Bol ödüllü oyuncu

Hollywood'un usta oyuncusu Tom Hanks, adeta ödül kazanmaya doymuyor. Son filmi ‘‘Castaway’’ ile Altın Küre kazanan Hanks, bu filmin çekimlerinde bir zayıfladı, bir şişmanladı.

Tom Hanks, pahalı oyuncak hediyesine kavuşmanın sevincini yaşayan bir çocuk gibi Altın Küre ödülünü iki eliyle kavramıştı. Ünlü aktör, kameralara gülümserken son derece rahat görünüyordu.’’Castaway’’ filmi ona şimdilik bir ödül kazandırmıştı. Ama bir de Oscar ödülünün yolda olduğuna işaretti bu.

Tom Hanks, alkışlar arasında salondaki yerine dönerken, geceden umduğunu bulamayanlar, Tom Hanks'in bu ödülü pek kolay kazandığını ileri sürdüler. Bir ıssız adada uzun süre kalan bir iş adamını canlandıran aktörün hiç de zorlanmadığını ve önünde Robinson Crusoe örneği varken bu rolü özümsemekte zorlanmadığını ileri sürüyorlardı.

Fakat gerçek, Tom Hanks'i kıskananların düşündüklerinden çok farklıydı. Ünlü sanatçı, daha sonra bu filmi çevirirken yaşadığı zorlukları gazetecilere anlattı.

Kırk dört yaşındaki aktör, filmin çekimleri için Fiji adalarından biri olan Monu-riki'de uzun bir süre kalmıştı. Karısından, çocuklarından ve yakın dostlarından ayrı olmak önceleri moralini bozmuştu. Tom Hanks, çekimler sırasında bir kaç kez, her şeyi göze alıp Amerika’ya geri dönmeyi ve bu ıssız ada macerasını yarım bırakmayı da düşünmüştü. Ama mesleğine olan bağlılığı ve sorumluluk duygusu,aktörün her türlü işkenceye katlanmasını sağlamıştı.

Balon gibi şiştim

Tom Hanks, ‘‘Sorun sadece ıssız bir adada film ekibiyle başbaşa yaşamaktan ibaret değildi’’ diyor. ’’Bu filmin sıkıntıları, çekimlerden çok önce başladı. Yapımcılar, kilo almam gerektiğini ileri sürdüler. Issız adada göbekli bir kazazede olmalıymışım. Çekimler başlamadan ben yemek kampanyasını başlattım. Biliyorsunuz kırk yaşını geçen birinin kilo alması hiç de zor değildir. Ben de sanki nefesle şişirilmiş bir balonmuşum gibi kısa sürede şiştim. Filmciler sonuçtan memnundular. Bu şişman halimle, filmin bir çok sahnesi çekildi. Ama ıssız adada açlıktan ölmemek için ne bulursa yiyen bir zavallının göbekli şişman biri olması mantığa aykırıydı. Zayıflamam, hem de süratle zayıflayıp bir deri bir kemik kalmam şarttı.Bu defa çekimlere ara verildi. Ben de eve kapanıp diyete başladım. Filmin çekimlerine 1999 yılında başlamıştık. İstendiği kadar zayıflamak benim aylarımı aldı. Bu arada başka film tekliflerini geri çeviriyordum. Çocuklarım benim hastalandığım için yemek yiyemediğimi sanmışlar ve çok endişelenmişlerdi. O küçük şeytanlara gerçeği anlatmak da epey zamanımı aldı. Sonunda yönetmen benim yeterince zayıfladığıma karar verdi ve çekimler için adaya geri döndük.O günlerde küçük bir kaza geçirdim. Bir omuzum çıktı. Çekimlere altı hafta daha ara verildi. Gerçekten bir deri bir kemik kalmıştım.Ben zayıflamak için aylarca uğraşmıştım ama filmde bu değişiklik bir sahnede, hem de göz açıp kapayıncaya kadar geçen kısa zaman içinde izleyiciye sunuluyor.’’

Böcek ısırdı

Filmin çekimleri sırasında Tom Hanks ciddi bir tehlike atlatmıştı, Aktörün dizini bilinmeyen bir böcek ısırmış,ısırılan yer mikrop kapmıştı.Ünlü aktör, çekimlerin sonu yaklaştığı için bacağındaki iltihaplanmayı önemsemedi. Fakat adadan ayrıldıkları gün, aktörün bacağı davul gibi şişmişti ve çok acı çekiyordu. Tom Hanks, doğruca hastaneye götürüldü. Ünlü aktör, doktorların ona bir antibiyotik ilaç verip evine yollayacaklarını sanmıştı. Oysa bacağındaki yara mikrop kapınca kan zehirlenmesi gündeme gelmişti. Ünlü aktör, bir hafta da hastanede yattıktan sonra bacağı kesilmeden sağ salim evine döndü. Issız ada macerası, Tom Hanks için tam bir kabus olmuştu.

Altın küre ödüllerinin dağıtıldığı gece Tom Hanks, bunları sanki hiç yaşamamış gibi rahat ve mutlu görünüyordu. Fakat içinden şu ödülün aslında onun dayanıklılığına ve sabrına verildiğini düşünmekten de kendini alamadı.

Çocukluk yıllarında hep deniz biyoloğu olmayı isteyen aktör, oyunculuğun hiç de kolay bir meslek sayılamayacağını söylüyor. Sinema seyircilerinin rahat koltuklarda oturup keyifl0e izledikleri filmlerin gerçekte çok yoğun, yorucu ve stresli bir çalışmayı gerektirdiğini hatırlatıyor.

Tom Hanks, Hollywood geleneklerine ayak uydurmaya çalışmıyor. İkinci eşi Rita Wilson ve çocuklarıyla çok sade bir hayatı var. Aktör, çocukları, babalarının şöhretinden etkilenmesinler diye onlara ne iş yaptığını bile pek anlatmıyor. ‘‘Ben akşamları işinden evine dönen diğer babalardan hiç farklı değilim’’ diyor.Tabii çocuklar biraz büyüyünce babalarının iş gezilerinin iç yüzünü daha iyi anlayacaklar. Altın Küre, elde. Şimdi sıra Oscar'a geliyor.