‘Adaletin yerini bulması için ölmemiz mi gerekiyor?’

Güncelleme Tarihi:

‘Adaletin yerini bulması için ölmemiz mi gerekiyor’
Oluşturulma Tarihi: Kasım 21, 2021 07:00

Pınar Gültekin, Şebnem Şirin, Fatma Altınmakas ve daha nice kadın en yakınlarındaki, Başak Cengiz’se sokakta, hiç tanımadığı biri tarafından öldürüldü. Öldürenlerin hepsi erkekti! 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü yaklaşırken, erkek şiddetine karşı mücadele eden ve kendilerine şiddet uygulayanların bir an önce cezalandırılmasını bekleyen üç kadının hikâyesini dinleyip yazdık.

Haberin Devamı

Evli olduğu erkek uzaklaştırma kararını altı kere ihlal etti ama savcılık, adamı her defasında serbest bıraktı. Bundan aldığı cesaretle erkek, kadını tehdit etmeye devam ediyor... Boşanma davası açan ve şiddet sarmalından kurtulmaya çabalayan 37 yaşındaki Hilal Kara “Arabulucular bizi barıştırmak için uğraşıyor” deyip ekliyor: “Davamdan vazgeçmeyeceğim!”

Önümüzdeki perşembe, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü... Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun raporuna göre 2021’in ilk 10 ayında erkekler 226 kadını öldürdü, 175 kadın ölümü kayıtlara ‘şüpheli’ olarak geçti. Kadınlar bu yıl da en çok tanıdıkları erkekler tarafından, ateşli silahlar ve kesici aletlerle öldürüldü. 4 Kasım’daysa kendisine şiddet uygulayan ve fuhşa zorlayan eşini öldürdüğü için 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Çilem Doğan’ın cezasının Yargıtay tarafından onandığı açıklandı. Karara “Bütün kadınları hapsettiniz” sözleriyle tepki gösteren Doğan, yakında yeniden cezaevine girecek. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu temsilcisi Melek Önder “Çilem Doğan, gördüğü sistematik şiddet sonrasında hayatta kalabilmek için şiddet gördüğü erkeği öldürmek zorunda kalan bir kadın. İki yıl boyunca defalarca şikâyette bulunmasına rağmen Çilem neden korunmadı” diye soruyor.

Haberin Devamı

“OĞLUMA ‘ANNENİ ÖLDÜRÜRSEM, BANA NEDEN YAPTIN DEME’ DİYE MESAJLAR ATIYOR”
Hilal Kara, 37

Eşimle bir senedir evlerimiz ayrı. Daha öncede de ilişkimizde sorunlar vardı ama oğlum küçüktü, babasız büyümesin diye göz ardı etmiştim.

Oğlumun yanında bana silah da çekti, bıçak da... Defalarca şiddet gördüm. Son zamanlarda fiziksel ve sözel şiddetin yanı sıra eve bakmıyor, temel ihtiyaçlarımızı karşılamıyordu. Suyumuz ve doğalgazımız kesildi. Daha fazla dayanamadım, oğlumu alıp başka bir eve taşındım. Bu kararı bu kadar geç verdiğim için pişman oldum. Ne kadar saçmaymış çocuk için tüm olanlara katlanmak. Bugünkü aklım olsaydı hiçbirini göz ardı etmezdim.

‘ÖLDÜRESİYE DÖVDÜ...’

11 aydır çocuğuna bir kutu süt getirmeyen adam, şimdi ‘Çocuğumu göremiyorum’ diye şikâyette bulunuyor. Çocuğunu gösterdiğimde de hem bana hem oğluma hakaretler ediyor. Bir gün bana gözdağı vermek için arabamı yaktı.

Haberin Devamı

Oğlumu pedagoga götürdüm, babasıyla görüşmek istemediğini söyledi. Hangi anne uyuşturucu madde kullanan bir babaya çocuk emanet eder? Bu adam maddi-manevi hiçbir sorumluluğunu almadığı çocuğunu bahane ederek ve uzaklaştırma kararını ihlal ederek kapımıza geliyor. 11 Ekim’de gözaltına aldılar, bir gün sonra serbest bıraktılar. 13 Ekim’de yine kapımıza geldi, beni öldüresiye dövdü. İfadesinde “Ben dövmedim” dedi ama kamera kayıtlarında sokağımda beni takip ettiği, evime geldiği görüntüler var.

