geçti?

- Kadınlık sadece memeyle mi ilgili? Sadece memeyle mi uyarılır bir kadın?! Bence hiç değil. Bu zihniyeti anlamam mümkün değil. Meme Vakfı’nda rastladığım kadınların kanser olduğu için değil memesini aldırdığı için ağladığını görüyorum. Çoğu elinde olsa memesine dokundurtmadan kanseri yaşamayı tercih edebilir. Ben onlardan değilim. Bence sağlıklı olmak memesiz olmaktan çok daha önemli.

Peki yumurtalıklarınızı ve rahminizi neden aldırdınız?

- Birkaç sene önce de o ameliyatı oldum. Evet kanserli değildi, sapasağlamdım. Ama biliyorsunuz meme kanseri olanların yumurtalık kanserine yakalanma olasılığı daha fazla. 42 yaşındaydım. Menopoza girdikten sekiz ay sonra yumurtalıklarımı ve rahmimi aldırdım. Ne olacak ki yani?! Menopoza girince onlar fonksiyonunu kaybediyor zaten. O güne kadar iki göğsümü aldırmışım, birkaç tane yumurtalığın lafı mı olur! Ameliyattan önce beni uyarıyorlardı, yumurtalığını aldırdığında çocuğunu aldırmış gibi olursun falan diye. Hiçbir şey hissetmedim açıkçası. Korkuyla yaşamak istemiyorum. Huzurlu ve rahat olmak istiyorum. Hayat kalitemi böyle yükseltiyorum.

Çevrenizdekiler ne diyor?

- Geçen akşam yabancı misafirlerimiz vardı. Eşim benden bahsederken şöyle dedi: "Bu kadındaki azme çok şaşırıyorum. Deseler ki beynini aldır kanser olmamak için, onu da aldırır." Bu sözler size bir şey anlatıyor mu?

Hastalık hastası değilsiniz ama değil mi?

- Hayır. Memelerimi aldırdıktan sonra kolumda serumlarla kocamla yemeğe çıktım. Rahmimi ve yumurtalıklarımı aldırdıktan 10 gün sonra işimin başındaydım. Hastalıktan hiç hoşlanmam, hasta gibi yatmaktan da. Benimkisi sadece kanser olmamak için verilen bir mücadele.

Kanser korkusunun sonu var mı? Bütün organlarımızı aldıramayız değil mi?

- İşlevi olan organlarımızı aldıramayız tabii ki.

Peki kızınız ne durumda, kanserden o da korkuyor mu?

- Şu anda bir şey yok. Sadece, ne zaman kontrollere başlaması gerektiğini sordu, o kadar.

Kadere inanır mısınız? Bu ameliyatlarla kadere çelme taktığınızı düşünüyor musunuz?

- Yani rahim, yumurtalık ve meme kanserinden ölmeyeceğim, bunu biliyoruz. Ama akciğer kanserinden ölmeyeceğimi kim garanti edebilir?

Biraz teslimiyetçi olsanız, o da huzurlu yapmaz mı sizi?

- Háşá, ben kimseye teslim olmam, sonuna kadar her savaşı veririm.

Kanser korkunuzun şiddetine 1 ila 10 arasında puan vermeniz gerekse, kaç verirsiniz?

- On puan veririm tabii ki. Trafik kazasından ölebilirim ama kanserden ölmeyeyim lütfen. O kadar uğraşıyorum, kanserden ölürsem çok ayıp olur. İnsaf artık! Yok değiştiriyorum verdiğim puanı, on üstünden yirmi diyorum!

Eşim, benden bahsederken kanser olmamak için beynini bile aldırabilir diyor

Violet Aroyo, 32 yaşında, memesinden birinde 1 milimetrelik kanserli tümöre rastlandığında iki göğsünü birden aldırdı. 10 yıl sonra ise sapasağlam yumurtalıklarını ve rahmini. Aroyo, şu anda 45 yaşında. Meme Vakfı’nın genel

koordinatörü ve tıbbi malzemeler pazarlayan bir şirkette yönetici. Kanser korkusunun şiddeti sorulduğunda "10 üstünden 20" diyor. Nedeni, altı ay arayla dört teyzesi ve annesini meme kanserinden kaybetmesi.

