Çapulcu’nun kitaplığı

Güncelleme Tarihi:

Çapulcu’nun kitaplığı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 09, 2013 00:00

Direnişçiler, dayanışma içindekiler, apolitik çocuklar, marjinal gruplar, aşırı uçtakiler, çapulcular...

Haberin Devamı

Ya da adları her neyse, her kimlerse. Herkesin farklı adlandırdığı bu insanların kitaplıklarında hangi kitaplar var. Çapulcunun Kitaplığı’nda hangi kitap muhakkak bulunmalı? Gezi Direnişi’nin nasıl yapıldığını ve devam edeceğini, etmesi gerektiğini anlatan kitaplar neler? Birbirinden önemli sivil itaatsizlik kitaplarını derledik.

İsyankâr Yüzyıl - Yirminci Yüzyılın Başkaldırı Sözlüğü
Emmanuelde Werasquiel
Çev.: İsmail Yerguz
Sel Yayıncılık

İnsanlar için 20. yüzyıl gelmiş geçmiş en hızlı asırdı. İçinde dünya savaşlarının, çift kutuplu dünyanın, soğuk savaşın, birbirinden farklı ve iddialı sanat anlayışlarının, devrimlerin, pop star’ların, rock star’ların zamanı. Bob Marley’den John Lennon’a, 68 Hareketi’nden Punk isyanına, Beat kuşağından Kara Panterler’e, caz çağından Rolling Stones’a kadar cümle Çapulcu’nun ezbere bildiği, tanıdığı, kişilerin olayların anlatıldığı bir sözlük bu. Yani tam bir konuya giriş kitabı. Parkta dolaştığınızda muhakkak kulağınıza çalınacak birçok şarkının bile hikâyesini bulacaksınız.

Haberin Devamı

Kitlelerin Ayaklanması
Jose Ortega Y Gasset
Çev.: Neyyire Gül Işık
İş Bankası Kültür Yayınları

Tam bu sıralarda okunması, her zaman kitaplığınızda bulunması gereken bir kitap, Kitlelerin Ayaklanması. Biraz geriye gidip Arap Baharı’nı hatırlayalım. Domino etkisiyle birbiriyle komşu olan Ortadoğu ve Mağribî ülkelerde yaşanan isyanın sebebini anlamaya çalışmıştı herkes. Sonra İspanya, Portekiz, Yunanistan ve Amerika’daki ayaklanmaların farklı sebeplerini açıklamaya çabaladık. Öfke mi, haksızlık mı, patlama mı, kırılma noktası mı derken şehrin göbeğinde karşınıza çıktılar. İlk soruya yıllar öncesinden cevap veriyor Ortega Y Gasset. Her ne kadar 19. yüzyıl sonlarındaki Avrupa’da cereyan eden olayları açıklamak için yıllar süren bir çalışmayla bu kitabı kaleme almışsa da, bugüne ışık tutuyor. İnsanların, komşumuzun, sokakta karşımıza çıkan mahalle sakininin neden meydana çıktığını anlatıyor. Bugün dünyanın her köşesi artık kendi fiziksel mekânıyla sınırlı olmaktan çıkmışken, bir başka mekânda cereyan eden hadisenin diğer kitleleri de etkisi altına alması ve bir uyanışı gerçek kılması çok daha kolay. “Uzakların böyle yakına gelmesi, orada bulunmayanda bile belli bir etkiye sebep oluyor” diyor Y Gasset. Yani,  Yunanistan’daki ayaklanmalarda anarşistlerin yanındaki köpekler; Kanellos ve Loukanikos’un Yunan polisine karşı duruşunda heyecanlanmamızın, tüm İstanbul’un gece iki sularında aynı anda tencere tava çalmaya başlamasında hissettiklerimizin, sebebinin bu etki olduğunu anlatıyor. Yani dayanışmanın nereden beslendiğini izah ediyor.

