Kahvaltı, kahvaltı, kahvaltı

Eğer güne sağlıklı bir başlangıç yapmak istiyorsanız bunun ilk şartının iyi bir kahvaltı yapmak olduğunu unutmayın!

Haberin Devamı

Kahvaltı sağlıklı bir beslenme planının “olmazsa olmaz” şartıdır. Hangi yaşta olursanız olun vücudunuzun iyi bir kahvaltı ile güne başlaması gerekir. Çünkü gece boyu uyudunuz, vücudunuz en az 8-12 saattir akşam yemeği ile kazandığınız enerjiyi kullandı durdu. Yani günün en uzun açlık dönemini yaşadınız. Uyandığınızda kan şekeriniz bir hayli düşük seviyelerde olmasının nedeni de bu. Önünüzde kocaman bir gün var. Sizi bedensel ve beyinsel büyük bir yoğunluk bekliyor. Yani hem enerji ihtiyacı için yakıta, hem de kaliteli besinsel unsurlara ihtiyacınız var. Ayrıca gece boyunca boşalmış olan kaslarınızın içinin glikojen ile doldurulması için de iyi bir kahvaltı gerekiyor.

“Ben sabah öğününü atladığım zaman açlığımın farkında bile olmuyorum, kahvaltıya ne gerek var?” diye düşünebilirsiniz. Eğer böyle yaparsanız sizin iş, çocuklarınızın okul başarısı azalır. Daha sinirli ve gergin olursunuz çünkü hipoglisemik durumdasınız demektir. Ayrıca metabolizmanız yavaşladığından kilo vermek bir yana, kilo alırsınız.

NE YEMELİ?

Sağlıklı beslenmenin ilk şartlarından biri güne iyi bir kahvaltı ile başlamaktır. Kahvaltıyı elma, nar, portakal veya diğer meyve sularıyla zenginleştirmek, taze meyvelerle lezzetlendirmek, peynir, zeytin yanında, salatalık, domates, yeşilbiber gibi sebzeleri ihmal etmemek ve sık sık kahvaltı gevrekleri eklemek gerekiyor.
Araştırmalar sabah kahvaltısı yapanların daha az kilo aldığını, kilo kontrolünde daha az zorlandığını gösteriyor. Düzenli kahvaltı yapanlarda hipoglisemi olasılığı düşüyor. Bellek sorunları, odaklanma güçlükleri daha az görülüyor. Kansızlık, iştahsızlık, yorgunluk gibi problemlere daha seyrek rastlanıyor.
Kısacası daha sağlıklı biri olmak için kahvaltıyı ihmal etmemek şart. İster bir dilim ekmek-bir parça yoğurt, ister bir bardak meyve suyu-bir iki parça bisküvi, isterseniz bol sebzeli mükemmel bir omlet yiyin ama her sabah düzenli kahvaltı etmeyi sakın ihmal etmeyin.

Haberin Devamı

Pek çok kişinin problemi: Dudak etrafı kırışıklıkları

UZMAN GÖRÜŞÜ

Dudak kenarına diklemesine gelen çizgiler orta yaşlarda ortaya çıkan bir problemdir. Sigara kırışıklığı olarak bilinmesine rağmen bu bölgedeki çizgiler, dudak etrafındaki mimik kaslarının kullanımına bağlı gelişir. Bu bölgenin kırışıklıkları sigara içenlerde ve çok güneşlenenlerde daha şiddetli olabilir. Ayna karşısında üfleme hareketi yaparak bu bölgenin ne kadar kırıştığını görebilirsiniz.  Güneşten korunma ve bir dermatologun önereceği kremleri kullanmak,  alabileceğiniz önlemlerdir. Dudak etrafı çizgilerinin tedavisi pek çok yolla olabilir. En sık kullanılan tedaviler lazer tedavileri, kimyasal peeling, botox, dolgu yöntemleridir. Tedaviler kişinin kırışıklık derecesine, yaşına ve cilt rengine göre planlanabilir. Dudak etrafı çizgilerinin, tek bir yöntemle tedavi edilmesi zordur. Bu bölgeye uygun tedavileri cildin durumuna göre birlikte kullanmak en iyi sonucu verecektir.

Haberin Devamı

Öğünlerinizi demir yönünden nasıl zenginleştirebilirsiniz

Her şeyden önce kırmızı et yemeyi ihmal etmemeli, hayvansal demirin diğer önemli kaynaklarından, yani hindi eti, tavuk eti, balık yemeye de özen göstermelisiniz (balık, tavuk yerken siyah renkli bölgelerini tercih ederseniz daha çok demir kazanırsınız). Bezelye, kabak, semizotu, taze fasulye, bakla, karnabahar ve diğer kalın yapraklı sebzeler, bakliyat grubu yiyecekler de demirden zengindir. Benim önerim özellikle bitkisel kaynaklı demirden daha fazla faydalanabilmek için C vitamininden zengin yiyecekleri de aynı zamanda almaya çalışmanızdır. Mesela kuru fasulye, nohut, mercimek pişirirken içine domates, kırmızıbiber ekleyebilir, yemeğinizi portakal suyu ve diğer meyve sularıyla zenginleştirebilirsiniz.

Fosfor ne işe yarıyor

Haberin Devamı

Eskiden zannedildiği gibi fosfordan zengin beslenmek zekâyı güçlendirmiyor ama fosfor hücrelerinizin enerji üretimine yardım ediyor. Ayrıca organlarınızın enerji mekanizmasını düzenliyor. Fosforun kemik ve dişlerin temel bileşeni olduğu da biliniyor. Yani kemik ve dişler için kalsiyumdan sonra ama mutlaka fosfora da ihtiyaç duyuluyor. Ayrıca fosforun hücrelerin yenilenmesi ve çoğalmasını kontrol eden DNA ve RNA’nın önemli bir parçası olduğunu bilmenizde de yarar var. Fosfor yetersizliği pek görülmüyor ama özellikle uzun süre ve fazla miktarda alüminyum hidroksinli mide haplarını kullananlarda fosfor ihtiyacı artabiliyor. Süt, et, tavuk, balık, yumurta, kuru baklagiller, ceviz, fıstık, fındık gibi yağlı tohumlar fosfordan zengin yiyeceklerin ilk sıralarında yer alıyor.

Yazarın Tüm Yazıları