Kadınlar kadınları kıskanıyor mu?

Güncelleme Tarihi:

Kadınlar kadınları kıskanıyor mu
Oluşturulma Tarihi: Nisan 24, 2000 00:00

Haberin Devamı

Kıskançlık deyince hemen aklınıza karşı cinsi kıskananları veya kardeşini kıskanan çocukları getirmeyin. Kıskançlık kategorisine giren bir üçüncü grup var ki, onlar gerçekten ümitsiz vaka. Sözünü ettiğimiz grup kadınlar... Ama erkeklerini kıskanan kadınlar değil, birbirlerini kıskanan kadınlar. Psikologlar, kadınların birbirlerini kıskanmalarının hiçbir şekilde önlenemeyeceğini ileri sürüyorlar.

Diyelim ki, haftanın belirli günlerinde bir spor salonunda egzersiz yapıyorsunuz. O gün gerçekten başarılısınız ve kendinizi rahatlamış hissediyorsunuz. Birden yanı başınızda beliren düzgün vücutlu, kendine güvendiği her haliyle belli olan bir genç kadın size herşeyi unutturabilir. O anda kendinize güveninizi kaybedersiniz ve umutsuzluk tüm benliğinizi sarar. Daha sonra ise neden bu genç kadın kadar güzel olmadığınızı kendinize sorarsınız. Böylece o adını bile bilmediğiniz kadını kıskanmaya başlarsınız. Hele hele bu genç kadının salondan çok şık bir spor kıyafetle ayrıldığını görürseniz, kıskançlığınız iyice artar. Artık insan içine çıkmak istemezsiniz. ‘‘Yer yarılsa da, içine girsem’’ diye düşünürsünüz. O genç kadınla kendinizi karşılaştırmaya devam ederseniz, huzurunuz iyice kaçar, duygularınızı bastırmakta güçlük çekersiniz.

Bu küçük örnek aslında kadınların dünyasında, her koşulda, her zaman rastlanan bir olaydır. Kadınların birbirlerine destek olduklarını, sorunların çözümünde yardımcı olduklarını ve kadın cinsinin başarısı için elele verdiklerini düşünenler yanılıyorlar. Kadınlar, özel yaşamlarında, iş yaşamlarında ve hatta katıldıkları topluluklarda bile birbirlerini kıskanmaktan vazgeçemiyorlar. Kuşkusuz kadının kadına duyduğu kıskançlık her zaman aynı derecede olmuyor. Bazen sokakta karşılaştığınız bir kadını görüntüsünün mükemmelliği yüzünden kıskanıyorsunuz. Ama biraz sonra duygularınız değişiyor. O kadını unutuyorsunuz.

Fakat hergün birlikte olduğunuz hemcinslerinizi çoğu zaman bir dedektif gibi inceleyip, size hoş gelen özellikleri yüzünden kıskanmaya başlarsınız. Eşinizin, bir kadın arkadaşınızdan övgüyle sözetmesi zihninize kuşku tohumları eker. Çok sevdiğiniz o arkadaşınızın sizden üstün olan taraflarını kınamaya başlarsınız.

Kadınların kadınları kıskanmalarının en önemli nedeni nedir biliyor musunuz? Kadınların kendileri hakkında çoğu zaman negatif duygular beslemeleri. Negatif karşılaştırmalar, kadınları kıskançlığa iter. Kendini başka bir hemcinsinin karşısında daha yetersiz bulmak kıskançlığı besler. Kendinizi geliştirmek, kusurlarınızı gidermek yerine karşınızdaki kişinin özelliklerine sahip olmadığınız için bir bakıma o kişiye düşman kesilirsiniz.

Ama bu açıklamalar yüzünden ümitsizliğe kapılmayın. Kıskançlık duygusundan kısa sürede kurtulabilirsiniz. Başkalarına imrenmek yerine kendinizin başkalarında olmayan özelliklerinizi aklınıza getirin. Eğer varsa kusurlarınızı düzeltmenin çarelerini arayın. Ve bu arada her insanın bir olmadığını, kardeşlerin bile büyük farklılıklar gösterdiklerini kabul edin. Başkalarına benzemeye çalışmanın da aslında bir meziyet sayılmayacağını asla unutmayın. Kendinizi olduğunuz gibi kabul edip, sevmeyi öğrenirseniz, kıskançlık duygularından kurtulursunuz.

Kıskançlığı avantaja dönüştürün

İş hayatınızda hemcinslerinizle elbette rekabet edeceksiniz. Ama rekabetinizi olumlu bir şekilde sürdürmelisiniz. İş arkadaşınızın sizden daha çabuk yükselmesi, içinizde gizli kalan kıskançlık duygularını su yüzüne çıkarmasın. Kıskançlığa yer vermeden o arkadaşınızın çalışma yöntemlerini benimseyin. Nasıl olsa kıskançlıkla bir yere varamayacaksınız. O halde kendi kendinize üzülmenize hiç gerek yok.

Kız kardeşinizin, eski arkadaşınızın ya da komşunuzun evlilikte mutluluğu yakalaması sizi kıskandırabilir. ‘‘Benim evliliğim neden böyle?’’ sorusunu kendinize sorarken, o kişileri kıskanmak yerine kendi kusurlarınızı ve koşullarınızı gözden geçirin. Kıskançlığın başkalarına zarar verecek boyutlara ulaşmamasına dikkat etmek lazım...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!