Haberin Devamı

Çapulcu’nun kitaplığı


Direnişçiler, polis ve ‘sosyal medya’ ilk günden beri; siyasetçiler ikinci veya üçüncü günden beri; televizyonlar ve halkın bir kısmı birkaç gün gecikmeli olarak Gezi Parkı’nda yatıp kalkıyor son günlerde. Aşırı uçtaki, çevreci duyarlılıkları olup provokatörlerin oyununa gelen, marjinal üç beş çapulcu bunun sebebi. Çünkü farklı bir şey yapıyorlar. Bu topraklardakilerin ilk defa tanık olduğu bir şekilde yapıyorlar. Şiddete sapmayarak, dayanışma içinde, sadece Taksim’de değil Bostancı’ya kadar, oradan bütün İstanbul’a. Sonra Ankara, İzmir, Hatay ve ülkelerarası, kıtalararası bir etki yaratarak yayılmak. Üstelik çok kısa sürede. Hep birlikte ve her yerde aynı şekilde hareket ettiler. Parkın yerine AVM yapılmayıp, park olarak kaldığında nasıl etkileyici bir sosyal yaşam olabileceğini ispatladılar, direniş yapmadıkları zaman. Apolitik olarak değerlendiriliyorlar. Yıllarca Madonna dinlediği için, Hollywood kurmacasına hayranlık beslediği için eleştirdikleri dünkü ‘çocuk’lar, Madonna’nın, Bruce Willis’in, Paulo Coelho’nun, Zizek’in, Noam Chomsky’nin dikkatini çekebildiler. Onların desteğini yanlarına aldılar. Kendi dilleri vardı, şakalarını duvarlara yazdılar. Arada alışık olduğumuz sinkaflı cümleler varsa da, fotoğrafını çektik birçoğunun. Yüzlerinde tuhaf bir maske takmış mahallenin çocukları, ellerinde limon, sirkeli bez, solüsyon ve nalburdan alınma maskeyle sokağa çıktığını gördü Türkiye.
Pasif direniş, sivil itaatsizlik adı verilen bir tavırla tepkilerini gösteriyorlar. Bir şekilde masaya oturmanızı gerektiren bir tavır bu. Ama asla bireysel değil. Aksine kitlesel ve bir o kadar süratli. Daha birçok analiz yapıldı hem olaya hem de olayın içindeki insanlara dair. Onları daha iyi anlamak için neler okuduklarını da bilmek gerekiyor. Bu topraklarda ilk defa böyle etkili olduğunu gördüğümüz bu ‘pasif direniş’ eyleminin içindekiler neler okudular. Hangi kitaplardan ilham alıyorlar? Her liste gibi eksiklerle dolu olacaktır. Ama en azından onlar hakkında yapılan değerlendirmeleri daha doğru anlayabilmek için Çapulcu’nun Kitaplığı’nda bulunması gereken kitaplar...

Haberin Devamı

Öfkelenin!
Mücadeleye Katılın!
Stephane Hessel
Çev.: İsmail Yerguz
Cumhuriyet Kitapları

Bundan iki yıl önce ‘Öfkelenin!’ adlı kitabında tüm dünyayı başkaldırıya çağırıyordu Hessel. Onun bu çağrısıyla Fransa, İspanya, İngiltere ve diğer Avrupa şehirlerinde, en sonunda Amerika’da ve dolaylı yoldan Arap ülkelerinde insanlar ayağa kalktılar. Çünkü açıkça, “Gençlere sesleniyorum: Biraz arayın, bulacaksınız. En kötü tavır kayıtsızlık, ilgisizliktir, ‘Bir şey yapamam, elimden bir şey gelmez, ben kendi işime bakarım’ demektir. Böyle davrandığınızda insanlığı oluşturan temel değerlerden birini, öfkelenme yeteneğini ve bunun sonucu olan siyasal ve toplumsal bir davaya hizmet etme çabasını yitirirsiniz” diyerek uyarıyordu. İnsanlar bunu dikkate aldılar. Parktaki Çapulcular da bunu ya televizyondan ya da bizzat yerinde gördüler. Bu birkaç sayfalık risale hacmindeki çağrı, Çapulcu kitaplığının olmazsa olmaz manifesto kitabı.
Harekete geçmek için haklı sebebimiz olduğunda öfkelenme ve tepki göstermemiz gerektiğini hatırlatan Hessel, diğer önemli çağrısında bize kayıtsız kalmayın, mücadeleye katılın diyor! Neden mücadeleye katılmalıyız peki? En azından Çapulcular neden katıldılar? Bunun cevabını yine Hessel veriyor kitabında. Birkaçını art arda sıraladığım zaman, sanki Taksim Platformu’nun taleplerini okuduğunuzu düşüneceksiniz. Zira o kadar temel haklardan söz ediyor Hessel. Paranın diktasını yadsımak, aşırı yoksulluğa meydan okumak, küstah bir zenginliğe duyduğunuz öfkeyi göstermek, bağımsız bir basın ihtiyacını ifade etmek, sosyal güvenliği, ifade özgürlüğünü ve sizden alınan insan haklarını savunmaktan oluşan hakları geri almak için mücadeleye katılın diyor. Hessel’in Gilles Winderpoosen’in sorularına verdiği cevaplar Çapulcu’nun ikinci manifesto kitabı.

