‘Dünya sahnesinde etkili olmak için Avrupa’nın bir sesi, kimliği olmalı’

Güncelleme Tarihi:

‘Dünya sahnesinde etkili olmak için Avrupa’nın bir sesi, kimliği olmalı’
Oluşturulma Tarihi: Mart 02, 2025 07:00

İkinci Trump döneminde ABD’nin saldırgan tavrı Avrupa’yı önemli bir dönüm noktasına getirdi. Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, 15 Şubat’taki Münih Güvenlik Konferansı’nda “Avrupa’nın şu ana kadar bir stratejisi olmadı. Az konuşma, daha fazla aksiyon” demişti. Şimdi herkesin aklında şu soru var: “Avrupa ABD’ye direnebilecek mi?”

Haberin Devamı

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump geçen çarşamba gerçekleşen ilk kabine toplantısında “Dürüst olalım. Avrupa Birliği (AB), ABD’yi kazıklamak için kuruldu. Amacı buydu, bunu da başardı. Ama şimdi başkan benim” dedi ve AB’den ithal edilen mallara yüzde 25 gümrük vergisi uygulamayı planladığını açıkladı.

ABD geçen pazartesi Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun kabul ettiği, tüm Rus birliklerinin Ukrayna’dan çekilmesini talep eden karar tasarısına Rusya’yla birlikte ret oyu verdi. 18 Şubat’ta Suudi Arabistan’da Rusya ve ABD arasında yapılan Ukrayna barış görüşmelerine de Avrupa ve Kiev davet edilmemişti.

ABD Başkan Yardımcısı JD Vance 15 Şubat’taki Münih Güvenlik Konferansı’nda Avrupa’ya yönelik eleştirilerde bulundu. Konferansın ilk gününde konuşan Vance “Avrupa’ya karşı en çok endişelendiğim tehdit; Rusya, Çin veya başka bir dış aktör değil, içeriden gelen tehdit” diyerek Avrupa’da ifade özgürlüğünün geriye gittiğini savundu.

Haberin Devamı

Trump’ın kıdemli danışmanı Elon Musk bir süredir Avrupa siyasetine müdahale etmekten kaçınmıyor. Almanya seçimleri sırasında da aşırı sağcı AfD’yi açıkça destekledi.

Görünen o ki ABD-Avrupa ilişkilerinde önemli bir döneme giriyoruz. Avrupalı liderler bir yandan hasar tespiti yaparken bir yandan da olası yeni saldırıları, tehditleri önlemenin yollarını değerlendiriyor. Peki, ABD’nin ekonomik ve hatta ideolojik bir tehdit olarak gördüğü Avrupa nasıl bir ruh hali içinde? NATO’nun geleceği tehdit altında mı? Bu soruları uzmanlara yönelttik.

‘Dünya sahnesinde etkili olmak için Avrupa’nın bir sesi, kimliği olmalı’

‘GEÇMİŞTE DE ÇOK CİDDİ KRİZLER YAŞANDI, BUNDAN GÜÇLENEREK ÇIKTI’

Nilgün Arısan Eralp-Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) AB Çalışmaları Merkezi Direktörü

◊ Avrupa yıllarca “İkinci bir Trump dönemine hazırlanalım, hazırlanmamız lazım” deyip maalesef hazırlanmadı. Aniden Trump’ın, ilk döneminden çok daha farklı olarak Avrupa’yı yalnız bırakacağının farkına vardı.

Haberin Devamı

◊ Sanıyorum Avrupa Birliği çok ciddi bir şekilde kendi güvenliği için özel bir savunma gücü kurulması gerektiğinin bilincinde. Macaristan ve İtalya zaman zaman çatlak ses çıkarsa da birlik içinde kendi savunma güçlerine sahip olmanın gerekliliği konusunda çok farklı düşünceler yok.

◊ Birliğin dağılma aşamasında olduğunu düşünmüyorum. Geçmişte de çok ciddi krizler yaşadı. Bundan güçlenerek çıktı. Ama büyük bir dönüm noktasında olduğunu söyleyebilirim. Bu dönüm noktasında doğru kararlar alması önemli. En azından savunma için ortak borçlanmaya gidilmesi lazım. Maastricht Kriterleri dediğimiz bütçe açığının milli gelire oranının yüzde 3’ü aşmaması kriterini gevşetecekler zaten.
Bir de bağımsız, en azından özerk bir savunma gücü kurabilirlerse önleri açık olabilir. Ama tabii bu adımlar şu anda planlanıyor. En azından ciddi devlet adamları oturup bunu konuşabiliyorlar. Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Trump önündeki performansını gördük. Bence çok iyi bir performanstı. Almanya’da seçimler sonuçlandı. CDU lideri Friedrich Merz belli ki başbakan olacak. Macron-Merz işbirliğiyle buradan çıkılır gibi geliyor bana.

