IMF de blokajın sözde kalacağını biliyor

ULUSLARARASI Para Fonu (IMF) heyetinin gözden geçirme için şart koştuğu tedbirlere son şekli verildi. IMF, hükümetin elektrik zammına yanaşmaması üzerine çark edip, KİT’ler için de tasarruf istedi ve tedbir paketinin büyüklüğü böylece 5.1 milyar YTL’ye çıkarıldı.

Peki, seçim öncesi bir bütçede bu kadar yüksek miktarda tasarruf yapma imkanı var mı?

Bizce kesinlikle yok. Bunu IMF de biliyor ama, "elindeki tek örnek" olarak kalan Türkiye’nin bütün isteklerini kabul edip, mevcut anlaşmayı sürdürmeye çalışıyor.

Bu tedbir paketinin en önemli kısmını "ödeneklerde yapılacak blokaj" ve sağlık harcamalarında kısıntı oluşturuyor.

Maliye Bakanlığı yetkililerinin hatta Bakanın bile "blokaj işte.." dediklerini duyuyoruz. Yani "IMF istedi diye öyle göstereceğiz ama biz bildiğimizi okuyacağız" demeye getiriyorlar.

Öyle ya, Maliye Bakanlığı kağıt üstünde başarı konusunda epeyce uzmanlaştı, "Ali’nin külahını Veli’ye, Veli’ninki Ali’ye" deyip, işleri götürmeye devam ediyor.

Bundan sonra olacakları söyleyelim.

6’ncı gözden geçirme tamamlanana kadar, işi biraz sıkı tutmuş gibi gözükecekler. Yani resmi olarak ödeneklerde blokaj yazısı yazdılar, bir süre fazla harcama yapmayacaklar. Bu arada Telekom’un peşin ödemesi gibi kalemleri bütçeye gelir yazıp, ocak ve şubatta kötü sonuçlar veren bütçeyi de iyi göstermiş olacaklar.

IMF’nin bu tek defalık gelirleri, kendi hesaplarında dikkate almadığını biliyoruz ama olsun. Dün açıklanan mart ayı bütçesi Telekom geliri nedeniyle, fazla vermedi mi?

6’ncı gözden geçirme bittikten sonra ise Maliye bildiğini okumaya devam edecek. Seçimlerin ne zaman yapılacağı belli değil. Eğer normal tarihinde, yani kasım ayında yapılacak olursa, bu bütçenin tutması mümkün değil. Çünkü mayıstan sonra ödenekler ister istemez açılacak ve eğer seçimler normal zamanında yapılırsa, yani kasıma kadar 6 ay boyunca epeyce yüklü harcamalar yapılmaya devam edecek. Bırakın blokajın çözülmesini normal ödenekler bile, bu kadar uzun süre devam edecek bir seçim ekonomisine yetmeyecektir.

Ama hesap belli; 6’ncı gözden geçirme tamamlandıktan sonra zaten hükümetin 7’nci gözden geçirmeyi zamanında tamamlama gibi bir niyeti yok ki...

EK BÜTÇE ŞART OLUR

Peki IMF bunu bilmiyor mu? Bizce bilmemesine imkan yok.

İşte o nedenle bir süredir IMF’ye, "Temmuzda erken seçim yapacağız" denilip, bu yolla sözde kalacağı belli olan blokaj kabul ettirilmiş gibi geliyor bize.

Devlet bakanı Ali Babacan da ekonomik gidişatın temmuzda erken seçimi zorunlu kıldığını söyledi. Babacan, "ek bütçeye gitmemek için" böyle bir yola gidilmesine gerek olduğunu da söyledi. Yani, Devlet Bakanı Babacan da kabul ediyor ki; Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra sıra "baskın seçim"e geliyor. Temmuz sonu ya da ağustos başında erken genel seçim yapıldığı takdirde, birkaç aylık bir seçim ekonomisi, daha sonrasında ödenekleri tümüyle kısarsanız, bütçe içinde kalmanızı sağlayabilir.

Yani ek bütçe yapılmayacaksa, temmuzda erken seçim yapılması gerekecek.

IMF’nin, bile bile bu oyunun içinde olmasını çok yadırgadığımızı söylemeye gerek yok. Ama belli ki IMF de politika yapıyor, bile bile bu oyuna göz yumuyor...

Peki temmuzda erken seçim siyasi olarak mümkün mü? Bizce kağıt üzerinde mümkün, yani teknik olarak bu yapılabilir. Ama unutmayalım ki; örneğin Başbakan Baş Danışmanı Ömer Çelik’in bile, daha önce söylediği gibi, "Bunun adı baskın seçim" olur ve şık olmaz.

Onun da ötesinde, cumhurbaşkanı seçiminden sonra halka, kullanacağı oyla "siyasi dengeleri kurma imkanı" verilmemiş, yangından mal kaçırma havası verilmiş olur.

Bu da, siyasi atmosferin iyice sertleşmesine, çatışma havasının yaygınlaşmasına yol açacaktır. Böylesine bir hava, "yaz tatili"nin de etkisiyle oylarını artırmak isteyen AKP’nin lehine mi olur bilemiyoruz. Ama özellikle Abdullah Gül’ün işi çok zor görünüyor.
Yazarın Tüm Yazıları