Haberin Devamı

Persepolis
Marjane Satrapi
Çev.: Şule Çiltaş
Minima

Önce film festivalinde filmini izlemişlerdi Persepolis’in. İran’daki devrim sonrasında yaşananları önce solcu bir ailenin küçük kızı olarak, ama en çok da ‘kadın’ olarak anlatıyordu. Ünlü animasyon filminin çizgi roman kitabı. Kadın çapulcuların kitaplığında bulunan feminist kuram kitapları kadar, okunması gereken bir çizgi roman. İran’da gerçekleştirilen rejim değişimi sonrası yaşananlar, birçok kadın çapulcunun gündelik hayatlarindeki en basit haklar için taşıdıkları endişenin, yıllar öncesinden yaşanmış örneği. Bir ‘Doğu’ masalı gibi görünse de önemli bir ‘direnişe çağrı’ kitabı.

Sermayenin Mekânları
David Harvey
Sel Yayıncılık

Gezi Parkı’nın ve etkisinin en önemli teşhislerinden birini yapmıştı Nilüfer Göle. Çevreci bir protesto hareketi birdenbire kapitalizme yönelik bir tepkiye döndü. Çünkü Türkiye’de kapitalizmin karşılığı AVM’ler. Ve o AVM’ler bütün bir şehri yerle bir ediyorlar. Parkın yerine konacak AVM projesi karşısında gençler parkı işgal ederek yeni bir kentsel farkındalığı gündeme taşıdılar, demişti. David Harvey, Sermayenin Mekânları adlı kitabında, kentsel rant politikasının gündelik yaşam pratiklerine nasıl müdahale ettiğini anlatıyor. Kamusal mekânları teker teker kamunun elinden alan politikanın ne olduğunu izah ediyor. Buna demokratik bir şekilde nasıl engel olunabileceğinin kent üzerinden izahı. Henri Lefebvre’in Kentsel Devrim kitabıyla birlikte Çapulcunun kitaplığındaki ‘kent’ kitaplarının ilki.

Haberin Devamı


V For Vendetta
Alan Moore, David Lloyd
Çev.: Koray Özbudak
Arkabahçe Yayınları

Gezi Parkı’ndan tüm Türkiye’ye yayılan direnişte karşımıza çıkan ilk ‘aynı’ sembol, yüzlerdeki rahatsız edici şekilde gülen, d’Artagnan bıyık modelli bir maske. Hacker grubu Anonymous’un da kullandığı bir maske bu. Herkesin yüzünde. Gazdan korumuyor, daha yakışıklı yapmıyor. Sadece yüzlerini kapatıyor. Başka onlarca şey varken onunla kapatmayı tercih ediyorlar. Çünkü bir başkaldırıda nasıl davranıldığını V’den gördüler. Hessel’in çağrılarına ses verdikten sonra, maskelerini takıp sokağa çıkıyorlar. İşte o maskenin ne anlama geldiğini anlayacağımız kitap, V For Vendetta! Bilhassa aralarında yaşça daha genç olanların neden onu tercih ettiğini anlamanızı sağlayacak. Çapulcu Kitaplığı’nın çizgi roman rafının en önemli unsuru.


