Kahvaltı yapmayan kilo almaya mahkum

Mocan, öztürkçede ideal sahibi anlamına geliyor. Mocan denince kiminin aklına DP eski milletvekili Şevket Mocan gelir; kimi Mocan Yalısı der, kimi de Budapeşte telefon rehberindeki gördüğü Mocan'ları söyler.

Böbreğinden, pankreasından, kilosundan yana dertli olanlar ise Prof. Dr. Ziya Mocan'ı söyler: Zonguldak 1950 doğumlu, Zonguldak TED Koleji, Ankara Tıp mezunu, Hacettepe ihtisaslı, Karadeniz Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Bilim Dalı kurucusu, İngiliz General Medical Council üyesi, TÜBİTAK ödülleri adayı, nefroloji uzmanı, halen Okmeydanı SSK Hastanesi'nin Dahiliye Şefi Ziya Mocan'ı. Obezitenin teşhis ve tedavisindeki başarıları nedeniyle Amerikalı meslektaşlarının övgüler yağdırdığı Türk tıp adamını yani...

Ziya hocanın eşi Hilal Mocan, çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı ve de ülkemizde profesörlük unvanını 36 yaşında almış ilk kadın tıp doktorlarından. Kız kardeşi Gamze Mocan ise Türkiye Patoloji Derneği Başkanı ve Hacettepe'nin Sitoloji Bölümü patronu. Hacettepe Tıp mezunu oğlu Cem göz ihtisası, Bilkent İşletme mezunu Efe ise New York'ta master yapıyor.

Konuğumuz hem iç hastalıkları, hem de nefroloji uzmanı bir tıp adamı olunca ne saatler yetti, ne çiçek çayları. Bu arada Hilal hocayla birlikte eşinin tansiyonunu ölçmeye kalktık ve pişman olduk. Hocanın 13'ün üstüne hiç çıkmadığını söylediği tansiyonu o anda 15'e fırlamaz mı? Beyaz Önlük Sendromu'ndan sonra biz de ‘‘Gazeteci Sendromu’’nu kanıtlamış olduk, bütün tıp álemine duyurulur.


Kadının beli 90, erkeğinki 100


- Obezitede genetik yatkınlığın esas veya yardımcı rol oynadığı kesin, şimdi hastalığın çocukluktan başladığı tartışılıyor. Buna göre çocuklukta çoğalan hücrelerin erişkin dönemde yağ hücrelerine volümleri artıyor. Hastayı zayıflattığınız zaman bu hücre küçülüyor ama, sayıları hiç azalmıyor. Bu yüzden şişman bir kişinin zayıfladıktan sonra tekrar kilo alma eğilimi fazla oluyor. Yeni hücreler eklenmiyor ama, küçülen hücreler yeniden şişmeye başlayıp olgunlaşıyor. Bir başka son araştırma ise sabit, hiçbir görevi olmadığı sanılan yağ hücrelerinin bazı enzimleri, hormonları salgıladıkları gösterdi. Lokal yağları ölçememesine rağmen hala Vücut Kitle Endeksi geçerliliğini koruyor. Bizim için bugün karın çevresinin ölçüsü hayati önem taşıyor. Karın çevresi kadınlarda 90 santimi, erkeklerde ise 1 metreyi geçmeyecek.

Bu ölçüleri geçenler özellikle diyabet, tansiyon yüksekliği, kalp hastalıklarının ön sıradaki adayları olarak kabul ediliyor. Düzenli beslenmenin yanı sıra yemek yeme biçimimizi de değiştirmemiz şart. Mesela yemek üstüne meyve, tatlı yiyerek şeker düzeyini daha da yükseltip vücudunuza yeni kilolar eklemeyin. Ayrıca artık bütün dünya tek çeşit yemeğe gidiyor.


22’nci yüzyılda Amerika’nın yüzde 100’ü obez olacak


- Yener bey, öncelikle şunu herkes bilmeli ki, sabah kahvaltısı yapmayan herkes kilo almaya mahkumdur. Obezitenin gelişmiş ülkelerde gelecek yüzyılın 1 nolu sağlık problemi olacağına kesin gözüyle bakılıyor. Şu anda yüzde 30'u obez olan ABD'nin 22. yüzyılda yüzde 100'e yakının bu hastalığın pençesinde olacağı gösteriliyor. Vücut Kitle Endeksi yüzde 27'nin üzerinde olanlara obez, ideal kilonun yüzde 100 üstünde olanlara ise ‘‘aşırı obez’’ diyoruz. Bugün biliyoruz ki depresyon, obeziteye yol açıyor ama obezite depresyona yol açmıyor.


Haftada 1 kilo verdiren 1000 kilokalorili diyet


SABAH: 1 ince dilim kepekli ekmek, 1 karper dilimi kadar dil peyniri veya az yağlı beyaz peynir, söğüş domates, salatalık.

ARA: 1 porsiyon meyve.

ÖĞLEN: 8 kaşık sebze yemeği, yumurta büyüklüğünde 2 adet köfte veya tavuk veya balık, salata.

ARA: 1 porsiyon meyve, 1 su bardağı yağsız süt, 2 grissini

AKŞAM: 8 kaşık sebze yemeği, 1 ince dilim kepek ekmeği, salata, 1 su bardağı yağsız yoğurt.

ARA: 2 porsiyon meyve.


Asla ve asla egzersiz yapmadığınız bir gün bile olmasın.

Şu yiyeceklerden hayat boyu uzak durun: Kuyruk yağı, içyağı, tereyağı, margarin, kaymak, krema, konsantre süt tozu, karides, kalamar, havyar, ahtapot, ördek ve kaz eti, aşırı yağlı börek, kek, yaş pasta, çörek, kurabiye, aşırı yağlı et ve tavuk sularıyla pişirilmiş yemekler, sakatat, sucuk, pastırma, salam, sosis gibi şarküteri ürünleri.


Obezite tedavisinden korkmayın

- Obezitenin ilaçla tedavisinde bir zamanlar anfetaminler kullanıldı, bunlar hastalarda bağımlılık yaptı. İşte bu yüzden günümüzdeki pek çok hasta ilaç tedavisinden çekiniyor. Şimdi yan etkileri olmayan yeni ilaçlar var ama, yan etkileri bilinen ilaçlar da uzman doktor kontrolünde hiçbir sorun olmadan kullanılabilir. Obezite için yeni çıkan ilaçlardan bazısı metabolizmayı hızlandırıyor, mesela ‘‘Xantrin’’ grubu. ‘‘Zenical’’ gibi başka bir grup ilaç yağın kana geçmesini yavaşlatıyor, başka bir grup santral beyini etkileyip iştahı azaltıyor. Xantrin türü ilaçlar anfetamin grubunun yan etkisi daha az olanı. Hepsinin doktor kontrolünde alınması şart, mesela kalp hastalarının bu grup ilaçları kullanamaz. Psikiyatri sorunu olanlar, depresyona yatkın olanların iştah kesicileri almaması gerek. Kanamalı, kanamaya yatkın olanlar ise yağ emilimini önleyici ilaçları uzun süre kullanmamalı.

Bence normal sağlıklı bir kişi haftada en çok 4 gün dışardan vitamin takviyesi almalı. Balık yağının özellikle koroner kalp hastalıklarına karşı çok koruyucu etkisi var. Enerji ve yağ açısından problemi olmayanlar her gün 1 tane Omega 3 kapsülü almalı.

YARIN: A'dan Z'ye yüksek tansiyon
Yazarın Tüm Yazıları