İsmet Solak: Sırası mıydı?

İsmet SOLAK
Haberin Devamı

HER temmuz ayı acılara gömülüyoruz. Kemal Sunal'ın öldüğüne önce inanamadım:

- Hadi canım...

Kemal Sunal ile 3-4 kez bir araya geldik. Zaten birlikteydik. Kemal Sunal, her Türk insanının kardeşiydi.

Sevmeyeni yoktu. Sevmediği de yoktu.

Bizden biriydi. Evimizin ferdi idi.

Bakıyorsunuz kardeş, bakıyorsunuz hısım ya da akrabaydı.

Oğlumun ağabeyi, kızımın amcasıydı.

Aynı filmini 20-30, hatta 50 defa izlediğimiz oldu.

Yeter ki, kanallardan birinde ona takılmayalım. Kemal Sunal'ı gören karşısına çakılıyordu.

Kemal Sunal'ın ölümünü bir türlü kabul edemedim. Ama gerçekti.

Türkiye onsuz ne yapardı? Sırası mıydı?

Onlarca filmi yine ekranlara gelecek, yine birlikte olacağız.

Allah rahmet eylesin.

* * *

Dün Teoman Erel'in ölüm yıldönümüydü.

Çankaya Belediye Başkanı Haydar Yılmaz sözünü tuttu. Çankaya'da 4. Basın ile 5. Basın Siteleri arasındaki parka sevgili kardeşim Teoman'ın adını verdi:

‘‘Teoman Erel Parkı.’’

Bu öneri ilkin Ali Polat'ın aklına gelmişti:

- Teoman Erel gibi bir yazarın adı neden bir cadde, sokak veya parka verilmesin?

Haklıydı. Ben de bu konuyu birkaç kez bu köşeden yazmıştım.

Çankaya Belediye Başkanı Haydar Yılmaz, yeni parka Teoman Erel'in adını vererek onu ölümsüzleştirdi.

Zaten Teoman'ın ölümüne bir türlü alışamadım ki!

Önceki akşam CHP Genel Başkanı Altan Öymen aradı:

- Ben Teoman'ın adının verileceği parkta yapılacak törene maalesef katılamıyorum. Çünkü parti yöneticimiz Nurettin Sözen'in kardeşi vefat etti. İstanbul'da cenazesine katılacağım.

Temmuz ayı hep böyle acı haberlerle başlıyor.

Hatırlayın... 7 yıl önce yine bugünlerde 37 canı yitirmiştik.

Sıvas'ta örümcek kafalıların hışımına uğrayan, aydınlığı yok etmek isteyen karanlığın ateşe verdiği otelde 37 Türk aydınını; sanatçı ve ozanı yitirmiştik.

7 yıldır o dava sürüyor.

Ama, yüreklerdeki acı büyüyerek artıyor. Alevlerin yükseldiği yerde yangın merdiveninde can pazarına düşmüş dünya çapındaki yazarımız Aziz Nesin'in görüntüsünü hiç unutamadım.

Bu ayıbı, yangını çıkaranlar içlerine sindirebiliyor mu?

Temmuz ayı yine acılarla başladı.

Teoman Erel'i böyle sıcak bir günün sabahında yitirmiştik.

Sıvas'ta göz göre göre 37 canı böyle bir günde katletmişlerdi.

Bu kez Kemal Sunal gibi içimizden birini uğurluyoruz.

Genç bir işçinin söyledikleri her şeyi özetliyor:

- O öldüyse Türkiye'de yaşayan kimse kalmamıştır.

Güle güle kardeşim. Işığın bol olsun.

Yazarın Tüm Yazıları