GEN TESTİ POZİTİF ÇIKANLAR MEME VE YUMURTALIK ALDIRIYOR

Teksas Üniversitesi M.D. Anderson Kanser Enstitüsü’nün Medikal Meme Onkolojisi bölümü Aralık 2006’da bir araştırma yayınladı. 2000-2006 yılları arasında merkeze gelip gen testi yaptıran 554 kadın takip edilmiş, 132’sinin yüksek kanser riski taşıdığı tespit edilmiş. Bu 554 kadından 85’i memelerini, 30’u yumurtalıklarını, 52’si ise her iki uzvunu birden aldırmış. Bu önleyici ameliyatları olanların çoğu genetik testi pozitif çıkanlar ve ailesinde kanserli bireyler olanlar oluşturuyor.

ZENCİLER KANSERDEN DAHA ÇOK KORKUYOR

Johns Hopkins Üniversitesi’nden Lisa Gallicchio, kanser olmadığı halde rahmini aldıran kadınlarla ilgili bir araştırma yaptı. Amacı yapılan testler sonucu kanser olmadığı anlaşılan kadınların neden rahimlerini aldırdığını ve kanser korkusunun boyutlarını anlamaktı. Maryland Kadın Sağlığı Enstitüsü’nde rahmini aldıran 1142 kadınla yapılan ankete göre yüzde 80’i kanser korkusunu "biraz", yüzde 29’u ise "çok fazla" olarak değerlendirmiş. Araştırma kanser korkusunun anksiyete ve depresyon eğilimli kadınlarda daha fazla olduğunu gösteriyor. Diğer sonuçlar ise korkunun beyazlara oranla zenci kadınlarda daha yoğun olduğu, korkuyla baş ederken gelir düzeyi düşük ve eğitimsiz kadınların daha çok zorlandığı...

KANSER OLMADIĞI HALDE MEMESİNİ ALDIRAN KADINLARDAN PİŞMAN OLAN YOK

Mayo Clinic onkoloji profesörü Marlene Frost ve ekibi ailesinde meme kanseri olan kadınlarla ilgili birkaç bilimsel yayın yaptı. Bunlardan ikisi 1960-1993 yılları arasında Mayo Clinic’te kanser olmadan memelerini aldıran 639 kadınla yapılan ankete dayanıyor. Ameliyatlarının üzerinden geçen ortalama süre 14,5 yıl. Kadınlara, bu kararın en önemli üç nedeni soruldu. Birinci neden yüzde 38’le aile yatkınlığı çıktı. Bunu yüzde 27’yle kistik yapıda memeye sahip olma, yüzde 30’la doktor tavsiyesi izliyordu. Yüzde 22’si korku ve endişeden kurtulmak için ameliyat olduğunu söyledi. Kız kardeşine meme kanseri teşhisi konulduktan sonra, memesini aldıranların yüzde 72’si bu karardan dolayı hoşnuttu. "Yine aynı kararı verirdim" dedi. 639 kadın arasında kararından dolayı pişman olan yoktu. (19 Haziran 2000, The Journal of the American Medical Association/ 3 Ekim 2005, Journal of Clinical Oncology)

MAYO CLINIC’İN ÖNLEYİCİ MEME AMELİYATI KRİTERLERİ

Mayo Clinic aşağıdaki durumlardan bir ya da birkaçı başınıza geldiyse meme kanserini önlemek için meme aldırma ameliyatını tavsiye ediyor.

á Göğüslerden birinde kanserli hücreye rastlandıysa

á Ailenizde 2-3 kişide meme kanseri tespit edildiyse

á BRCA-1 ve BRCA-2 adlı genetik testleriniz pozitif çıktıysa... Bu testlerin pozitif çıkması 70 yaşına kadar meme kanserine yakalanma riskinizin yüzde 55 ila 85 arasında olduğunu gösteriyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!