Emre Bey’in kirpikleri diye açılan fan sayfasına çok şaşırdım

Güncelleme Tarihi:

Emre Bey’in kirpikleri diye açılan fan sayfasına çok şaşırdım
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 02, 2022 07:00

Oyunculuk yolculuğuna lisede başladı. Şimdi başrol olarak karşımızda, “Basamak basamak, antrenmanlı geldim, kendimi birden burada bulmadım” diye anlatıyor. Fiziğiyle de dikkatleri çekiyor, “Aynaya bakıp ‘Ne yakışıklıyım’ falan demiyorum” diyor. Emre Bey’le buluştuk; Makedonya’da çekilen yeni işini, hikâyesini, aşkı ve soyadı macerasını konuştuk, “İnsanlar baştan anlamıyor. ‘İsim soyisim’ diyorlar, ‘Emre Bey’ diyorum. Kendime zorla ‘bey’ dedirtiyorum sanıyorlar.”

Haberin Devamı

Yeni işinin çekimleri Makedonya’da yapılıyor. Fırsat buldukça İstanbul’a gelmeye çalışıyor ve ilk İstanbul ziyaretinde buluşuyoruz. Uzun boylu, sarışın ve mavi gözlü... Hayranları ona, hatta kirpiklerine bile bayılıyor. Emre Bey’le soyadının hikâyesini konuşarak başlıyoruz sohbete.

* Emre Bey, ‘Bey’ soyadın mı, yoksa kendine içinde bey bulunan bir sahne adı mı seçtin?

Çok şükür ki böyle bir şey yapmadım (gülüyor). Bey benim soyadım.

Emre Bey’in kirpikleri diye açılan fan sayfasına çok şaşırdım

* Nedir bu soyadının hikâyesi?

Göçmen bir aileyiz, babamlar eski Yugoslavya’dan gelmiş. Orada soyadımız Begoviç’miş, burada ‘Bey’ ismini almışlar.

* Bu soyadı zorluk yaratmadı mı?

Haberin Devamı

İnsanlar baştan bir anlamıyorlar. Mesela “İsim, soyisim” diyorlar, “Emre Bey” diyorum, “Beyefendi soyisminizi de öğrenebilir miyiz” diyorlar. Kendime zorla ‘bey’ dedirtiyorum gibi bir algı oluşuyor. Ama ilkokul ikinci sınıfta okulun müdürü beni “Emre Bey odama” diye çağırınca hoşuma gidiyordu (gülüyor). Bir ablam var. Adı Esra. Tabii onun için bu kadar kolay değildi.

* Ailen Yugoslavya’dan gelmiş. Peki sonra...

Babam Yugoslavya’dan önce Bursa’ya geliyor, orada annemle tanışıyor. Evleniyorlar ve İstanbul’a geliyorlar. Zaten burada da tanıdıkları varmış. Benim büyüdüğüm ev bir aile apartmanıydı.

* Çocukken hayalin neydi?

Küçükken çok futbol oynadım. 8 yaşındayken lisanslı top oynuyordum. Hayalim futbolcu olmaktı.

* E neden oyuncu oldun?

Lisedeyken ablamın bir arkadaşı ajansta çalışıyordu. “Elin yüzün düzgün, seni  ajansa yazdıralım” dedi ve o olay buralara kadar geldi.

* İlk keşfedilişin nasıl oldu?

İlk deneme çekimine gittiğimde lisede öğrenciydim. Okul kıyafetlerimle gittim. Hiçbir eğitimim yoktu. Ama yönetmen beni sevdi. Birkaç gün sonra okuldayken ajansın sahibi aradı, ben dersteydim, “Emre seni istiyorlar” dedi. Ve bir anda dizilerde oynamaya başladım. Sonra Craft’tan ve birkaç atölyeden eğitim aldım. Ardından Kanal D’deki ‘Adı Efsane’yi çekmeye başladık.

Haberin Devamı

* Okul ne oldu bu sırada?

Medya iletişim’ okuyordum ama ‘Elimi Bırakma’ dizisi başlayınca okula gitmeye vaktim kalmadı, mecburen dondurdum.

* İlk kamera deneyimi nasıldı?

İnanılmaz bir andı, elimi kolumu nereye koyacağımı, ne yapacağımı bilemedim. Çok zor bir gündü.

* Hangi noktada bu benim mesleğim olur dedin?

İşe başladığımda yaşım küçüktü ama kendimi daha iyi tanımaya başladıkça ‘Evet, ben bu işi yapmak istiyorum’ diye düşündüm. Her zaman hayalimdi oyunculuk. Şu anda da işin şöhret kısmından çok kendisiyle ilgileniyorum. Zaten şöhret, işinizi iyi yaptığınızda yanında gelen şey aslında.

