Serenay Sarıkaya-Kerem Bürsin! Altın çiftin ayrılığı bize ne anlatıyor?

Serenay Sarıkaya-Kerem Bürsin ayrılığında magazin kazanında dönüp duran dört teori var:
1. Sarıkaya’nın evlilik sözleşmesi istemesi Bürsin’in kalbini kırdı.
2. Bürsin sevgilisinden az kazanıyor ve ona borcu var. Ekonomik gerginlik ilişkinin sonunu getirdi.
3. Sarıkaya, Fenerbahçeli bir yöneticiyle beraber.
4. Eski sevgililerini Instagram’dan takip etmeye devam eden Sarıkaya, erkek arkadaşını çileden çıkardı!

Bu söylentilerin her biri yalanlandı. Sarıkaya, Instagram hesabından “Her gün hayretle yeni bir senaryoya uyanıyorum” diye başlayan bir açıklama yaptı. Şimdiye kadar elle tutulur tek gerekçe ‘ilişkinin heyecanının bitmiş olması’ ki bu, diğer senaryoların çoğundan daha akla yatkın duruyor.

Üç buçuk yıldır birlikte olan çiftin çok sarsıntılı bir aldatmayla, kavgalarla, çirkinleşen para hesaplarıyla ayrılmasını hem de bunların gözümüzün önünde cereyan etmesini beklemek fanteziye giriyor.

Zira sosyal medya devrinin ünlüleri hayatları üzerinde yüzde 100 kontrole sahip. Tüm detayları kendi istedikleri, hesapladıkları, yarattıkları imaja, aldıkları işlere hizmet edecek biçimde kullanıyorlar. Bir de Serenay Sarıkaya gibi altın kızların kaplan anne gibi üzerlerine titreyen über menajerleri var.

¡¡¡

Bugüne kadar onlarca röportaj veren Sarıkaya, birinde bile ağzından magazin heyecanı yaratacak söz kaçırmadı. Evrene iyi şeyler gönderirsek geri geliyor, ilişkisi iyi gidiyor, herkes birbirine destek oluyor ve aşklar, üzüntüler, hırslar bir kutuda saklı tutuluyor. Bir yandan özel hayatlarına sonsuz saygı gösterilmesini bekleyen bu ünlüler, milyonların takip ettiği Instagram hesaplarında bizi evlerine, aile düğünlerine, tatillerine davet ediyor.

Bu, magazinin en kanlı canlı olduğu 90’lara oranla epey plastik bir ‘özel hayat’ illüzyonu. Tuvalet penceresine sıkışan Hande Ataizi, ihtiras/kıskançlık/ihanet dolu manken aşkları, şöhretini yönetemeyen popçu cümbüşü yanında her şey sönük. ‘Allah korusun, bizim başımıza gelmedi’ duygusundan ziyade, ‘mükemmel’ hayatların tiyatrosuyla yürüyor şöhret hikâyeleri.

Pervasız olmam mümkün değil

Kerem Bürsin ve Serenay Sarıkaya işte bu kusursuz iklimin prens ve prensesi. Sarıkaya, 2015’te Onur Baştürk’e verdiği röportajda, “Genç bir kitleye hitap ettiğim için sorumluluklarım olduğuna inanıyorum. Pervasız olmam mümkün değil” diyor.

Milyonlarca hayranın sorumluluğunu sırtında hissetmese ne kadar ‘pervasızlaşırdı’ bilemeyiz ama 20’li yaşlarında bir genç kız için gerçekten vanilyalı dondurma kadar uslu. Bürsin’le ilişkisinin onu sakinleştirdiğini anlatıyor. “Aslında bu konuda pek konuşmak istemiyorum’ dedikten sonra elbette, Kerem’in ona aceleci olmamayı, durmayı öğrettiğini söylüyor.

¡¡¡

Kerem ise Serenay’dan biraz daha samimi olmaya eğilimli. Ömür Sabuncuoğlu’na verdiği röportajda sevgilisine hayranlığı sesinden hissediliyor. Onun bu sektörde zor bulunan bir derinliği, güzelliği olduğunu söylerken içten. Baba olma hakkında konuşurken kibar ama endişelerini saklamayacak kadar açık.

