Bodrum sihirli bir yer

Güncelleme Tarihi:

Bodrum sihirli bir yer
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 19, 2012 00:00

Daha bebekken tanıştı objektiflerle, neredeyse o zamandan beri de şov dünyasının içinde... Yıldız olma hayalleri hiç kurmasa bile yıldızı Leonardo diCaprio’yu kendine aşık edecek kadar parlayan İsrailli model Bar Refaeli, iş için geldiği Bodrum’da Hello! dergisiyle buluştu.

Haberin Devamı

Bu, Bodrum’a ilk gelişiniz mi?     

- Hayır. Yıllar önce Paris’teyken bir kız arkadaşımla üç günlük bir tatil yeri ararken Bodrum aklımıza geldi. Bu gerçekten de çok doğru bir karardı, çünkü Bodrum gerçekten de cennet gibi, sihirli bir yer. Buranın denizi insana kendini Hawaii veya Maldivler’de gibi hissettiriyor. Bence Ege ve Akdeniz’in en muhteşem koyu burası (Cennet Koyu).

İş gereği çok sık seyahat ediyorsunuz ama söz konusu kendi kişisel tatiliniz olunca en çok nerelere gitmeyi ve ne yapmayı seversiniz?

- En çok eve, ailemin yanına gitmeyi severim aslında. Ama farklı bir tatil arıyorsam, denizin olduğu bir yaz tatilini tercih ederim. Tatilde de arkadaşlarım ve sevdiklerimle olmayı, onlarla doya doya vakit geçirmeyi severim. Buraya gelirken de yanımda bir arkadaşımı getirdim. İki hafta sonra ise eve, ailemin yanına gideceğim. Günlerimi spora giderek, öğle ve akşam yemeklerine çıkıp uzun zamandır görmediğim insanlarla buluşarak yani normal bir insan gibi geçirmeyi planlıyorum.

8 aylık bebekken modelliğe başlamanın ne gibi avantaj ve dezavantajları var sizce?

- Bence en güzel -bazen de en kötü- tarafı seyahat etmek. Güzel tarafı, evet dünyayı geziyorum ve belki de normalde asla gidip göremeyeceğim yerleri görüyorum. Bunun için hiç para harcamıyorum ki dört günde bir seyahat etmeyi zaten isteniz de kolay kolay karşılayamazsınız. Kötü tarafı ise o kadar çok seyahat ediyorsunuz ki evi özlüyorsunuz. Hiçbir zaman belli bir yere bağlı değilsiniz ve sürekli valizinizde yaşıyorsunuz.

PODYUMA ÇIKACAK KADAR İNCE DEĞİLİM

Model bir annenin kızısınız. Ondan meslekle ilgili aldığınız en anlamlı ve önemli nasihat ne?

- Küçük bir kızken seçmelere giderdim. Öncesi veya sonrasında gerginlik yaşadığım zamanlarda -ki insanın kendine olan özgüvenini sarsıcı eleştiriler de alabiliyorsunuz- annem hep kafama takmamamı söylerdi. “Evet veya hayır, sen her şeyi oluruna bırak ve kafana takma” derdi. Annem sadece güzelliğime değil kişiliğime de güven duymamı sağladı. Eğer bir seçmede kabul edilmezsem, bunun benim şahsımla alakalı bir durum olmadığını, sadece o pozisyon için doğru bir isim olmadığımı düşünürdüm hep.

Bir podyum mankeni olmamanıza rağmen birçoğumuz sizi o şekilde hatırlıyoruz aslında.

- Evet, birçok insan benim defilelere çıktığımı hatta Victoria’s Secret şovlarında yer aldığımı düşünüyor. Ama ben podyum mankenliği hiç yapmadım çünkü hiçbir zaman o kadar uzun veya ince olmadım. Ben daha kıvrımları ve hatları olan, biraz daha balık etli bir kızdım hep. Aslında bundan da memnunum çünkü o tip defilelerde olmak da çok zor ve sıkı bir tempo gerektiriyor.

MERYL STREEP OLMADIĞIMI BİLİYORUM

Daha önce oyunculuk deneyimleriniz de oldu. Yeni bir proje veya film var mı?

- Aslında oyunculuk çok ilgimi çekiyor, hoşuma da gidiyor ama açıkçası bana biraz zor geliyor. Çünkü gerekli vakti ayıramıyorum; kendi çekimlerimden fırsat bulup iki gün ayıramazken bir film çekimi için iki ayımı veremiyorum. Bu yüzden de senaryo beni gerçekten etkilerse o rolü kabul ediyorum. Oyunculuk asıl hayalim olsaydı, elbette her şeyi bir kenara bırakıp tüm hayatımı bu işe adardım. Ama benim için sadece eğlenceli olabilecek bir uğraş. Oscar kazanma hayalim yok ve Meryl Streep olmadığımı da iyi biliyorum.

Bir süre önce kendi markanızı yarattınız. İlerisi için başka ne gibi planlarınız var?

- Evet, Under.me adlı bir iç çamaşır markası kurdum. Ama bu marka son derece basit ve sade tasarımlardan oluşuyor. Her zaman arayıp da kolay kolay bulamadığım rahat tasarımlardan. Gündelik hayatımda sürekli danteller, g-string’ler veya renkler içinde olmak istemeyebiliyorum. Daha sade, düz ve rahat tasarımlar arıyorum. Koleksiyonda hem kadınlar hem de erkekler için tasarladığım ürünler var. En yumuşak pamuklulardan, çok hoş kesimlerden oluşuyor. Sadece online satış yapıyoruz ve ürünler kapınıza kadar getiriliyor. Bundan sonra ne tasarlamak isterim diye sorarsanız, muhtemelen bikini veya jean olabilir diye düşünüyorum. Benden bir gece tuvaleti koleksiyonu yaratmamı beklemeyin çünkü hiç de beni yansıtan bir şey değil.

Haberin Devamı

EGZERSİZİN VERDİĞİ  HAZZI SEVİYORUM

Güzellik sırlarınızı sorsak...

- Benim olmazsa olmazım egzersiz. İsrail’deyken çok fazla egzersiz yapıyorum ama bu, bedenimden çok ruhuma yönelik oluyor. Elbette egzersiz ve spor insanın vücudunda mükemmel değişiklikler yapıyor ama ben daha çok spordan sonra duyduğum o hissiyatı ve hazzı seviyorum. Cilt bakımım ise herkesin bildiği rutini uygulamaktan fazlası değil aslında. Her zaman cildimi temizlemeye özen gösteriyorum, makyajımı silmeden asla uyumuyorum. Hatta ben çekim bittiği an makyajını temizleyenlerdenim. Ayrıca yüzümde makyajla seyahat etmiyorum. Makyaj yaptığım zamanlarda da bir maskara, allık ve parlatıcı ruj benim için yeterli oluyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!