Emre Bey’in kirpikleri diye açılan fan sayfasına çok şaşırdım

Muhsin Akgün/MAStüdyo

Haberin Devamı

Bu işe korkarak başlamadım

* Şimdi rol aldığın dizinde başroldesin. Bu seni korkuttu mu?

Fazla özgüvenli olarak anlaşılmasın ama bu işe korkarak başlamadım. Öncesinde de başrole yakın karakterler oynamıştım. Basamak basamak, antrenmanlı geldim, kendimi birden burada bulmadım.

* 25 yaşındasın. Sektöre sürekli yeni oyuncular geliyor. Neden seni izleyelim?

Ben oyuncunun tek başına izlendiğini düşünmüyorum, oyuncu ekip ve hikâyeyle birleştiği zaman izlenebilir hale geliyor. 

* Ensende kimin nefesini hissediyorsun? En büyük rakibin kim sektörde?

Kendimim. Herkesin bireysel var olduğu yerde, kim kendini ne kadar geliştiriyorsa o kadar ilerleyebiliyor  aslında.

Haberin Devamı

* Bugün bulunduğun yere seni getiren yakışıklılığın mı iyi bir oyuncu olman mı?

İyi bir oyuncu demek çok iddialı ama oyuncu olmam bence. Mesela bu proje geldiğinde çevremde bana “Yapma” diyen oldu. Çünkü tam romantik komedi tadında bir iş değil. Bundan önceki dizide bambaşka bir karakter oynamıştım ve artık yeni bir karakter oynamak istiyordum. Şiveli konuşacağım, başka bir ülkede çalışacağım. Tüm bunları yapabileceğimi kendime ispatlamak istedim ve risk aldım. Sadece oyunculuk açısından tercih ettim.

Karşımdakinin duygularına önem veren bir âşığım

* ‘Balkan Ninnisi’nde canlandırdığın Ertan senin gözünden nasıl biri?

Kendi istediklerini yapmak isteyen ama bunları yaparken ailesini asla kırmak istemeyen bir karakter. Sevdiği bir kız var, Makedon, aileyse Makedon kız istemiyor. Ne aileye “Ben bu kızla olacağım” diyebiliyor ne de kıza dönüp “Ben ailemle olmak istiyorum”...

Haberin Devamı

* Sen olsan nasıl karar verirdin?

Çok zor bir karar. Aile çok kolay bırakılabilecek bir şey değil benim için.

* Sence aşkta böyle ayrımlar olabilir mi?

Hiç yaşamadım, ama olmamalı diye düşünüyorum

* Aşk sana ne ifade ediyor?

Huzur ve daha düzenli bir yaşam.

* Şu anda huzurlu musun?

Çok huzurluyum.

* Nasıl bir âşıksın?

Daha önce ‘Sol Yanım’da mesela, takıntılı bir âşığı canlandırmıştım. Ama ben hiç öyle takıntılı değilimdir. Karşımdakinin duygularına önem veren bir âşığım.

* Nasıl kadınlar ilgini çeker?

Belli kalıplarım yok, o anda enerjim tutmuştur ya da tutmamıştır. Aslında benim için çok basit bir denklem.

* Beğenirsen gidip alır mısın, yoksa ilk adımı karşı taraf atsın diye mi beklersin?

Garanticiyimdir, beklerim.

Emre Bey’in kirpikleri diye açılan fan sayfasına çok şaşırdım

Yanlış kişiyi mi çağırdın acaba bu röportaja?

* 10 yıl sonrası için hayalin ne?

Yurtdışında iş yapmak herkesin hayali. Ama ben 10 yıl sonra kendimi burada da bir şeyleri ispatlamış ve farklı karakterler canlandırırken görmek istiyorum.

* 6 yıldır bu iştesin. Nasıldır bu sektör?

Karmaşık, ben hâlâ çözemedim mesela. Ama dışarıdan göründüğü gibi şatafatlı değil. Psikolojik açıdan zorlayıcı yanları var.

* Ne gibi?

Şu an oynadığınız dizi 100 bölüm çekilir ama sonraki işiniz tutmayabilir. Bunun getirdiği psikolojik zorluklar var. Sanırım bununla başa çıkabildiğimiz zaman kazanıyoruz.

* Senin psikolojin hazır mı buna?

Bilinçliyim, bu işe tamamen hayal dünyasından bakmıyorum.

* Yarın her şey bitse çökmez misin?

Zaten çok zengin bir aileden gelmedim, şu anda da zengin değilim, böyle yaşarım.

* Özel şoförün falan yok mu?

Yanlış kişiyi mi çağırdın acaba sen bu röportaja (gülüyor)!

Şaka yapıyorlar sandım, gerçekmiş

* Yeni dizin Makedonya Üsküp’te çekiliyor. Orada nasıl bir hayat kurdun kendine?