Üç buçuk yıl sonunda bu ‘power couple’; reklamlar, diziler, filmlerle milyonlar kazandı. Ama kadınların her zaman erkeklerden az kazandığı sektörde daha kıymet gören Serenay gibi görünüyor. ‘Fi’de yine de Ozan Güven ve Mehmet Günsür’den bir tık aşağı ücretlendirilse de emeğinin, müthiş yönettiği kariyerinin karşılığını aldı. Ayrılık haberi hem Sarıkaya’nın bir anda 200 bin artan takipçi sayısıyla hem de aralarındaki ekonomik dengesizlikle medyaya yansıdı. ‘Bu ayrılığın kazananı’ Serenay olmuştu.

Kadın daha çok kazanırsa...

Kadının erkekten çok kazanması öyle absürd bir konsept ki, peşinde mutlaka ayrılığı getiriyor. Türk erkeği gururuna yediremiyor, hemen komplekse girip bir arıza çıkarıyor. Ama Bürsin bizim medyanın gözünde alışıldık maço jönlerden değil. Bu tip şeylerden ezilecek olmaması bir yana, sevgilisinin başarısını destekleyip gurur duyacak bir erkek profiline sahip.

Hal böyle olunca bu hikâyede evlilik sözleşmesi isteyen, maddi destek sağlayan, işin duygusal kısmını partnerine havale eden bir Serenay portresi çiziliyor. Bürsin mütemadiyen takip edilen eski sevgilileri (Pamir Pekin ve Çağatay Ulusoy) kıskanan, kendisinden daha nüfuzlu birine giden sevgilisine engel olamayan, sözleşme teklifine kalbi kırılan taraf.

Tüm bunların, durumun ‘olaysızlığı’ içinde uydurulan haberler olma olasılığı elbette çok yüksek. Ama medyanın cinsiyet rollerine nasıl baktığını görmek açısından önemli. Bürsin gibi hırtlıktan uzak, çok Amerikan, komplekssiz, candan bir adamın sokulamadığı jön kalıbını görmemizi sağlıyor. ‘Dizisi yine tutmadı’ haberlerinden alınan bilinçdışı keyfi, kendine benzemeyenden neredeyse intikam almayı sevme patolojisini açıklıyor.

Öte yandan, Serenay’ın Avrupailiği (Amerikan değil), bir ‘influencer’ hayatına sahip olup sekiz yaşındaki hayranlarını huzursuz etmemeye özeni de onu dokunulmaz yapıyor. Annesine ev alması ‘hayırlı evlat’lığına, stili ikon statüsüne, planlı kariyer adımları sektördeki sağlam konumuna hizmet ediyor. Böylece neredeyse ilişkinin ‘eve ekmek getiren’ tarafı haline geliyor.

Aslında ayrılık sonrası paramparça edilen kadınların dünyasında, Serenay’ın ekonomik özgürlüğü ve başarısıyla saygı görebilmiş olmasına sevinmeliyiz. Bunu elbette araya bir aldatma hikâyesi sokuşturmadan yapamadılar ama yine de kız tarafını ölümüne hırpalamadan konuşmayı becerdiler.

Sarıkaya’yı artık yeni bir mücadele bekliyor. ‘Playboy’lar etrafını sardı’, ‘Araya çöpçatanlar sokuldu’, ‘Zengin işadamıyla aralarında 20 yaş var’ haberlerinin üstesinden gelmek... Ama bugüne kadarki performansına bakarsak, bunların da akıllıca altından kalkacağını öngörmek mümkün. Olayların en sıcak olduğu günlerde Amerika’ya ‘oyunculuk eğitimi’ almaya gitmesi de bu stratejik adımlardan biri.

Yıllar sonunda bu hiper fotojenik çiftten öğrendiğimiz bir şey varsa, o da oyunun kurallarının artık değiştiği. Asparagasın öldüğü, gücün tamamen yıldızlara geçtiği ama onları da medyanın değil bir hayran (ya da düşman) ordusunun yönettiği dönemdeyiz. Serenay ve Kerem sosyal medyada iyi kotarılan bir aşkın kahramanları. Paparazzi hırçınlığına ‘avcunuzu yalarsınız’ demeleri dışında hiçbir şahikası olmayan bu tür ilişkilere alışacağız. Instagram story’lerinden payımıza düşenle yetineceğiz.