Kasetler nereden fışkırıyor?

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Evet, bu kasetler nereden fışkırıyor? Bunları piyasaya kim sürüyor? Niçin sürüyor? İşin zamanlaması nasıl ve neye göre ayarlanıyor?

İlk birkaç kaset Alaattin Çakıcı'nın yakınları tarafından basına verildi. Ama Çakıcı şimdi hapiste. Diğer kasetleri kim, kimler veriyor?

Örneğin DYP'de kasetler var. Bunlardan bazıları şu veya bu biçimde basına sızdırılıyor.

Medyayı da karıştıran çok önemli bir kaseti, Çakıcı ile Korkmaz Yiğit arasındaki konuşmanın bandını gündeme CHP getiriyor.

Bu sözlerimi sakın yanlış anlamayın, kasetlerin piyasaya sürülmesine karşı çıktığımı zannetmeyin.

Tam tersine, keşke daha pek çok kaset fışkırsa da, şu anda bilmediğimiz daha nice pislikler tek tek ortaya dökülse.

Ama inanın, hem bir gazeteci, hem de sıradan vatandaş olarak, bu kasetlerin kaynağını çok merak ediyorum. Bana öyle geliyor ki, dönen dümenleri ve ortadaki pisliği bilen birileri, bunları ‘‘yeri geldikçe’’ önümüze sürüyorlar.

Ellerine sağlık! Sürmeye ve bizi bilgilendirmeye devam etsinler.

Ancak kendilerinden istirhamım, bunları piyasaya vermek için belli bir zamanlama yapmasınlar. Geleni versinler, sürümden kazansınlar! Böylece zaman yitirmemiş oluruz.

***

Sevgili okuyucularım, pislik tablosunun çok kalın çizgileri, şu anda gözümüzün önünde duruyor. Bu tablonun bir kenarında İş Bankası ile Türk Ticaret Bankası'nı fena halde tokatlayan ve şimdi yurtdışına tüymüş bulunan Erol Evcil isimli bir işadamı var.

İş Bankası bu işten milyonlarca dolarlık öyle bir tokat yemiş ki, yaş tahtaya basmayan bu kuruluş iyice sallanmış. Genel Müdür Ünal Korukçu istifa etmek zorunda kalmış.

Tablonun bir başka kenarında, öldürülen Nesim Malki isimli bir tefeci var. Bu öldürme olayına bazı polislerin de karıştığı iddia ediliyor. Bu şahsın da yüz milyonlarca doları kayıp.

Bir başka tarafta, çok şey bilen Alaattin Çakıcı bulunuyor. Kesinlikle inanıyorum ki, Çakıcı bir gün konuşursa, çok siyasetçiyi götürür. Örneğin Çakıcı, geçen yıl Flash TV'de canlı yayında yaptığı konuşmada, Türk Ticaret Bankası'nın satışı için Özer Çiller'in 20 milyon dolar rüşvet istediğini söylememiş miydi?

Kesinlikle inanıyorum, Türkiye'de hükümetleri düşürecek, bazı siyasetçilerin ve büyük işadamlarının hayatını kaydıracak bilgilere şu anda Fransa sahip... Çünkü Çakıcı'nın çantasındaki kasetler onların elinde. Bizim bilmediklerimizi Fransa biliyor.

Gün gelecek, belki büyük uluslararası ihalelerde bunu bize şantaj malzemesi olarak -tabii çok gizlice ve hiç açığa çıkmadan- kullanacaklar.

***

Çakıcı ile Korkmaz Yiğit arasındaki konuşmada, Türkiye'nin neredeyse tüm işbitiricilerinin isimleri geçiyor. Dönen dümenlerde kimlerin, hangi anlı şanlı para babalarının olduğunu o konuşmadan öğreniyoruz ve bu kadarı bile aklımızı durdurmaya yetiyor.

İşin ilginç yanı, Başbakan Mesut Yılmaz'dan, kendisine bu konuda sorulan sorular konusunda bugüne kadar tık yok!

Bu olayları biliyor muydu? MİT veya Emniyet tarafından daha önce kendisine bilgi verilmiş miydi? Verildi ise, ne zaman verilmişti? Başbakan bu konuda ne yapmıştı?

Bunlar çok önemli sorulardır. Başbakan, bu soruları susarak, konuşmayarak geçiştiremez, unutturamaz. Kamuoyu önüne çıkıp inandırıcı açıklamalar yapması gerekir.

***

Sevgili okuyucularım, birileri tarafından batırılan bankalar, Türkiye'nin belasıdır. Bu konuya burada bazen değinirim. Töbank, İstanbul Bankası, Hisarbank, TYT Bank, İmpexbank, Marmarabank, Anadolu Bankası, bunlardan bazılarıdır.

Türkiye'de banka batıranların tümüne bakın, hepsi köşeyi dönmüştür ve bir tanesinden bile hesap sorulmamıştır.

Böyle bir utanmazlık, böyle bir rezalet ve kepazelik, dünyanın hiçbir yerinde olamaz.

Şimdi burada, hemen hiç sorulmayan, sorulması herhalde akla gelmeyen birkaç soru soracağım. Hükümet bu konuda açıklama yapmak zorundadır.

1- Günümüzde en güncel olan batık Türk Ticaret Bankası, geçmişte batırılmıştı. Bu bankayı kimler, ne zaman ve nasıl batırdı?

2- Batıranlar hakkında ne gibi işlem yapıldı? Ceza alan oldu mu? Olduysa, bunlar kimdir ve ne ceza aldılar?

3- Bu bankanın batmasıyla birlikte devletin ve milletin kaç trilyonu birilerinin cebine hüpletildi ve lüpletildi?

Vallahi yanıtlarını bilmiyorum, büyüklerimiz beni bağışlasınlar, bu soruları cahilliğimden ve merakımdan soruyorum.

Bugünkü hükümetten ya da bankanın batırıldığı dönemin başbakanı olan Tansu Çiller'den bir açıklama bekliyorum! Yaparlarsa!

***

Tansu Çiller deyince, aklıma iki gün önce Meclis Komisyonu'nda verdiği ifade geliverdi! Anasının çıkınından çıkan servetin kaynağını bilmiyormuş! Devlet memuru olan babasından, günümüzün değerleriyle trilyonlarca lira miras kalmış!

Bu arkadaş belki yarın yine başbakan olabilir. Eh, bize de böyleleri layıktır!

***

Emin Çölaşan'ın notu: 8 Ekim tarihli yazımda İ nokta Melih belediyesi ile ihale alışverişine giren, üçkâğıt yaptığı devlet raporlarıyla belgelenen ve devlet tarafından ihalelere girmesi yasaklanan Feza Teknik şirketinden söz etmiştim. İstanbul'da bulunan Feza Teknik Haberleşme Sistemleri A.Ş. isimli bir firma, adı geçen firmanın kendileri olmadığını, bu isim benzerliği yüzünden ticari itibarlarının zedelendiğini belirtiyor ve durumu kamuoyuna iletmemi istiyor. Bu haklı isteği böylece yerine getirmiş oluyorum.



Yazarın Tüm Yazıları