Güncelleme Tarihi:
Her yıl milyonlarca kuş ülkemize misafir oluyor. Pelikanlar, leylekler, yırtıcı ve ötücü kuşlar olmak üzere 400’den fazla kuş türü bu rotada ilerliyor. Kanatlı dostlarımızı daha iyi tanıyabilmek için ekolog, ornitolog, Kars KuzeyDoğa Derneği Başkanı, ABD Utah Üniversitesi ve Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağan Şekercioğlu’yla ve Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Şafak Arslan’la konuştuk.
Prof. Dr. Çağan Şekercioğlu Türkiye’de kuş göçünün üç ana rota üzerinden gerçekleştiğini anlatıyor. İlki İstanbul ve Çanakkale’yi kapsayan Boğaz rotası. Özellikle yırtıcı kuşlar ve leylekler bu güzergâhı takip ediyor. İkincisi Hakkâri, Van, Iğdır, Kars, Artvin’i içine alan Doğu Anadolu rotası. Üçüncüsü de Hatay, Adana ve Mersin’in olduğu Doğu Akdeniz rotası. Şekercioğlu kuş gözlemi yapmak isteyenler için de en iyi durakları sıralıyor:
◊ Akyatan Lagünü, Adana: Akdeniz’in de en büyük sulak alanlarından biri. Her yıl 80 bin kuş kışı bu bölgede geçiriyor. Flamingolar ve batağanlar yoğun olarak gözlemlenebilir.
◊ Aras Nehri Kuş Cenneti ve KuzeyDoğa Ornitoloji Merkezi, Tuzluca-Iğdır: Ağrı Dağı’na bakan bu kuş cenneti 316 kuş türüyle Türkiye’nin doğusunda en çok kuş türünün kaydedildiği nokta. Yeşil arıkuşunun Türkiye’de ürediği son nokta olan Ağrı Dağı eteğindeki Karasu-Bulakbaşı sulak alanı da burada.
◊ Birecik, Şanlıurfa: Nesli tehlike altında olan kelaynak kuşlarının ürediği ve korunduğu bir bölge.
◊ Burdur Gölü ve Salda Gölü: Kuş gözlemciliği için çok önemli bir alan. Burdur Gölü ve Salda Gölü çevresinde gözlemevleri ve yürüyüş yolları var.
◊ Çamlıca Tepesi, Sarıyer ve İstanbul Boğazı: Özellikle yırtıcı kuşlar ve leylekler için ana göç güzergâhı. Binlerce atmaca, kartal, doğan bu rotadan geçiyor.
◊ Gediz Deltası, İzmir: 250’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Flamingoların en yoğun görüldüğü alanlardan biri. Çeşitli ördek ve balıkçıl türleri de gözlemlemek mümkün.
◊ Göksu Deltası, Mersin-Silifke: Bölgede 350’den fazla kuş türü kaydedilmiş. Sukuşları, özellikle de kış göçmenleri için çok önemli bir durak. Saz horozu, ördek ve çeşitli sukuşu türleri görülebilir.
◊ Kuyucuk Gölü, Kars: 230’dan fazla kuş türünün dinlenme ve beslenme alanı. 2009’da Doğu Anadolu’nun ilk Ramsar Sulak Alanı ve Avrupa Seçkin Turizm Cenneti seçildi.
◊ Manyas Kuş Cenneti, Balıkesir: 1959’da milli park ilan edildi. 270’ten fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Özellikle leylekler, pelikanlar ve gece balıkçıllarıyla ünlü. Her yıl 3 milyona yakın kuş bu bölgeden geçiyor.
◊ Sultan Sazlığı, Kayseri: Tatlı ve tuzlu su habitatlarının iç içe geçtiği özel bir ekosistem. 1959’da milli park ilan edildi ve 200’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Özellikle tepeli pelikanlar, turnalar ve çeşitli ördek türleri gözlemlenebilir.
‘GERİLİM HATLARI VE AVCILIK TEHLİKE YARATIYOR’
Şafak Arslan, Afrika bölgesinden ülkemize dönen kuşlara ‘süzülerek göç eden kuşlar’ dendiğini ve bu kuşların kara parçalarını takip etmek zorunda olduğunu anlatıyor. Çünkü denizleri aşamıyorlar. Termal havayı kullanıyor; minimum enerjide, maksimum mesafe kat ediyorlar. Gündoğumundan birkaç saat sonra göç başlıyor ve akşam 17.00’ye kadar devam ediyor. Geceleri göçe devam etmiyorlar.
Arslan göç yollarında kuşları birçok tehlikenin beklediğini de söylüyor:
“Bu kuşlar uzun mesafelerde uçuyorlar. Dinlenmeye ihtiyaçları var. Bu yüzden korulukların, ormanların ve sulak alanların korunması lazım. Diğer bir tehdit gerilim hatları. Elektrik direklerine konuyorlar ve elektrik çarpmasıyla ölüyorlar. O tellerin izole edilmesi gerekiyor. Avcılık da başka bir tehlike. Sukuşları ve ötücü kuşlar avcılıktan daha çok zarar görüyor.”
‘İKİ BÜYÜK GÖÇ DÖNEMİ VAR’
Prof. Dr. Çağan Şekercioğlu hangi kuşların, ne zaman ülkemizden geçtiğini anlatıyor:
“Göçmen kuşlar iki büyük göç döneminde Türkiye’den geçiyor. İlkbahar göçü mart ve mayıs ayları arasında gerçekleşiyor. Kuşlar kışladıkları Afrika ve Ortadoğu’dan üreme alanları olan Avrupa, Rusya ve Asya’ya göç ediyorlar. Sonbahar göçü ağustos ve ekim aylarında oluyor. Sıkça gözlemlenen göçmen türler leylekler, akpelikan ve tepeli pelikanlar, turnalar, flamingolar, arıkuşları; kartal, şahin, atmaca gibi yırtıcı kuşlar ve kırlangıç, bülbül, ötleğen gibi ötücü kuşlar. Bu yıl yeşil arıkuşunun ve Tibet cılıbıtı gibi türlerin Antalya’da görülmesi kuş gözlemcileri için çok nadir olaylardı. Koruma altındaki diğer göçmen türlerden bazıları da tepeli pelikan, küçük kerkenez, kelaynak ve Sibirya kazı.”