İkinci önemli konu

Serdar TURGUT
Haberin Devamı

Hafta boyunca temelde iki önemli konuya konsantre oldum.

Bunlar sırasıyla; 1- Susurluk ve 2- İngiltere Kraliçesi'nin çantasıydı.

Birinci meseleye, yani bence çözümü eğer niyet olsa çok daha kolay olan Susurluk meselesine dün değindim.

Ve bu işin çözülemeyeceğine karar verdim.

Dünkü yazıyı okumayanlar bunun nedenini bir cümle öncesini yüksek sesle okuyup, cümle üzerinde metin analizi yaparak anlayabilirler.

İlgilendiğim ikinci önemli mesele ise İngiltere Kraliçesi'nin çantasıydı.

Ve biraz sonra nedenlerini açıklayınca göreceğiniz gibi o çantanın yarattığı esrar perdesi bence Susurluk olayından çok daha karmaşıktır.

***

İngiltere Kraliçesi'nin saray dışında çekilmiş bütün fotoğraflarında, filmlerinde elinde bir çanta taşımakta olduğunu göreceksiniz.

10 dakikalığına bile sarayın önüne çıksa eline çantasını alıyor.

Sıradan ve normal insanlar bu konuya kafayı takmıyor olabilirler.

Ama benim bu özellikleri taşımak gibi bir iddiam kesinlikle olmadığı için gayet tabii ki Kraliçe'nin çantasının içinde acaba ne olabilir sorusuna net bir şekilde kafayı takmış durumdayım.

***

Çantada kimlik belgesi taşıyor olamaz herhalde.

Gerçi İngiliz polisinin rasyonalite uğruna neler yapacağı da belli olmaz, ama onların Kraliçe'ye bile kimlik soracak kadar rasyonel olabileceklerine ihtimal vermiyorum.

***

Kraliçe çantasında güzellik malzemeleri de taşıyor olamaz.

İki nedenden dolayı olamaz bu.

1- Yaklaşık 800 yıldır hiçbir İngiliz Kraliçesi'nin topluma açık mekânlarda makyaj yaptığını gören olmamış. ‘‘Güneşin batmadığı imparatorluğun’’ kuruluş yıllarından bu yana kimse bir kraliçeden şu cümleyi duymamış: ‘‘Kızlar, pudra tazelemek isteyenler benimle gelsin.’’ Durum böyle iken, tarihsel geleneklerine böylesine bağlı bir ülkenin kraliçesinin durup dururken yeni adetler edineceğini de düşünemiyorum.

2- Haydi diyelim kraliçe gelenekleri yıktı ve sıradan insanların kullandığı tuvaletlerde bile makyaj tazelemeye başladı. Bu kez de karşımıza teknik bir sorun çıkıyor. Onun kendisini güzel ve taze gösterebilmesi için gereken makyaj malzemelerinin tümünü almaya elindeki o minik çanta kesinlikle elverişli değildir. Kraliçenin makyaj malzemesini taşıması için en azından orta büyüklükte bir bavul gerekmektedir. Bu da çok pratik bir olay değildir. Düşünsenize Kraliçe, Prenses Diana'nın cenaze törenine elinde bir bavulla katılmış olsaydı çıkabilecek dedikoduları... Olacak iş değil yani.

***

Bakın yavaş yavaş ilerliyoruz olasılıkları tüketme yolunda.

Yazı bilimsel yönteme göre yazıldığı için bir tür eleme taktiği uyguluyoruz.

Olması imkânsız olan olasılıkları ele alıp, eleyip mutlak gerçeğe varacağız.

Bu yöntemi hatırlattım ki bundan sonra okuyacağınız maddeye tepki göstermeyin.

Unutmayın bilimsel yöntem soğukkanlılık gerektirir ve ben de acayip soğukkanlıyım.

***

Şurası bir gerçektir ki seks oyuncakları sektöründeki uzmanlar yapay erkek cinsel organını yani başka bir deyişle Dildo'yu minik el çantalarına sığacak şekilde dizayn etmişlerdir.

Batı dünyasında kazayla açılan çantalardan dökülen eşyalar arasında Dildo bulunması sonucunda sayısız utanç olaylarının yaşandığı da bilinmektedir.

Çok yıllar önce benim bizzat şahit olduğum bir olayda yere dökülen çantadan fırlayan Dildo, diğer müşterilerin dehşet dolu bakışları arasında en azından iki metre kadar restoranın içinde yuvarlandıktan sonra durdu.

Hiçbir garson onu eliyle tutup kaldırmaya cesaret edemedi.

Ve de üstelik yere dökülen çantanın sahibi de bir erkekti.

Ama tabii bu tamamen konumuz dışında olan ve belki başka bir gün devamını yazabileceğim bir olay.

***

Esas konumuza dönmemiz gerekirse...

Kraliçe'nin çantasında Dildo taşıması ihtimali saf teorik düzeyde olmasına rağmen, pratikte bu pek de olası değildir.

Çünkü şu net bir şekilde bilinmektedir ki İngiliz Kraliyet Ailesi'nin üyeleri ‘‘Orgazm’’ gibi sıradan insanlara, pleblere özgü bir adete kesinlikle itibar etmezler.

Orgazm arayışı içinde olan insanları da kesinlikle aşağılarlar.

Kraliçe'nin, Diana ve Sarah Ferguson ile arasının hiçbir zaman iyi olamamasının nedeni işte buydu.

Prens Charles'in kulaklarının da hiç durmadan büyümesinin temelinde de bu yatmaktadır.

Onun vücudu organ büyütecek enzimleri salgılamakta ancak, büyümesi gerekenler ayıp ve asillere yakışmadığı gerekçesiyle işi üzerine almadıklarından büyüme arzusu hiç olmadık yerde, kulaklarda kendisini göstermektedir.

***

Kulak meselesine girmemiz kazayla olmadı.

Çünkü ben Kraliçe'nin çantasında ne taşıdığı konusundaki esrar perdesinin kulak sorunu ile bağlantılı olduğuna inanıyorum.

Şöyle ki: Biliyorsunuz Kraliyet ailesi imajlarına çok düşkündür. Prens Charles doğduğunda Kraliçe'nin yıllar boyu süren bir yas dönemine girmesi de bu nedendendi.

Kraliçe, Prens Charles'in tipinin imaj düzeltmeye yaramayacağı gibi, onun tipinin İngiltere'de monarşinin sonunun gelmesine bile yol açabileceğini net olarak görmüştü.

Prens büyüdükten ve hiçbir plastik cerrahın onu düzeltemeyeceği anlaşıldıktan sonra Kraliçe ‘‘Bari durumu kurtarayım’’ diye düşündü.

Charles'ın vücudunda en büyük olan ve bu nedenle de sürekli kir tutan kulaklarını sürekli temiz tutma işini iyi bir anne olarak üstlendi.

Evet, Kraliçe o çantasında kulak temizlemeye yarayan pamuklu çubuklardan taşıyor.

Niye o kadar çok pamuklu çubuk gerekiyor diye sorarsanız, ben de size Charles'in fotoğrafına bir kez daha bakın derim.

Yazarın Tüm Yazıları