Sivil İtaatsizlik Kitapları
Meydanlardaki yüz binlerce insanı, uzun bir süre uzmanlar tam olarak adlandıramadılar. Çünkü şimdiye kadar gördüklerinden çok daha farklı bileşenleri vardı ve gelmiş geçmiş en ‘sivil’ hareketti. Haliyle onların bu kalabalığı nasıl meydana getirdiğini en iyi anlayabileceğimiz kitaplar ‘sivil itaatsizlik’ kitapları. Çapulcuların kuram kitapları belki de bunlar. ‘Kamu Vicdanına Çağrı/Sivil İtaatsizlik’ kitabı, H. Arendt, M.L. King, R. Dworkin, J. Rawls, J. Habermas, H. Saner, J. Galtung, H.D. Thoreau gibi düşünür, sosyolog, felsefecilerin haksızlıklara karşı halkın nasıl karşı çıkacağnı gösteriyor. Elias Canetti, ‘Kitle ve İktidar’ adlı kitabında 1930’lardaki kitle ve iktidar arasındaki ilişkiyi incelese de bugünün Çapulcularına ışık tutuyor birçok noktada. Ümit Kardaş, ‘Ötekiler İçin Sivil İtaatsizlik Rehberi’ isimli kitabında demokrasinin militarizmden nasıl korunacağını anlatıyor. Konuya darbeler üzerinden yaklaşan Kardaş, direnişe geçen bu insanların neden ‘darbe’ istemediğinin cevabını veriyor. Bugün Avrupa solunun hâlâ en çok tartışılan figürlerinden Ulrike Meinhof politik mücadele hayatını silahla sürdürmeye karar verirken, bunun sebeplerini aktarıyor. Yani dolaylı yoldan, meydandakilerin neden silah kullanmadığının işaretini veriyor.

Feminist kitaplık
Gezi Parkı’nda ihmale gelmez çapulcular arasında başı, kadınlar ve eşcinseller çekiyor. Kadınlar ilk günden beri sayıca da daha fazla yer aldı direnişte. Eşcinseller de ilk günden beri parkta ve meydandalar. Sherry Wolf’un ‘Cinsellik ve Sosyalizm’, Valerie Solanas’ın ‘Erkek Doğrama Cemiyeti Manifestosu’, Sibel Yardımcı ve Özlem Güçlü’nün derledikleri Queer Tahayyül, “Lezbiyenler kadın değildir” sözüyle de tanınan, Monique Witting’in Straight Düşünce kitapları parktaki ve meydandaki birçok kadın direnişçinin kitaplığında bulunan Çapulcu Kitaplığı’nın olmazsa olmazları...

Çapulcu Kitaplığı’nda bulunması gereken diğer kitaplar

Sivil İtaatsizlik, Coto Sayı 67, YKY
Feminizm, Cogito Sayı 58, YKY
Tolumsal Hareketler, Y. Doğan Çetinkaya, İletişim Yayınları
Direnmenin Estetiği, Peter Weiss, İletişim Yayınları
Sivil İtaatsizlik ve Pasif Direniş, H. David Thoreau, Mohandas K Gandhi, Vadi Yayınları
Efendiliğin Reddi: Sivil İtaatsizlik ve Doğrudan Eylem, Tarık Aygün, Versus Kitap
Sıradışı İnsanlar: Direniş, İsyan ve Caz, Eric J. Hobsbawm, Yordam Kitap
Asi Şehirler, David Harvey, Metis Yayınları
Demokrasinin Ötesinde, Gilles Dauve, Karl Nesic, Sel Yayıncılık
Yaklaşan İsyan, Görünmez Komite, Sel Yayıncılık
Ahlâki Protesto Sanatı, James M. Jasper, Ayrıntı Yayınları
Sol İlahiyat, Kâzım Özdoğan, Derviş Aydın Akkoç, Birikim Yayınları
İslam Siyaset Felsefesinde Sivil İtaatsizlik, Mevlüt Uyanık, Kaknüz Yayınları

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!