Kadınlara Öğütler

Pakize SUDA

Sarışın hoş kadının günlüğü

Sabahın ilerleyen saatlerinde uyanma. Bir gün önce açılan beyaz sayfa leş gibi olduğundan yeni bir beyaz sayfa açma.

Aynaya bakma; donuk, anlamsız, mütebessim yüz ifadesini yüze yerleştirme.

Her bir gazetenin her bir sayfasını didik didik etme, yine de kendi resmine rastlayamama, hırstan deliye dönme.

Kocayla bir strateji tespit etmek üzere kafa kafaya verme ve şu kararları alma.

1. Herkese kucak açılacak, el uzatılacak.

2. Bugüne kadar ağızdan çıkan bütün sözler geri alınacak; hatta ‘‘medya’’nın başındaki ‘‘kartel’’ bile kaldırılarak, ‘‘sade medya’’ olarak telaffuz edilecek.

3. Medya mensuplarıyla yakın temasa girilecek. Elle dokunulabileceklere dokunulacak, dokunulamayacaklara telefon marifetiyle kulaktan ulaşılacak.

4. ‘‘Baba’’nın ‘‘yıllanmış şarap’’ hallerinden hareketle herkesin ‘‘Ana’’sı olunacak.

5. Ana olunacaksa olunacak, ama bu genç görünmeye çalışılmasına mani değil. Bu sebepten yüzü arı sokmuş gibi şişiren iğne seanslarına devam edilecek.

Telefon edilecek medya mensuplarının listesini hazırlama.

Karşıdaki kebapçıya 1,5 yoğurtlu iskender sipariş etme.

Ses tonunu ayarlama; sıcak, samimi ve kararlı olmasına gayret etme.

Bir elde liste, bir elde telefon, aranacakları sırasıyla arama.

Bekir Bey'e Yavuz Bey, Yavuz Bey'e Rauf Bey deme.

Kocadan azar işitme. Pot kırmanın memleketimizde hayırlara vesile olduğunu, hatta insanın meclis başkanlığına kadar yükseldiğini kocaya hatırlatma; yine de kocanın gönlü olsun diye beyaz pot sayfası açmaya söz verme.

Büyük oğlanı, memlekette kızını vermek için sırada bekleyen onlarca sanayici ve işadamı dururken sıska bir mankenin peşine takıldığı için fırçalama.

Bütün ümidini küçük oğlana bağlama. İktidara gelir gelmez kanun hükmünde kararnameyle mankenlerin siyasilerin çocuklarıyla aşna fişne yapmasını yasaklamayı kafaya koyma.

Kadın olduğunu hatırlama. Parfüm şişelerini önüne dizme. ‘‘Karışık pizza’’ ve ‘‘karışık dondurma’’dan hareketle iki ölçek Eternity'ye bir ölçek Cabotine ilave ederek ‘‘karışık parfüm’’ elde etme. Kendisini koklayan kadınların meraktan çatlayacaklarını düşünüp sevinme.

Kocayla günün ikinci toplantısı için biraraya gelme. Bazı medya mensuplarının, Amerika'daki mal varlıklarını satıp gelirini depremzedelere bağışlamaları yolundaki israrları karşısında ne yapacaklarını tartışma.

Oh! Çok şükür buna da çare bulma. Suna ablaya depremzede süsü vererek, malı mülkü sağ elden sol ele geçirme. ‘‘Demokrasilerde çare tükenmez’’ sözü acaba bu mu demek ola?

Mış muş...

Gece geç saatlere kadar çalışıp, geç yatıp geç kalkanlar çok daha zeki oluyorlarmış.

Nihayet beni çözdüler!

Enerji Bakanı: ‘‘Çamaşırınızı gece yıkayın’’ demiş.

Buna karşılık sevişmelerinizi gündüze alın. Gece lambasından tasarruf edersiniz.

Sakıp Sabancı kızını Amerikalı'yla evlendiriyormuş.

Adam alışmış bir kere yabancılarla ortaklığa...

Brezilya Merkez Bankası eski başkanı: ‘‘Enflasyonu düşürmek hokkabazlık ister’’ demiş.

Bunu David Copperfield buradayken söyleseydi ya.

Sağlık Bakanı Durmuş'un karnesi zayıfmış.

Karnesi zayıf olan bir sınıfı bir daha okur; Durmuş da bu karneyle bir dönem daha bakanlık yapmak zorunda kalacaksa verin 'pekiyi'leri geçsin gitsin.

DSP İzmir Milletvekili Güler Aslan, kadınların da askerlik yapmasını önermiş.

Koşa koşa giderim ama haremlik selamlık olmayacaksa. Maksat vatan sağolsun!

Mustafa Taşar: ‘‘Uyurken bile uyanığım’’ demiş.

Bu söz aynı zamanda ‘‘Uyanıkken uykuda gibiyim’’ anlamına da gelebilir Sayın Taşar.

CHP durduğu yerde eriyormuş.

Bence durduğu yerde değil, durduğu için eriyordur.

Feministler Londra'da yapılan Dünya Güzellik Yarışmasını basıp, olay çıkartmışlar.

Yaşasın! Keşke katliamda yapsalardı, bütün güzel karılar kalksın ortadan.

Mesut Yılmaz: ‘‘En iyisi Demirel’’ demiş.

Bence de... ‘‘Neden’’ derseniz, öteki masal gibi geliyor bana. ‘‘Bir varmış, bir yokmuş. Bir cumhurbaşkanı varmış.’’

Clintonlar boşanma kararını Türkiye'de almışlar.

Bundan sonra nerede elele gezen bir çift görseniz bilin ki boşanıyorlar.