Kara oyun...

Bekir COŞKUN

Şeriat isteyenler, bu kez inançlı, masum insanları başkent sokaklarına dökmek istiyorlar...

İstanbul'da yeşil bayraklar açıp ‘‘Şeriat canımız, feda olsun kanımız...'' diye bağırarak miting düzenleyenler, bu kez Ankara'ya yöneldiler...

Kaç gündür radyoları-televizyonları, ‘‘Salı günü (bugün) Ankara'ya yürüyün...'' çağrısı yapıyor... Refah'ın yayın organları, Ankara'ya ulaşamayanların kontakları kapatarak yolları kesmelerini duyuruyor...

Hazırlıkları ve sloganları bir demokratik mitingin ötesinde...

Kimisi buna ‘‘cihat'' diyor...

*

Bu ülkede miting düzenlemek, parlamento üzerinde baskı unsuru olmak, konuşmak ve bağırmak herkesin demokratik hakkı...

Demokrasiyi istemeyenlerin bile...

Ancak ‘‘Din elden gidiyor...'' diye insanları devlete ve şeriat istemeyenlere karşı ‘‘savaşa'' kışkırtmak ve tam bir iç barışın eşiğine gelmişken kitleleri ‘‘Müslüman-din düşmanı'' diye ayırıp birbirine vurdurmak insanlık suçudur...

Suçtur...

*

Bu kez bahane; sekiz yıllık kesintisiz temel eğitim...

Yobaz, ‘‘İmam-hatipler, Kuran kursları kapatılıyor, din elden gidiyor...'' diyor...

Kuyruklu yalan...

Niçin MGK'da sekiz yıla imza atan, bugün ise insanları sokağa dökmeye çalışan Erbakan'a sormuyorlar?.. Niçin ‘‘Ey Hacı... Sekiz yılı sen uygulayacaktın... Koltuk elden gidince mi din elden gitti?..'' diye yakasına yapışmıyorlar?..

*

Oysa bu uygarlık tartışması...

Bilgi çağında Türk çocukları, tüm uygar ülkelerde olduğu gibi çağdaş bir eğitimle mi yetiştirilecekler, yoksa yobazın istediği gibi mi?..

Din adamlarımız dahi temel eğitimi almış birer aydın mı olacak, yoksa birer cahil mi?..

İrticayı sokağa döken bu...

Çünkü iyi yetişmiş, kafası pozitif bilimle donanmış, aydınlık kuşaklar hiçbir zaman onlardan yana olmayacaklar...

Onlar sekiz yıla değil, bin yıl daha karanlığa taraftar...

Şimdi inanmış, masum, saf vatandaşları ‘‘Din elden gidiyor...'' diye kışkırtmayı deniyorlar...

Göreceğiz:

Cumhuriyetin kucağında yetişmiş toplum, bu kara oyuna gelecek mi, gelmeyecek mi?..