Kardeş düellosu

Geçen hafta yapılan Kanada Grand Prix'inde Ferrari'nin Dünya Şampiyonu pilotu Michael Schumacher podyumun ikinci basamağında kalmasına rağmen çok mutluydu. Bunda şampiyonluk yarışındaki en büyük rakibi David Coulthard'ın puan alamaması kadar, uzun uzun sarılarak ve şampanya banyosu yaptırarak kutladığı kardeşi Ralf’in birinci olmasının payı büyüktü.

Michael, mutluluğunu şu sözlerle ifade ediyordu: ‘‘Eğer biri beni geçecekse bunun için en iyi isim kardeşimdir. Anne ve babamız bizimle çok gurur duyacaklar. İlk kez iki kardeş, ilk iki sırayı paylaşıyor. Ben çok önemli altı puan aldım, o ise kariyerinin ikinci yarışını kazandı. Mutlu bir aile günü diyebilirim.’’

Podyumdaki tabloya karşın yarış sırasında iki kardeşin mücadelesi nefes kesti. Öyle ki Almanlar vatandaşlarının damga vurduğu bu yarışı izlemek için televizyonlarının karşısına geçti ve bir reyting rekoru kırdılar! 16 milyondan fazla kişi bu yarışı izledi. Michael, karting günlerinden bu yana kardeşinin kendisini geçmesiyle sonuçlanan ilk çekişmeleri olduğunu söyleyerek rekorun boşuna kırılmadığını açıkladı.

ŞAMPİYONLUKTAN ETMİŞTİ

Ancak iki kardeşin pistte bir araya geldiği iki kritik an daha var:

Yıl 1997, pist Nürburgring. Michael, bir puan farkla şampiyonluk için çekiştiği Villeneuve'ün önünde. Ralf önce takım arkadaşı Fisichella'yı kısa bir süre sonra da abisini çarparak yarış dışı bırakıyor. Villeneuve yarışı kazanarak dokuz puan öne geçiyor. Michael ‘‘yarışırken böyle kazalar olur’’ dese de bu kaza belki de Michael'ı şampiyonluktan ediyor.

İkincisi karşılaşma hafızalarda hala tazeliğini koruyor. Barcelona 2000. Michael, lastiklerinin birindeki basınç eksikliği nedeniyle yavaşlıyor. Ralf arkasına yapışıyor ve geçmek için abisini sıkıştırıyor. Michael'ın yol vermeye niyeti yok. Bu sırada Michael'ın takım arkadaşı Barrichello ikisini birden geçiyor. Ralf sinirleniyor. Ancak yarışın sonunda Ralf dördüncü olarak abisini geride bırakıyor.

Barcelona'dan sonra Peter Windsor, F1 Racing dergisi için iki kardeşi bir araya getirdiğinde, aralarında nasıl bir yarış olduğunu soruyor. Ralf ‘‘Michael'la yarışmaktan gerçekten büyük zevk alıyorum ve sanırım o da böyle düşünüyor. Tamam Barcelona'da çok sinirliydim ama Michael'in piste girip işimi kolaylaştıracağını düşünmüştüm. Fakat Michael daima yarışacak ve benimle yarışacak.’’

Söylediklerine bakılırsa ikisi de rekabetçi ve hırslı. Michael bu özelliklerini pistte bir çok kez gösterdi. Ralf ise kendini gösterebileceği bir otomobile yeni kavuşuyor. Birincilik için mücadele ettikçe abisine benzeyip benzemediğini göreceğiz.

Windsor'un izlenimine göre ikisi arasında tipik bir abi-kardeş ilişkisi var: ‘‘Ralf, Michael’ın düşüncelerine katılan ama ona sık sık bağımsız karakterini hatırlatan küçük kardeş gibi. Michael de aksine, Ralf'i koruyor, ona zor anlarında yardım ediyor.’’

Michael’ın yardımları saymakla bitmiyor. Ralf karting yaparken onun mekanikerliğini yapıyormuş. Formula 1'e başladığında tüm sorularını yanıtladığını ve yardımcı olduğunu Ralf kendi ağzıyla söylüyor. Ama yarışırken otomobilde tek başına olduğunu vurgulamayı ihmal etmiyor. Öte yandan abisinin yardımlarıyla F1'in en iyi takımlarında Williams'ta yer bulduğu bir gerçek.

Ralf pist dışında yarışlardan pek bahsetmediklerini söylüyor. Michael da bir araya geldikleri nadir zamanlarda birlikte idman yapıp, bisiklete binip, tenis oynayarak rahatladıklarını söylüyor.

Geçen yıl, Ralf için abisi kadar baskıya dayanıklı olmadığı yorumları yapılıyordu. Ne de olsa, takım arkadaşı çaylak Jenson Button sıralama turlarında onu geçerken, elinden pek fazla bir şey gelmemişti Ralf'in. Bu sezon başında, kendisinden hiç hoşlanmadığını ve ilk hedefinin onu geçmek olduğunu ilk günden söyleyen, otomobil içinde ve dışında çok agresif biri, Juan Pablo Montoya yeni takım arkadaşı oldu. Herkes Ralf'in bu güçlü rakibi karşısında ezileceğini düşünüyordu.

Ralf ise uzun vadeli bir taktikle takım arkadaşıyla başabaş mücadeleye girdi: Geçen kış Monaco'dan, huzur bulabileceği bir yere Salzburg'a taşındı. Medya ile ilişkilerini, daha önce abisiyle çalışmış Heiner Buchinger'in yardımıyla yeniden düzenledi. Tembelliği bıraktı, daha sıkı spor yaparak vücudundaki kas oranını arttırmaya çalıştı. Kız arkadaşı Cora ile nişanlanarak özel hayatını bir raya oturttu. Ve sonuç: Takım arkadaşı bitirebildiği tek yarışta ikinci olabilirken o iki yarış kazandı. Sıralama turlarında da ondan daha iyi bir grafik çizdi.

İki kardeş, gelecek hafta kendi seyircileri önünde Almanya'da yarışacak. Sadece vatandaşları değil tüm dünya ‘‘Bu sefer ne olacak’’ diye meraklanmaya başladı bile.