Haberin Devamı

◊ Almanya seçimlerine gelirsek; evet, aşırı sağcı AfD güçlendi ama ilginç bir şekilde sol da güçlendi. Zaten Merz’in ilk konuşması çok ciddi mülteci karşıtı politika uygulayacağına yönelikti. Bu dönem başarılı olursa aşırı sağ alt edilebilir. Tabii Trump’ın kıdemli danışmanı Elon Musk ve ABD Başkan Yardımcısı JD Vance aracılığıyla AfD’yi desteklemesi kısa süre sonra geri de tepebilir. Trump yönetimi bence önce içeriden patlayacak, yani izlediği politikalara ilk tepki içeriden gelecek.

‘Dünya sahnesinde etkili olmak için Avrupa’nın bir sesi, kimliği olmalı’

‘ORTAK SAVUNMA KONUSUNU HALLETMELİ’

Doç. Dr. Çiğdem Nas-İktisadi Kalkınma Vakfı Genel Sekreteri

◊ Trump’ın NATO içinde Avrupalı güçlerin daha fazla sorumluluk üstlenmesiyle ilgili talepleri eskiden beri vardı. Bazı şeyler yeni olmasa da Trump’ın hem iş yapma tarzı hem söylemleri şoke edici. Avrupa’nın geleceğiyle ilgili ciddi endişeler olduğunu söyleyebiliriz. Bir şeyler yapılması, adım atılması gerekiyor, bunu herkes biliyor ama harekete geçmekte zorluk var. Bu da belki Avrupa’nın parçalı yapısından kaynaklanıyor. Politikaların bir kısmı Avrupa düzeyinde, bir kısmı ulusal düzeyde yapılıyor. Bu yüzden de hızlı değişim gerektiğinde yavaş kalabiliyor ya da harekete geçmekte zorlanabiliyor.

Haberin Devamı

◊ NATO hemen ortadan kalkmasa da artık Avrupalıların NATO’ya güveninin kalmadığı gibi bir husus var. Çünkü NATO’nun ağırlıklı gücü ABD ve NATO içinde nükleer şemsiyeyi sağlayan da ABD. Bunu çektiği anda Avrupa için bir belirsizlik ortamı ortaya çıkacak. O yüzden Avrupa’nın bu dönüm noktasında en önemli önceliklerinden biri bu ortak savunma konusunu halletmesi. Fransa kıtanın nükleer gücü olarak ön plana çıkıyor. Burada da belki nükleer şemsiyenin genişletilmesi, ortak bir kullanım söz konusu olabilir. Bir de ordu yaratmak konusu var. Ortak bir ordu yaratmak belki oldukça maliyetli bir şey. Ama AB’de zaten kendi içinde ortak savunmaya ilişkin anlaşmalar var. Ortak bir komuta merkezi, ayrı bir savunma bütçesi oluşturabilir. Türkiye gibi ülkeler destek olabilir.

Haberin Devamı

◊ AB bugüne kadar daha çok kendi bölgesel bütünleşme projesini ilerletmeye yönelik politikalara önem verdi. Bu biraz dış ortamla da ilişkiliydi. NATO belli bir savunma şemsiyesi sağlıyordu. Birleşmiş Milletler gibi kurumlar zaman zaman sorunlar olsa da aktive edilebiliyordu. Bu destekleyici mekanizmalar, yani Transatlantik İttifakı artık ortadan kalkmış durumda. Bir yandan da Rusya, Ukrayna’ya saldırarak Avrupa’daki bu teritoryal düzeni tehdit ediyor. Ortadoğu’da ciddi bir değişim söz konusu, göç de ciddi bir mesele. Ekonomik durgunluklar var. Özellikle dijitalleşmede yapay zekâ kullanımı gibi hızlı bir değişim söz konusu. Ekonominin çalışma metotları değişiyor. Enerjide bir dönüşüm söz konusu, yeşil mutabakat doğrultusunda yenilenebilir enerjilere geçiş söz konusu... Dünya sahnesinde etkili olmak için Avrupa’nın bir kimliği, bir sesi olması lazım. Harekete geçebilmeli, belli konularda inisiyatif alabilmeli. Çevresindeki sorunlara, çatışmalara çözümler getirebilmeli. Zaman zaman diplomatik inisiyatiflere önayak olabilmeli. Bunların hepsini dış güçlere yani ABD’ye, Rusya’ya, Çin’e bıraktığınızda siyasi etkinizi de kaybetmiş oluyorsunuz.

◊ Elon Musk, X’in gücünü kullanıyor. Trump’ta da gördüğümüz gibi kendini kurallara, davranış kodlarına hiçbir şekilde bağlı hissetmiyor. Tabii Trump yönetimindeki rolü sebebiyle artık söylediklerinin sadece kendisini ya da sosyal medya şirketini aşan bir etkisi söz konusu. AfD’yi yücelttiğinde aslında ABD hükümetinin de buna olan desteğini ortaya koymuş oluyor. Bu tabii çok istikrarsızlaştırıcı bir şey, özellikle Avrupa açısından baktığımızda. Elindeki gücü ABD’yi, Avrupa Birliği’ni hatta dünyayı dönüştürmek, değiştirmek için kullanıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!