Yetenek mi güçlü bilanço mu? Yönetimin yeni DNA’sı: İnsan odaklı kurumsal yönetim

Güncelleme Tarihi:

Yetenek mi güçlü bilanço mu Yönetimin yeni DNA’sı: İnsan odaklı kurumsal yönetim
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 04, 2025 07:00

Nitelikli çalışan bulmak kadar elindeki yeteneği kaybetmemek de şirketler için hayati konulardan biri haline geldi. İş dünyası artık, bunu sağlamak için yönetim anlayışını insan odaklı bir temele dayandırmak ve bunu içselleştirmek durumunda kaldı. Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği Başkanı Tamer Saka, “Artık şirketlerin değeri bilanço ile değil, yetenekli insanları nasıl elde tuttuğuyla ölçülüyor” derken; TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ise sadece hissedarlara değer yaratmak yerine, yeteneklere de güven veren yapılar kurulması gerektiğini vurguladı ve iş dünyasına insan kaynakları odaklı eylem çağrısında bulundu.

Haberin Devamı

DÜNYANIN tarihi bir dönüşüm sürecinden geçmesi, yaşanan ekonomik dalgalanmalar, jeopolitik kırılganlıklar; tüm bunların üzerine bir de iklim krizi ve demografik değişimlerin eklenmesi, kurumlar için iyi yönetilmeyi artık sadece rekabet avantajı değil, varoluş koşulu haline getirdi.

Riskin arttığı yerde sorumluluğun da artmasının, kurumsal yönetimi günümüzün en stratejik gündem maddelerinden biri haline getirdiği belirtiliyor. İşte tam da bu noktada, Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) tarafından düzenlenen XVI. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi’nde yönetim kurullarının geleceği ve yetenek yönetiminin stratejik önemi masaya yatırıldı.

İş dünyasının önde gelen temsilcilerinin konuştuğu zirvede, ‘insan odaklı kurumsal yönetimin’ şirketlerin başarılarının sürdürülebilir olmasında nasıl kritik bir konu olduğu vurgulandı. TKYD Başkanı Dr. Tamer Saka’nın şu sözü de aslında insanı önceleyen, odağına fırsat eşitliğini alan yeni yapının temelini anlatıyor: “Artık şirketlerin değeri yalnızca bilanço ile değil, kurumun değerleriyle, yetenekli insanları nasıl yönettiğiyle, onları nasıl elde tuttuğu ve nasıl gelişim alanı sunduğuyla ölçülüyor.”

Haberin Devamı

Yetenek mi güçlü bilanço mu Yönetimin yeni DNA’sı: İnsan odaklı kurumsal yönetim

Dr. Tamer Saka

‘MIŞ GİBİ YAPMAMAK SAMİMİYET GEREKLİ’

Saka, “İnsan odaklı kurumsal yönetim anlayışı artık bir tercih değil, sürdürülebilir başarı için bir zorunluluk. Risk açısından değerlendirildiğinde ise insan kaynakları riski hep vardır. Doğru insanların doğru pozisyonlarda olması önemli. Yanlış insanlar ve pozisyonlar kurumlarda çok büyük değer kaybı oluşturabiliyor” değerlendirmesinde bulundu. Saka, içinde bulunulan dönemde çok şeyden şikâyet edilmekle birlikte, çok başarılı örneklerin de bulunduğunu belirterek, insanı kuruma çekmenin ve tutmanın yolunun ‘mış gibi’ yapmadan samimiyetten geçtiğini ifade etti.

‘FİNANSAL DENGE KADAR ÖNEMLİ’

Zirvede konuşan Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ise, insan odaklı yeni kurumsal yönetimin önemini bir üst seviyeye taşıdı. Yetenek yönetiminin sadece bireysel şirketlerin değil, ülke ekonomisinin sürdürülebilir kalkınmasında da kritik rol oynadığına dikkat çeken Turan, “İnsan odaklı kurumsal yönetim yalnızca bugünün değil, iş dünyasının geleceğini belirleyecek ana konulardan biri. Çünkü insan, kurumların yalnızca bir bileşeni değil, en kıymetli varlığı. Rekabetin hızlandığı, dijitalleşmenin her alanı dönüştürdüğü, yetenek savaşlarının küresel ölçekte yaşandığı bu çağda, kurumların başarısı artık yalnızca strateji ve sermaye ile değil, insanla, yani onu nasıl çektiğimiz ve nasıl elde tuttuğumuzla doğrudan ilişkili” dedi.

Haberin Devamı

Geleceğin; insana yatırım yapan, kapsayıcılığı ilke edinmiş, güven temelli yapılarla yükseleceğini; iş dünyasının da bu anlayışı içselleştirmek durumunda olduğunu vurgulayan Turan, “Kurumsal yönetim anlayışının geleceği sadece finansal denge tablolarında, risk ve uyum süreçlerinde değil; yetkin insan kaynağını kazanmak ve geliştirmek üzere atılacak adımlarda da yazılıyor” diye konuştu.

