Boşanmak mı, evlilik mi?

Mutsuz bir evliliğe devam etmenin getireceği stres, çeşitli hastalıkları da peşinden getiriyor. Uzmanlar, yürümeyen bir evliliği devam ettirmeye çalışmanın, vücutta özellikle bağışıklık sistemine zarar verdiğini ileri sürüyorlar. Bu durumda vücut her türlü hastalığa yakalanmaya hazır duruma geliyor.

Kocası ondan boşanmak istediğini söylediği zaman genç kadının karnına bir ağrı saplandı. Boşanma hazırlıkları devam ederken, günde dört beş kez karnına ve göğsüne saplanan sancılardan yakındı. Genç kadının yuvası yıkılmak üzereydi ve de sağlığı bozulmuştu. Boşanmanın getirdiği sorunları unutup can derdine düştü. Geceleri sürekli ağlıyordu. Uyku uyuyamıyordu. Vücudundaki ağrılar dayanılmaz boyutlara ulaşmıştı. Doktor doktor dolaşıp derdine çare aradı. Başvurduğu ruh doktorları ona boşanmanın verdiği sıkıntı yüzünden böyle hastalandığını söylediler.

Pek çok kadın ve erkek, boşanma öncesinde fiziksel sorunlardan yakınıyor. Aile içinde düzen bozulurken vücut sağlığı da kötüleşiyor. Bu durumda, boşanmanın sağlık için zararlı olduğunu söyleyebiliriz. Evli çiftlerin evli kalmalarının sağlıklarını korumak açısından önem taşıdığı belirtilir.

Fakat madalyonun bir de öbür yüzü var. İyi yürümeyen bir evlilik de bazı sağlık sorunlarını beraberinde getiriyor. Eşiyle sürekli tartışan kadın, zamanla sağlığının bozulduğunu farkediyor.

UYUMSUZ EVLİLİKLER

Uyumsuz bir evliliği yirmi yıl sürdürmeye çalışan bir kadın, karın ağrıları ve dayanılmaz migren ağrılarıyla hayatın ona zehir olduğunu söylüyor. Uyumsuz evliliklerde kadının da erkeğin de vücut ve ruh sağlığının bozulduğu bir gerçek. Yürümeyen bir beraberliği, çeşitli bahaneler ileri sürerek devam ettirmeye çalışmanın bir anlamı yok. Evet, boşanma da bazı sorunları beraberinde getiriyor ama kişiler, eşlerinden ayrılıp kendilerine yeni bir hayat kurduktan sonra sorunlar azalacaktır. Boşanmış kadın bir süre sonra sağlık sorunlarının giderildiğini farkedecektir. Ama uyumsuz bir evliliği inatla sürdürmeye çalışan kadın için aynı şeyi söylemek olanaksız. Şartlar değişmedikçe kadının sağlık durumu da düzelmeyecektir. Yeni sorunlar eklenecektir.

Kısacık bir ömrü, çeşitli sorunlarla boğuşarak geçirmenin kimseye yararı yok. Bir evlilik, kadınla erkeğe mutluluk vermiyorsa, onu devam ettirmek yanlıştır. İpleri kopardıktan sonra kadın da erkek de zamanla kendine yeni bir hayat kurabilir. Sağlığına kavuşur ve yaşamının geri kalan yıllarında mutluluğu yeniden yakalayabilir.

Evlenen genç kadın, bir yaşam boyu eşiyle aynı yastığa başkoymak isteyecektir. Ama hayatın bize ne gibi sürprizler getireceğini de bilemeyiz. Büyük umutlarla kurduğumuz yuva temellerinden çatırdıyorsa, bu evliliği sürdürmekte ısrar etmek doğru olmaz.