Beni gece hayatından çocuklarım çekti

Güncelleme Tarihi:

Beni gece hayatından çocuklarım çekti
Oluşturulma Tarihi: Aralık 12, 2013 00:29

Futbolcuların kazandıkları parayla farklı işler denemelerine alışığız. Ama dijital yayıncılık bir futbolcunun ilgi alanı pek değil. Manchester United’ın efsane futbolcusu Rio Ferdinand dijital bir lifestyle dergi yaparak milyonlara ulaşıyor.

Haberin Devamı

Üstelik #5Magazine’in artık ücretsiz indirebileceğiniz bir Türkçe edisyonu da var. Rio’yla Londra’da buluştuk, dergisini ve Türkiye sempatisini konuştuk

Futbola başlamadan önce balet olduğunuz doğru mu?
- Evet. Futbola gelene kadar neler denemedim ki! 9 yaşına kadar cimnastik yaptım. Sonra baleye merak sardım.
Ne kadar devam ettiniz?
- Dört yıl kadar.
Neden bıraktınız?
- Babam haklı olarak birini seçmem gerektiğini söyledi. Bir gün bale, bir gün cimnastik, bir gün atletizm, bir gün de futbolla ilgileniyordum. Ben de futbolu seçtim.
O günün üstünden yıllar geçti ve siz 2002’de Manchester United’a ‘Dünyanın en pahalı defans oyuncusu’ olarak transfer oldunuz… Tam 30 milyon Pound!
- Aldığım ücretin rekor bir seviyede olması çok konuşuldu, haklısınız. Bu yüzden ilk antrenmanlarda biraz gerildiğimi söylemeliyim. Geldiğim takımda o kadar iyi oyuncular vardı ki onlara kendimi ispatlama baskısı hissettim. Roy Keane, David Beckham, Ryan Giggs, Van Nistelrooy, Paul Scholes...
Futbol dışında bir restoranınız, bir de dijital derginiz var. Bunların dışında profesyonel olarak ilgilendiğiniz başka şeyler de yapıyor musunuz?
- #5 markasıyla ürettiğimiz tekstil ürünleri var. Zaten dergi üzerinden de bunların satışını yapıyoruz. Pek çok ünlü bu ürünleri kullanıyor artık: Nicole Scherzinger, Lewis Hamilton, pek çok futbolcu... Ve tabii hayır işleri yapıyorum. Rio Ferdinand Live the Dream adlı bir yardım kuruluşum var. Genç insanların hayallerini gerçekleştiriyoruz.
Dijital yayıncılık fikri ortaya nasıl çıktı?
- Spor yönetimi yapan ve hâlâ birlikte çalıştığım New Era’nın fikriydi.
İnsanlar Rio Ferdinand’ın çıkardığı bir dergiyi niye okuyorlar?
- Bir futbolcunun gözünden hayata farklı bir pencereden bakıyorlar. Modadan sinemaya her alanda yeni olandan çok çabuk haberdar oluyorlar. Benim için çok keyifli. Kendi kahramanlarımla tanışma şansım oluyor. Wimbledon’u kazandığının ertesi günü Roger Federer’le tanıştım mesela. İlk filminin hemen ardından 50 Cents’le röportaj yaptım. Usain Bolt, Jamie Fox, LeBron James, Snoop Dog, Will Smith... Başta dijital değil basılı bir dergi hayal etmiştik. Ama insanlar bunu almak için para ödemek zorunda kalacaktı. İşte o zaman dijital yayın fikri ortaya çıktı. Artık İngilizce dışındaki dillerde de yayına başlamak istediğimiz dönemde Türkiye’den teklif geldi.
Türkiye’nin sizdeki imajı nasıldı?
- Türkiye benim için özel. Biliyorsunuz, kardeşim Anton Türkiye’de futbol oynuyor. Bir dönem de kuzenim Beşiktaş’ta oynamıştı. Ama biz çocukluğumuzdan beri Türklere çok yakınız. Büyüdüğüm yer olan Kuzey Londra’da en yakın arkadaşlarım Türkler olmuştu hep. Bana kötü kelimeler öğretiyorlardı. İlk öğrendiğim kelime p.zevenkti. Sonra başka küfürler de öğrendim...
Türk futbolunu takip ediyor musunuz?
- Evet tabii. Futbolu kendi işim olduğu için her yerde takip etmeye çalışıyorum. Büyük futbolcular oynadı Türkiye’de. Galatasaray’da Hagi’nin oynamış olması çok önemli mesela... Son dönemdeyse Drogba ve Sneijder gibi oyuncuların Türkiye’de oynaması da çok dikkat çekici tabii.
Peki sizce Türkiye’deki en iyi takım hangisi?
- Galatasaray!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!