Dişte beyaz devrim

Hindistan'da damat adayları bir kızla evlenmeden önce dişlerinin güzelliğine bakarmış. Gerçi beyaz diş sahibi olmayı sadece Hintli kızlar değil, herkes istiyor. Tıp bu isteğe cevap verebiliyor artık. Karbomitreperoksit adlı maddeyle dişler birkaç ton beyazlatılabiliyor.

Halk arasında ‘‘beyazlatma’’ diye bilinen ‘‘ağartma’’ diş renginin birkaç ton açılması yöntemine verilen isim. Dişin iki rengi var: Kendi rengi ve sigara, çay içmekten ve düzenli fırçalamamaktan oluşan renk. Diş taşı temizliği ve cilayla dişin üzerindeki bu renk tabakası temizlenebiliyor.

Diş beyazlatmada ise dişin gerçek rengi açılıyor. İşlem, ‘‘karbomitperoksit’’ denilen bir maddeyle yapılıyor. Bu maddenin dezenfektan özelliği var. Konstantrasyonu ne kadar artarsa maddenin beyazlatma özelliği de o kadar artıyor.

Dişin 1-2 milimlik bir mine tabakası var. Karbomitperaksit, dişin minesinden 100-150 mikron kadar içine giriyor ve rengi sağlayan dişin yapı taşlarını parçalıyor. Rengi veren yapı taşı ortadan kalktığı için dişin rengi de açılmış oluyor. Tabii diş, diş sinirleri etkilenecek kadar beyazlatılmıyor.

EVDE DE YAPILABİLİR

Üç beyazlatma yöntemi var:

Ev beyazlatması yöntemi

Dişlere eşit oranda yapışan özel bir plastik şablon yapılıyor. Hastaya bir de beyazlatma ilacı veriliyor. Hasta geceleri yatarken bu kalıbın içine ilacı sıkıyor. Şablonun içinde dişin oturacağı yastık gibi boşluklar var. Hasta bunu altı gün üst, altı gün alt çenesinde kullanıyor.

Konsantrasyon

Uygulaması daha uzun süren bir yöntem. Hasta şablonu hergün üç saat kadar ağzında taşıyor. Muayenehanede ya da evde uygulanabiliyor.

Yüksek Konstantrasyon

Konsantrasyonu çok daha yüksek madde, dişin üzerine sürülüyor. Maddenin asidik özelliği olduğu için sadece muayehanede uygulanıyor. Dişlerin etrafındaki dokulara zarar verilmesin diye dişler özel koruyucu bir maddeyle örtülüyor. Madde dişin içine nüfuz etsin diye de özel bir ışın aleti kullanılıyor.

ALTI TON AÇILABİLİYOR

Her insanın kendine has diş rengi var, doğuştan geliyor. Dişler 30 ayrı beyaza dönüştürülebiliyor. Beyazlatma ile hastanın ağzındaki renk altı ton açılabiliyor. Bu bazen 8-10 tona çıkıyor. Diş beyazlatma hemen herkeste sonuç veriyor. Bir kez yapılıyor ve ömür boyu kalıcı. Beyazlatmanın maliyeti ise birkaç yüz dolar.

Hamilelik sırasında alınan antibiyotik grubu ilaçlar, dişlerin oluşma döneminde dişleri boyuyor. Dişte siyah, kahverengi, yeşil, sarı, grimtrak şeritler oluşuyor. Beyazlatma bu sorunu da bir miktar giderilebiliyor.

BEYAZLIK PERHİZİ

Saçın rengini nasıl pigment sağlıyorsa, dişin rengini de organik matriks sağlıyor. Matriks, beyazlatma işleminde bir miktar ölüyor. Ayrıca diş etleri çekilmiş ve dişin koruyucu mine tabakası yoksa madde oraya temas ettiğinde dişlerde hassasiyet başlıyor. Geçtiğimiz yıllarda ABD'de bu hassasiyeti kesen ilaçlar üretildi.

Ayrıca ABD'deki çalışmalar 12 yılda bir beyazlatılan dişlerin bir ton sarardığını göstermiş. Ama bu, hastanın farkedeceği kadar belirgin bir sararma değil.

Beyazlatmayı ilk iki üç gün devamlı yapmakta yarar var. O sürede kırmızı şarap, baharatlı yemek gibi boyayıcı etkileri olan gıdalardan kaçınmak, diş üzerindeki çay, kahve lekelerini gidermek için ayda bir iki kere diş aşındırıcı macunlarla fırçalamak, yılda bir iki kez diş hekimine gidip diş taşı temizliği ve cila yaptırmak gerekiyor.

DİŞ KORUMASINDA SON YÖNTEMLER

İki temel yöntem var:

Dişlerin en üst tabakasındaki (mine) minarellere flor mineralleri iyon olarak, tablet şeklinde veriliyor.

Dişlerin içinde incecik yarıklar var. Çürükler bu yarıkların dibinden oluşuyor. Diş fırçasının kıllarının hiç ulaşmadığı ve ‘‘fisür’’ adı verilen bu bölge ‘‘yarık örtücü’’ denilen ufak dolgu maddeleriyle kapatılıyor.

Normal diş dolgusundan daha akışkan olan bu madde, sürülen bölgede hemen sertleşiyor. Böylece dişin bütün yüzeyi içine mikropların girmeyeceği bir alana dönüştürülmüş oluyor.

Bir de flor gargaraları var. Türkiye'de bu işlemeyen bir yöntem. Florun jel tipi de var. Bu, bir tür traş köpüğü gibi.

İçine çilek, muz aroması konulmuş. Jel çocuğun ağzına konuyor ve iki üç dakika ağzında kalıyor.

Etkisi bir yıl sürüyor. Dişin bütün yüzeyi korunuyor.

SAĞLIK SİGORTASI

Estetik Diş Hekimliği Akademisi Derneği (ETAD) Genel Sekreteri Doç. Dr. Ata Anıl: ‘‘Dünyada sağlık sigortaları iflas etmeye başladı. Almanya herşeyi ödüyordu. Batma noktasına gelince kendilerini tedaviye değil, tedavi öncesi bu şekildeki korumaya yönelik hizmetlere yönlendirdi. Batıda, senede bir veya iki kere kontrole gitmezseniz sağlık sigortaları normal tedavilerini de ödemiyor.’’