‘DAVAMDAN VAZGEÇMEM’

Oğluma “Anneni öldürürsem, bana neden yaptın baba deme” diye mesajlar atıyor. Ablama onu yakacağını söylediği mesajlar gönderiyor, yeğenlerimi öldürmekle tehdit ettiği mesajları da var. Tüm darp raporlarım, uyuşturucu madde kullandığına dair deliller, mesajlar her şeyi delil olarak sundum. Ama kimse bir şey yapmıyor. Hem boşanma davası açtım, hem şiddet gördüğüm hem de arabamı yaktığı için farklı davalar açtım.

Haberin Devamı

Eşim Hüseyin Kara, hakkında aldırdığım uzaklaştırma kararını defalarca ihlal etti. Polisi arıyorum, hemen gelip karakola götürüyorlar ama savcılık serbest bıraktığı için “Nasılsa bana bir şey olmuyor” diyerek yeniden bizi tehdit etme ve evimize gelme cesaretini buluyor. Yasalarımız kadını güçsüz bırakıyor. “Davalar görülene kadar sizi sığınma evine alalım” diyorlar, onu cezaevine alamadıkları için beni hapsetmeye çalışıyorlar! Arabulucular bizi barıştırmak ve davalardan çekilmem için uğraşıyor ama hiçbir davamdan vazgeçmeyeceğim!

Hüseyin Kara’nın ceza alması için diğer kadınlar gibi benim de ölmem mi gerekiyor? Oğlumun başına bir şey mi gelmesi gerekiyor? Tüm delilleri sunmuşum, her şey ortada; daha neyi bekliyorlar? Geç gelen adalet, adalet değildir. Devletten tek istediğim, bu gibi adamların bir an önce cezalandırılması!

Haberin Devamı

‘Adaletin yerini bulması için ölmemiz mi gerekiyor’

“ARABAYLA 250 METRE SÜRÜKLENDİM, MUCİZE ESERİ HAYATTAYIM”

Sevilcan Tosun, 28

Yakın bir arkadaşım, eski erkek arkadaşıyla son bir kez görüşecekti. Benim de onunla birlikte gitmemi istedi. Yanımıza iki kadın arkadaşımızı daha alarak parkta buluşmaya gittik. Şahıs, sevgilisi olduğunu söylediği bir kızla gelmişti. Arkadaşım onlarla konuşurken ben de diğer kız arkadaşlarımın yanına gittim. O esnada erkek ve kız arkadaşı, arkadaşımı dövmeye başladı. Arkadaşıma yardım etmek için yanlarına koştuğumda arabaya bindiler, beni de arabayla birlikte 250 metre kadar sürüklediler. Mucize eseri hayattayım. Kafatasım kırıldı, beyin kanaması geçirdim. Doktor “Ya ölür ya da felç kalır” demiş.

Haberin Devamı

Ağustosta yaşanan bu olaydan sonra hâlâ nöbetlerim oluyor; birden yere düşüyorum. Kasten yaralama ve öldürmeye teşebbüsten suçlamasıyla hakkında dava açtım. Olay anına ait kamera kayıtları var ama tutuksuz yargılanıyor. Hâlâ dışarıda olması beni yaralıyor. Başka bir taciz olayından da dosyası varmış üstelik.

Kadınların hiçbir yerde can güvenliği yok. Şiddet mağduru olan kadınları duyar, onlar adına üzülürdüm. Başıma geleceği hiç aklıma gelmezdi! Milli sporcu ve atletizm antrenörüyüm; artık mesleğimi de yapamıyorum.

“ÖLMEDİM AMA YAŞAMIYORUM DA...”

Soner Sida Ergin (Kadriye Aydemir’in avukatı)

Himmet ve Kadriye Aydemir 5 yıllık evliler, 2 çocukları var. Himmet Aydemir 5 yıl önce Kadriye Aydemir’i kaçırıyor, böyle evleniyorlar. Evlilikleri boyunca da Kadriye Aydemir’e fiziksel ve sözel şiddet uyguluyor.

