‘Çin’de ekstrem uygulamalara şahit olduk ama artık virüs korkusu yok’

Güncelleme Tarihi:

‘Çin’de ekstrem uygulamalara şahit olduk ama artık virüs korkusu yok’
Oluşturulma Tarihi: Aralık 13, 2020 07:00

Şimdiye kadar 1.58 milyon kişinin ölümüne sebep olan koronavirüs etkisini sürdürmeye devam ediyor. Dünya genelinde koronavirüs vaka sayısı 69 milyonu geçerken pandeminin müsebbibi olarak görülen Çin’de salgının kontrol altında olduğu söyleniyor. Çin’de yaşayan Türklere, oradaki son durumu ve önlemleri sorduk.

Haberin Devamı

Çin’de ilk koronavirüs vakasına rastlanalı bir yıldan fazla oldu. Her ne kadar şimdi virüsün ilk nerede çıktığı ve hangi ülkeden yayıldığı tartışılsa da ilk defa 17 Kasım 2019’da Çin’in Wuhan kentinde görülüp tüm dünyaya yayılan yeni tip koronavirüs, binlerce kişinin hastalanmasına ve çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı. Halen dünyanın pek çok ülkesinde koronavirüs vakalarında artış gözlenirken Çin’in eski normaline kavuştuğu haberlerini alıyoruz.

‘Çin’de ekstrem uygulamalara şahit olduk ama artık virüs korkusu yok’

Belki de bazıları demokratik ülkelerde uygulanması zor olan, hatta insan hakları ihlali olduğu söylenen sıkı tedbirlerle Çin vaka sayılarını neredeyse sıfırladı. Koronayı Çin’le duymuştuk, şimdi aynı ülke nasıl bu duruma geldi, hangi tedbirleri uyguladılar merak ettik, Pekin’de yaşayan gazeteci Sıdal Utkucu ve Şanghay Üniversitesi’nden Nurettin Akçay ile Çin’deki son durumu konuştuk.

Haberin Devamı

HALKIN VİRÜS KONUSUNDA YERLEŞİK BİR REFLEKSİ VAR
Sıdal Utkucu -
Pekin’de gazeteci

‘Çin’de ekstrem uygulamalara şahit olduk ama artık virüs korkusu yok’

Çin’de vakaların büyük çoğunluğu yurtdışından gelenler. Bazen değişik yerlerde yerel bulaşı vakaları görülüyor ama yayılmadan kontrol altına alınmasını sağlayan önleyici mekanizmaların yerleştiğini söylemek mümkün. Bir kentte vaka görülmesi durumunda takip çalışmaları büyük bir ciddiyet ve disiplinle yürütülüyor.

Nükleik asit testi

Çin makamları herhangi bir risk ortaya çıkması halinde hızlı bir şekilde harekete geçme gibi keskin önlemleri derhal alıyor. Sınırlarda giriş kontrolleri de bir hayli sıkı. Ülkeye girişlerdeki nükleik asit ve 14 günlük karantina prosedürleri çok detaylı. Risk doğan bölgelerde de olabildiğince çok kişiye nükleik asit testi uygulanıyor. Çin halkının virüs konusunda yerleşik bir refleksi var, kendilerini korumaya özen gösteriyorlar. Pekin’de günlük hayatı etkileyen fazla önlem kalmadı.

Haberin Devamı

Sinemalar açıldı

Pekin’den tatil amaçlı çıkışlarda hâlâ bazı sınırlamalar var ancak iş seyahatleri başladı. Günlük yaşantıma eskiden olduğu gibi devam ediyorum. Zaten, bir yere girerken ateşimizi ölçtürmeye ve sağlık kodumuzu göstermeye alıştık. Havaalanı, tren istasyonu ve metro gibi toplu taşımalarda maske zorunlu. Risk düşük olsa da insanlar sokakta maske takmayı sürdürüyor. Neticede Asya toplumları maske takmaya alışkınlar. Salgından önce bazı arkadaşlarım kışın havanın kirli olduğu günlerin dışında da soğuktan korunmak için maske takıyordu.

Pekin’de sosyal aktiviteler kısmen olağan şekilde düzenleniyor. Çin Ulusal Müzesi sergilerine başlayalı ve sinema salonları açılalı birkaç ay oldu. Resim ve fotoğraf sergileriyle yoga etkinlikleri de yapılıyor. 

Haberin Devamı

‘Çin’de ekstrem uygulamalara şahit olduk ama artık virüs korkusu yok’

BAZI EVLERE KİLİT VURULDU, İNSANLAR ZORLA HASTANEYE GÖTÜRÜLDÜ
Nurettin Akçay -
Şanghay Üniversitesi’nde akademisyen

‘Çin’de ekstrem uygulamalara şahit olduk ama artık virüs korkusu yok’

Çin’de uzun süredir vaka yoktu. Şu an yer yer bazı bölgelerde görülse de salgın boyutunda değil. Bunlar da açıklamalara göre ülke dışından gelen kargolardan kaynaklanıyormuş. Bu yüzden 20 ülkeden gelen kargoya test yapılıyor. Restoranlar, havuzlar, kafeler yine eskisi gibi tam kapasite. Okullar uzun süredir açık. Sadece metroda maske takıyoruz. Bir bölgede az sayıda vaka bile çıksa yönetim o bölgeyi hemen karantinaya alıyor. Büyük ekonomik kayıplar pahasına her yer kapatıldı. Virüs görülen yerin Çin’le bağlantısı koparıldı. Teknolojiden olabildiğince istifade edildi.

Haberin Devamı

Baltayla kırdılar

Ülkede enfekte olma ihtimali olan her insanın her hareketi izleniyordu. Bence en önemli şey halk-devlet arasındaki koordinasyondu. Halk devletten gelen her direktifi aynen yerine getirdi. Olayın ilk günlerinde ekstrem uygulamalara hepimiz şahit olduk. Bazı evlerin kapılarına kilit vuruluyor, insanlar zorla evlerinden alınarak hastanelere götürülüyordu. Sokakta geleneksel mahjong oyunu oynayanların masaları baltalarla kırılıyor, polisler tarafından sert şekilde azarlanıyordu. Birçok kişi bunları insan hakları ihlali olarak değerlendirdi ama Çin haklılığını gösterdi. Bu salgınla bu şekilde mücadele edilebilirdi.

Aşıyı halka soruyor

Haberin Devamı

Artık virüs korkusu yok. Yine de yurtdışından özel şartlar dışında kimsenin girişine izin verilmiyor.

Toplumun geneli aşılanmadı. Türkiye’de daha erken aşı yapılırsa şaşırmam. Sadece sağlık çalışanları gibi acil mesleklere yönelik 1 milyon aşı yapıldı. Birçok eyalet aşı için sipariş vermiş durumda. Anhui eyaleti halka aşı isteyip istemediklerini soran bir anket düzenledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!