İnsanın içini yakan gerçekler

İsmet SOLAK
Haberin Devamı

DTP Lideri Cindoruk, parti kurucusu ve Fenerbahçe eski Başkanı Hasan Özaydın'la bazı ziyaretler yaptı. Önce, Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan'a, ardından Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'e uğradılar.

Özkan, eski dostu Özaydın'ı, ‘‘Tanınmış müteahhit arkadaşımız'' diye tanıtınca, Ecevit tebessüm etti:

‘‘Biz Fenerbahçe Başkanı olarak tanırız.''

Ecevit'in çay tutkusu bilinir. Erzurum dadaşı Özaydın da ünlüdür. Ama çaylar gelmeden Özaydın söze başladı:

‘‘Şimdi vatandaş Hasan Özaydın konuşuyor. Allah bunca uğraşsa ikinizi, iki dürüst insanı biraraya getirirdi. Millet sizden çok şey bekliyor. Allah aşkına önce partizanlığı durdurun. Yoksa büyük vebal altında kalırsınız. Türkiye'nin en önemli olayı bürokratların siyasallaşmasıdır.''

Ecevit, Özel Kalem Müdürü'nü bile değiştirmedi. Özkan da öyle. Özaydın da bunları biliyor:

‘‘Siz iyi ettiniz. Bana biri geldi. Yakından tanırım, dürüsttür. Bunca yıl devlete hizmet eden biri olarak çevresine ve ailesine karşı onurunun korunmasını istedi. Adama, 'Beni en çok üzen, bir Türk çocuğu olarak devletin tepesine gelen bürokratın kalkıp buna tevessül etmesidir' dedim. Adam ağlamaya başladı. Bu da beni çok rencide etti.''

Cindoruk, ‘‘Bizim dediğimiz budur'' derken liyakatsizleri korumadığını vurguladı. Ecevit, ‘‘Biz, görevini yapanların değişmesinden yana değiliz'' diyerek konuyu noktaladı.

* * *

Özaydın, başka bir sorun gündeme getirdi:

‘‘Asıl mesele, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun dertlerine çare bulmaktır. Refahyol Hükümeti, giderayak Milli Savunma Bakanlığı ile et alımı hususunda bir protokol yapmış. Buna göre, askerler sadece sığır eti yiyecekler, koyun eti alınmıyor. 20 günden beri bununla uğraşıyorum.''

Ecevit, not almaya başladı. Erzurum dağları, yaylaları koyun sürüleriyle dolu, alıcı yok. Et kombinaları koyun kesimi yapmıyor. Nedeni sorulunca da önlerine o protokol konuyor:

‘‘Biz sığır eti alacağız, koyun eti almıyoruz. Çünkü askerler almıyor.''

Özaydın, Savunma Bakanı İsmet Sezgin'e gidip, ‘‘İsmet Abi, durum böyle böyle'' dedi. Üç-dört koldan devreye girildi. EBK ile görüşüldü, bazı paşalar sorunu inceledi. Durum düzeldi. Bugünden itibaren yüzde 18 koyun eti de alınacak. Üreticiler, celeplerini hazırladılar.

Ama, bir sorun daha çıktı. Yeni sezon açılıyor. Herşeyin taban fiyatı var, etin yok. 1 Ocak'tan itibaren nisana kadar koyun eti 550 bin liraydı, EBK 500 bine düşürdü. EBK Genel Müdürü İsmail Taşdelen'le görüşüldü, çözüm yok. O yöreye zararı göze alıp destek gerekirken, nedense köstek vuruluyor.

* * *

Özaydın, şimdi soruyor:

‘‘Herkes tayin peşinde. Ben işleri yüzüstü bırakıp geldim, uğraşıyorum. Erzurum'un tüm köylerine telekom hizmetleri götürdüm. İnsanlar şimdi bayram ediyor. Erzurum'da şahane bir et kombinası var, beş yıldır çalışamıyor. Kan bile zayi edilmiyor. Açılsa 400 işçi çalışacak. Bürokratik engellerden ve sermaye yokluğundan pas tutuyor. Bölge milletvekilleri nerede? Halkın temiz duygularını istismar edeceklerine asıl meselelerle niçin uğraşmıyorlar?''

İşte acı gerçekler... Dinlerken insanın yüreği sızlıyor.

Yazarın Tüm Yazıları