Müvekkilim 6 kere farklı şikâyetlerde bulunmuş, uzaklaştırma kararı da aldırmış ancak her seferinde ya araya birileri girmiş ya da Himmet Aydemir müvekkilim Kadriye Aydemir’i öldürmekle tehdit ederek eve geri döndürmeyi başarmış. Himmet Aydemir’in uyuşturucu madde kullandığı da biliniyor, hakkında yasal işlem yapılmış. Kadriye Aydemir eşinin uyuşturucu kullanınca bambaşka birine dönüştüğünü söylüyor. Çok sefer cinsel şiddette de bulunmuş ancak Kadriye Aydemir utandığı için bu konu hakkında şikâyette bulunamamış.

SIRTINDA MERMİYLE YAŞIYOR

Aydemir çifti arasında 26 Temmuz’da bir tartışma çıkıyor. Kadriye Aydemir, eşinin ailesine ait simit fırınında çalışıyor. Himmet Aydemir, 27 Temmuz’da bu fırına gidiyor, çocuklarının yanında yine tartışıyorlar. Tartışma sonrasında Kadriye Aydemir fırından tepsiyi çıkarmak için arkasını döndüğünde  Himmet Aydemir müvekkilimi silahla sırtından vuruyor. Müvekkilim yere düşünce de vücudunun farklı yerlerine 5 el daha ateş ediyor. Himmet Aydemir’in savcılıktaki ifadesinde “Hayatımda başka biri var dediği için tahrik oldum ve kendisine ateş ettim” şeklinde sözleri var ancak bu doğru değil. Cezai indirimden faydalanmak için bu şekilde ifade verdi.

Müvekkilim Kadriye Aydemir’in şu anki durumu ölüden daha beter. Sadece sağ kolunu kullanabiliyor. Doktorlar boyun altından itibaren felç olmasın diye sırtındaki mermiyi çıkaramıyor. İlk ateşlediği mermi hâlâ sırtında... Kendisine annesi bakıyor; annesi de rahatsız ve yaşlı. Müvekkilimin çocuklarını yanına alma hakkı var ama ne kendisi ne de annesi çocuklara bakamaz. Çocuklar yurda gönderilmesin diye de kayınvalidesinin yanında kalmalarına müsaade ediyor.

Himmet Aydemir tutuklu yargılanıyor. Kasten adam öldürmeye teşebbüs suçlamasıyla yargılanacak, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alması bekleniyor. Ancak müvekkilim ölmediği için ve duruşmadaki hal ve tutumundan dolayı cezası 18 yıla kadar düşebilir.

Müvekkilim Kadriye Aydemir, Himmet Aydemir hakkında şunları söylüyor: “Beni perişan etti. 5 yıl boyunca her günüm eziyetle geçti. Ölmedim ama yaşamıyorum da... Çocuklarımı göremiyorum. Hayatımı perişan etti, ben de onun perişan olmasını ve en ağır cezayı almasını istiyorum.”

“MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ”

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu temsilcisi Melek Önder

2021’in ilk 10 ayında 226 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Verilerimize göre kadın arkadaşlarımız en yakınlarındaki erkekler tarafından ve en güvende olmaları gereken yerde, evlerinde öldürülüyor. Başak Cengiz gibi, sokakta hiç tanımadığı bir erkek tarafından öldürülen kadınlar da var!

Kadınların hayatları için verdiği mücadele sıradan bir eylemmiş gibi gösterilmeye çalışılıyor. Kadınlar hayatta kalabilmek için defalarca şikâyetçi olmalarına rağmen öldürülürken mücadelemizden vazgeçecek değiliz.

Kendisine şiddet uygulayan ve fuhşa zorlayan eşini öldürdüğü için 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Çilem Doğan’ın cezası Yargıtay tarafından onandı iki hafta önce. Çilem Doğan, gördüğü sistematik şiddet sonrasında hayatta kalabilmek için şiddet gördüğü erkeği öldürmek zorunda kalan bir kadın. İki yıl boyunca defalarca şikâyette bulunmasına rağmen neden korunmadı? Kadınlar her gün karakola ve adliyeye koşarken önlerine çeşitli zorluklar çıkarılıyorsa, sistematik şiddet sonucunda kadınlar karşısındaki erkeği öldürmek durumunda kalabiliyor. Bunların önlenmesi için İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un etkin bir biçimde uygulanması şart! Eşit, özgür ve şiddetsiz bir yaşam için mücadele etmeye devam edeceğiz!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!