Üsküp güzel, keyifli ama buradaki yaşantımıza göre biraz küçük ve bütün alışkanlıklarımızı orada sürdüremiyoruz.

* Ne gibi?

Mesela benim en çok zorlandığım
şeylerden biri akşam yemekleri. Saat 23.00’ten sonra setten çıktık diyelim, her yer kapalı oluyor. O saatte sadece ekmek arası börek satılıyor. Hiç yemedim ama güzelmiş, öyle diyorlar. Bu yüzden alışırım diye yemiyorum.

* Seni şaşırtan başka şeyler oldu mu?

Makedonya’da otomobil kullanırken hız sınırını aşınca mahkemeye çıkmak gerekiyormuş. Benim de geçen gün başıma geldi.

* Ne kadardır oradasın da mahkemelik olmayı başardın?

1.5 ay ama ortalığı karıştırdık vallahi! 50 km hız sınırı olan bir şeride 83’le girmişim. Radara yakalandım. Durdurdular, ceza kestiler. Ödedim. Ardından karakola gitmemiz gerektiğini ve mahkemeye çıkacağım söylendi.

* Ciddi mi? Hız yüzünden...

Başta diziden falan tanıdılar, şaka yapıyorlar sandım ama gerçekmiş.

* Bir daha 50’yi geçmezsin herhalde...

Bir daha orada araba kullanmam!

Kendimle problemim yok

* Şöhret olunca hayatında ne  değişti?

Hiçbir şey değişmedi hayatımda, arkadaş çevrem aynı, görüştüğüm insanlar aynı, yaşama biçimim aynı, sadece dışarıda tanıyan insanların tepkisi farklı.
Ve bu da mutlaka ki mutluluk verici.

* Kadınların ilgisi...

Popülerlikle birlikte tabii geliyor öyle şeyler ama bende değişen bir şey yok. Zaten güzel giden bir ilişkim var.

* Sosyal medyada 700 binden fazla takipçin var. Ahlâksız teklifler geliyor mu?

Geliyor öyle mesajlar ama cevap vermiyorum.

* Hep beğenilen biri miydin?

Futbol oynadığım dönemden sonra bir ara bayağı kilo almıştım sonra lisede kilo vermeye başladım. Hiç aynaya bakıp “Ne yakışıklıyım” falan demedim. Ama kendimden de nefret etmiyorum. Kendimle alakalı bir problemim yok.

* Aldığın en ilginç iltifat neydi?

Emre Bey’in kirpikleri’ diye açılan fan sayfasına çok şaşırdım. Kirpiklerimin hiç farkında değildim. Açtım, telefonun kamerasından kirpiklerime baktım “Ne abi bu?” diye (gülüyor).

* Seni Kıvanç Tatlıtuğ’a benzetiyorlar. Ne hissediyorsun?

Sarışın ve renkli gözlü olunca böyle benzetmeler oluyor. Tabii mutlu oluyorum, sevdiğim bir oyuncu, gerçekten yakışıklı, benzetiliyorsam ne mutlu.

* Bu sektörde sarışın olmanın dezavantajlarını yaşadığın oldu mu peki? Hiç rol falan kaybettin mi?

Bu yüzden rol kaçırdım mı bilmiyorum ama bu sebeple gelen roller var. Mesela bir dizide, zengin taraf ve fakir taraf, bunun bir çatışması varsa ve zengin taraftaki kötüyse, bir çıkıntılık yapacaksa genelde o rollerle geliyorlardı bana.

Ne kadar efendi bir çocuğum!

* Seni daha güçlü yaptığını hissettiren bir şey var mı?

Çalışmak. Boşta kalmayı sevmem, sürekli çalışmam gerekiyor.

* Hiç tanımayan birine Emre’yi nasıl anlatırsın?

Duygularımı çok yoğun yaşayan biriyim. Sinirlendiğim zaman sinirleniyor, duygusallaştığım zaman duygusallaşıyor, sevdiğim zaman seviyorum.

* Hayatta tahammül edemediğin neler var?

Yalan. Bir de numaradan samimiymiş gibi davranılmasına sinir oluyorum. Samimiyetsiz bir ortamda bulunmaya tahammül edemiyorum.

* Bir süper gücün olsa ne olsun isterdin?

Işınlanmak isterdim. Mesela Amerika’ya hiç gitmedim, şu an oraya ışınlanabilirdim.

* Bir kadında asla neye tahammül edemezsin?

Kendini zayıf göstermesine herhalde.

* Bir kadında ilk neye bakarsın?

Duruşuna ve dikkatimi çekmesi için konuşmasına.

* Kıskanç bir adam mısın?

Evet, kıskancım.

* Maço musun?

Maço değilim.

* Çapkın mısın?

Çapkın da değilim. Ne kadar efendi bir çocuğum!

 

 

 

 

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!