Bilinen sorunlara bilinmeyen çözümler

Güncelleme Tarihi:

Bilinen sorunlara bilinmeyen çözümler
Oluşturulma Tarihi: Şubat 07, 2006 00:00

Menopoz, aşırı şişmanlık, stres gibi sıkıntılar, hiçbirimiz için duyulmamış, görülmemiş sorunlar sayılmaz. Ama bunların ve benzeri sorunların giderilmesinde yeni bazı yöntemlerin uygulandığından habersiziz. İşte bildiğiniz sorunlara bilmediğimiz bazı çözüm önerileri...

Ayaklardan gelen sağlık

Son yıllarda tıbbın klasik tedavi yöntemlerinin yanı sıra Uzakdoğu kökenli yeni yöntemler yaygınlaşmaya başladı. Bunlardan biri de refleksoloji adıyla bilinen ve ayak parmaklarının belli noktalarına parmakla baskı uygulanan yöntem. Refleksoloji sırt ağrıları, migren, uyku bozuklukları, kısırlık, artrit, hormon dengesizlikleri, sindirim sorunları gibi şikayetlerin giderilmesinde etkili oluyor. Ancak bir doktora görünüp sorununuzun niteliğini öğrenmeden refleksolojiden medet ummayın. Mutlaka bir uzman tarafından uygulanması gereken yöntemden hemen bir sonuç da beklemeyin. Çünkü bu mucize terapi değil, zamanla yararını göreceğiniz ilginç bir deneme.

Bebeğin süt dişleri

Bebeğin süt dişleri ilerde değişeceği düşüncesiyle, çürük olan süt dişlerini doldurtmayı anlamsız bulup çektirmeyi tercih edenler var. Sakın bu düşünceyi ileri sürenlere inanmayın. Bebeğin çürük dişlerinin tedavi edilip, daha sonra zamanı gelince kendiliğinden çıkması beklenmeli. Neden mi? Bu sorunun cevabı çok basit: Bebeğin çene yapısında, kalıcı dişlerinin yerleri süt dişleriyle belirlenmiştir. Eğer süt dişi çekilirse, bebeğin çene kemiği yapısında da bozulma olur.

Fazla kilolar ve sağlığınız

Dış görünüşünüze önem verdiğiniz için fazla kilolardan kurtulmayı düşünmeniz yanlış. Asıl sağlıklı yaşayabilmek için kilolu olmamaya dikkat etmelisiniz. Bakın vücudunuzdaki fazlalıklar beraberlerinde ne gibi sağlık sorunlarını getiriyor.

Diz ağrıları: Kilolarınız arttıkça dizlerinize ve ayak bileklerinize de baskı artar ve ağrılardan yakınmaya başlarsınız. Ayrıca ayak bileklerinde de şişkinlikler oluşur.

Doğumda sorunlar: Fazla kilolu kadınlar doğum yaparken fazla sıkıntı çekebilirler. Ayrıca şişman annenin bebeğinin de kusurlu doğması büyük bir olasılıktır.

Hamilelikte tehlike: Doktorlar, aşırı kilolu kadınların hamile kalmalarını sakıncalı ve tehlikeli buluyorlar. Kan basıncının yüksek olması, diyabet ihtimali gibi sorunların kadının hayatını da tehlikeye sokabileceği hatırlatılıyor.

Kısırlık ihtimali: Şişman kadınların kısırlık tehlikesiyle karşı karşıya oldukları bir gerçek. Özellikle yumurtalıklarda kist oluşması nedeniyle döllenme zorlaşır.

Kanser tehlikesi: Şişman kadınların meme, safrakesesi, kolon ve rahim kanserlerine yakalanma ihtimalinin daha fazla olduğu belirtiliyor.

Reflü sorunu: Mideye ve yemek borusuna aşırı baskıdan dolayı, son yıllarda çok sık görülen reflü hastalığına yakalanabilirsiniz.

Bebeğin korkuyla tanışması

Bebeğin dünyaya geldikten sonra bulunduğu ortama alışması hiç de kolay olmaz. Örneğin 1,5 aylık bir bebeğin, odada geniş bir alana sırtüstü yatırıldığında birden ağlamaya başlaması anneyi şaşırtır. Oysa minik bebek, sadece geniş bir alanda sırtüstü yatmaktan korkmuş, yabancısı olduğu ortam onu ürkütmüştür. Şaşırma refleksi adıyla da bilinen bu sorun, bebek 4 aylık oluncaya kadar devam edebilir. Korkularından kurtulmaları için onlara biraz zaman tanımak ve geniş bir alanda sırtüstü yatırmaktan kaçınmak gerek.

Vücudunuz sizden neler bekler

Sağlıklı yaşamak için vücudun farklı yaşlardaki ihtiyaçlarına bir göz atmamız gerek...

20'li yaşlar: Günde 2000 kalori alınmalı. Metabolizma tam kapasite çalışır. Fakat buna güvenip içki ve yemekte aşırıya kaçılmamalı.

30'lu yaşlar: Günde 1940 kalori yeter. Daha az yemek yemeye özen gösterilmeli Çocuk doğuran kadınlar kilo almaya başlayabilirler, ayrıca kas kaybı da başlar.

40'lı yaşlar: 1925 kalori yeterli. Hareketsizlik, kısa sürede kilo aldırır. Vücudun yağ yapma hızı artar. Bu yaşlarda hareketsiz kalmaktan özellikle kaçınılmalı.

50'li yaşlar: Vücudun kalori ihtiyacı 1900'e iner. Vücut şeklinde bazı değişmeler görülür. Şekerli besinlerden uzak durulmalı. Çünkü bu yaşlarda şeker kandaki yağ miktarını da artırır.

60'lı yaşlar: Günde 1900 kalori yeterli olur. Eğer kilonuz normalin biraz altında ise, birkaç kilo almaya bakın. Çünkü ilerde yakalanacağınız hastalıklar sizi iyice güçsüz bırakabilir.

70'li yaşlar: 1800 kalori ile yetinebilirsiniz. İştahınız azalır. Deniz ürünleri, kırmızı et ve tahıl ürünleri iştahınızı açabilir. Bu dönemde vücudun vitamin ve mineral ihtiyacını karşılamaya özen gösterilmeli.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!