Kimi gençler maskeyi neden atamıyor?

Güncelleme Tarihi:

Kimi gençler maskeyi neden atamıyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 22, 2022 07:00

Son dönemde bazı gençler maskelerini çıkarmamakta ısrar ediyor. Kendilerince yüzlerinde buldukları kusurları kapatıyorlar. Uzman psikolog Sena Sivri “Ailenin yargılamadan ve eleştirmeden, etkili iletişim kurması, dinlemesi çok önemli” diyor.

Haberin Devamı

COVID-19 salgınında taktığımız maskelerin kullanım zorunluluğu kalkınca çoğumuz büyük bir coşku yaşadık. Ancak bazıları maske çıkarmak konusunda temkinli davrandı. Bunların bir kısmı sağlık endişeleri taşıyor, bir kısmı da ‘estetik endişeler’ yaşayan gençler... Yüzlerinde beğenmedikleri yerleri saklamak isteyen gençler, uzmanlara göre ‘kusursuz görünümü yakalayamadılarını düşündüklerinden kendilerini görünmez kılmaya çalışıyorlar’. Doç. Dr. Ebru Güzel de aslında hepimizin ‘güzelliğin fiziksel olduğu kadar enerjisel, duygusal ve davranışsal olduğunun’ farkına varmamız gerektiğini söylüyor.

‘Bıyıklarım görünmesin’
S.F., erkek, 13
Maskeyi ilk başta sevmiyordum, artık çıkarmak istemiyorum. Çünkü bıyıklarım çıkmaya başladı ve ben onları çok sevmiyorum, görünsün istemiyorum. Yakın arkadaşlarımda daha çok çıkmadı bıyık falan. Hepimizin çıktıktan sonra belki daha rahat ederim.

Haberin Devamı

‘Diş tellerimi saklayacağım’
A.T., kız, 15
Dişlerimde tel var. Annem, babam ve ablam çok kötü görünmediğini söylüyor. Salgında maskeyle çok görünmemişti. Okula da çok gitmedim. Doktorum “Haziranda çıkacak” dedi. O zamana kadar maskeyle diş tellerimi saklayacağım.

‘Dolgu yaptırabilsem takmayacağım’
B.C., kız, 17
Sadece okulda takıyorum. Annem burun dolgusu yaptırmama izin verse okulda da takmayacağım ama vermiyor. Burnumda hafif bir eğrilik var. Bir çok arkadaşlarım da sevmedikleri bir yanını gizlemek için takıyor.

‘Burnum büyük çünkü...’
M.B., kız, 12
Annem ve babam maskemi çıkarmam için ısrar ediyor ve bu beni sinirlendiriyor. Neden çıkarmıyorsun sorusuna da sinirleniyorum. Burnum büyük çünkü, bunu söylemeyi de istemiyorum. Bu fikre kendi kendime kapılmadım. Beni babama benzetiyorlar...

‘Kamerada görmüş, çenesi yamukmuş’
A.D., anne, 47
Artık okulda bile maske takılmıyor ancak 14 yaşındaki kızımın çenesinin üzerinde maske sürekli duruyor. Dışarıda ailece yemek yerken bile, arkadaşlarıyla çıktığında da. “Çenesi yamuk”muş ki emin olun değil. “Telefonun ters kamerasında baktım. İnsanların beni nasıl gördüğünü gördüm, yamuk!” Açıklaması bu. Ne yapsak inandıramıyoruz, o maskeyi yok edemiyoruz.

Haberin Devamı

Gündelik yaşam filtresi gibi kullanıyorlar
Doç. Dr. Ebru Güzel, ‘Janus-Güzelliğin Çirkin Yüzü’ kitabının yazarı, Fenerbahçe Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi

* Güzelliğin fiziksel olduğu kadar enerjisel, duygusal ve davranışsal olduğunun; çirkinliğiyse yaşlılık, şişmanlık, pislik, düzensizlik gibi kavramlarla ilişkilendirdiğimizin farkına varmalıyız.
* Güzellik takıntısı olan çocukların maskeyi gündelik yaşam filtresi olarak kullanması olasıdır. Gençlerin bunu aşması için toplumsal değişim gerekiyor.
* Ergenler 15 kameralı akıllı cihazlar da çıksa kendilerini asla yeterli bulamayacaklar. Sürekli paylaşımlarını siliyorlar çünkü sosyal onay ve beklentileri sadece takipçileriyle sınırlı.

Haberin Devamı

‘Kendini olduğu gibi kabul etmesi ailenin koşulsuz sevgisiyle mümkün’
Sena Sivri, uzman psikolog

* Ergenlik bireylerin kendilerine dair güzellik algısının en çok etkilendiği dönemdir. Maske çıkarmak istemeyen gençlerin kendilerine dair hissettikleri bir özgüvensizlikten bahsetmek mümkün. Bedensel değişim yaşayan ergenler maske çıkarmak istemeyebilir.

* Önce maske çıkarmaktan kaçınma davranışının arkasında ne olduğunu sorgulamak lazım. Ergenlikte özellikle akranlar tarafından beğenilmek, güzel bulunmak ön plandadır. Eğer sebep güzellik algısıyla ilgiliyse çocukla bu konuşulmak; kaygılarını, düşüncelerini anlamaya çalışmak; yaşadığı değişimlerin normal olduğunu açıklamak ve motive edip desteklemek çok önemli.

* Ayrıca sosyal medyada empoze edilen güzellik algısı gençleri negatif yönde etkiliyor. Orada gördükleri ‘fotoşoplu’ kusursuz görünümün gerçekliğine inanıyor, bunu yakalayamadıklarında hayal kırıklığına uğruyorlar ve kendilerini görünmez kılmaya çalışıyorlar. Ailenin yargılamadan ve eleştirmeden, etkili iletişim kurması, dinlemesi çok önemli.

* Bireysellik yolundaki gelişim sürecinde hedeflenen, kişinin kendini olduğu haliyle, kimseyle kıyaslamadan kabul etmesidir. Bu ancak ailenin çocuğu koşulsuz kabulü ve sevgisiyle mümkün. Ailelerin onları anlaması, destek olmaya çalışması, yetmediği noktada bir uzman desteğine yönlendirmesi gerekir.

BAKMADAN GEÇME!