Yetenek mi güçlü bilanço mu Yönetimin yeni DNA’sı: İnsan odaklı kurumsal yönetim

Orhan Turan

‘HİSSEDARA DEĞİL YETENEĞE GÜVEN’

Turan, ‘gelecek sadece finansal tablolarında değil, yetkin insan kaynağını kazanmakta’ sözünü, şöyle açıyor: “Bir diğer deyişle, yönetim kurullarının stratejik önceliği, artık yalnızca hissedarlara değer yaratmak değil; aynı zamanda geleceğin yeteneklerine güven veren, onları içeride tutabilen, sürekli gelişimi teşvik eden yapılar kurmak olmalı. Aksi halde uzun vadeli başarıya ulaşmak mümkün değil. Bu nedenle, bugün kurumsal yönetim ilkelerini yeniden düşünmek, iş dünyamız için insan kaynakları odaklı bir eylem çağrısıdır. Esnekliğe, empatiye ve birlikte inşa etmeye açık bir iş dünyası liderliği kritik önem kazanıyor. Yönetim kurulları, insan odağını karar alma süreçlerine entegre etmekle kalmamalı, bu kültürü tüm organizasyona yaymalıdır. Kurumlar, geleceğin yeteneklerini de bugünden inşa etmek zorunda.”

Haberin Devamı

‘KONU YETENEKSE KADINLARIN TEMSİLİ HAYATİ’

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ayrıca, yeteneklerden bahsederken, ülkenin büyük bir potansiyelini de konuşmak gerektiğine; bunun da kadın çalışanlar olduğuna işaret etti. “Çalışma hayatına baktığımızda, kadınların işgücüne ve istihdama katılımı erkeklerin hâlâ yarısı düzeyinde” diyen Turan, “Pek çok kadın çalışma hayatına ya hiç katılmıyor ya da çalışma hayatından erkenden ayrılıyor. Oysa tek kanatla geleceğe uçamayız. Biliyoruz ki, kadın ve erkeğin potansiyelini birlikte harekete geçirdiğimizde, hem daha üretken, hem de yarattığı değeri, daha adil bölüşen bir ülke olabiliriz” dedi.  “Kadınların sadece çalışma hayatına katılımı değil, çalışma hayatının her kademesinde eşit temsiline de odaklanmamız gerekiyor” vurgusu yapan Turan, “Pek çok araştırmaya göre, yönetim kademelerinde kadınların eşit temsili, kurumların daha etkin yönetimi ve başarısı için de fark yaratıyor” şeklinde konuştu.

Haberin Devamı

Yetenek mi güçlü bilanço mu Yönetimin yeni DNA’sı: İnsan odaklı kurumsal yönetim

Sani Şener

‘KİŞİSEL BAŞARI PEŞİNDE KOŞAN YÖNETİCİ EGOSU KAYBETTİRİYOR’

TAV İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Sani Şener de zirvedeki konuşmacılar arasındaydı. Masaya yatırılan konu ‘yetenekleri elde tutmak’ olunca, Şener, önce yeteneğin ne olduğunu sorgulayarak başladı konuşmasına. “Herkes kendini yetenek zannediyor. Yeteneğin milliyeti de önemli. Her ülkenin yeteneğini farklı şekilde elde tutma metotları var” diyen Şener, “Yeni kuşak unvan ve para peşinde koşmuyor’ deniliyor ama yok, koşuyorlar. Bu koşulları sağlandıktan sonra kapsayıcı olmak  ve o yeteneği doğru koltuklara oturtmak gerekiyor” dedi. Sonra da yetenekleri elde tutamamada büyük payı olan yöneticilerin hatalarına getirdi konuyu ve şöyle devam etti: “Üst düzey yöneticiler doğru koltuklarda oturuyorsa mesai arkadaşlarına kapsayıcı oluyorlar. Ama bazı yöneticilerin egoları çok yüksek ve kendi kişisel başarısı peşinde koştuğu için yetenekler kaybediyorlar.” Şener ayrıca, bir kurumda farklı birim çalışanları arasındaki iletişimin, o kurumun başarısını artırdığına yönelik gözlemlerini de aktardı. TAV’da sağladıkları başarıya ilişkin Şener, şu örneği verdi: “TAV’daki başarı, insanların birbiriyle konuşması, disiplinlerarası konuşma ve iletişim ile de ilgili. Bir gün, kule ve kaptanı konuşturduk. Sorun neymiş, hemen anlaşıldı ve bu sayede Atatürk Havalimanı’nda günlük kalkan uçak sayısında ciddi artış yakaladık.”

Haberin Devamı

‘BUGÜNKÜ BAŞARI YILLAR ÖNCESİNİN EKİBİNE AİT’

ESAS Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Sabancı da zirvede konuşan isimler arasındaydı. ‘Yönetim Kurulu Masasında Yeteneği Yönetmek’ konulu panelde konuşan Sabancı, “Başarılı olan herkes hayatında bir mana arıyor. O mana birliğine uyum sağlayacak bir ekip kurmak çok mühim” dedi.

“Esas’ın arkasında yatan da bir insan kaynağı projesidir” diyen Sabancı, “Bu başarı bugüne ait değil; yıllar evvel oluşturulan ekibe ait. Pegasus CEO’su Guliz Öztürk’ün başarısı bugüne değil, yıllar evvel kurulan diyaloga ait” diye konuştu.

Yetenek mi güçlü bilanço mu Yönetimin yeni DNA’sı: İnsan odaklı kurumsal yönetim

Ali Sabancı

DOĞRU ZAMANDA ‘HAYIRIN’ ÖNEMİ 

Ekip iletişiminde egoyu bir kenara bırakmak gerektiğini belirten Sabancı, ‘ben mal sahibiyim, ben yönetim kurulu başkanıyım’ yaklaşımının kaybettireceğine dikkat çekti. Zirveden bir hafta sonra Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi’de bir toplantısı olduğunu anlatan Ali Sabancı, ekip içi iletişimin önemine vurgu yaparak, “Ekibimden 3 kişiyle konuşup o toplantıda tam ‘ne söyleyemeye yetkim var’ hissetmem lazım” dedi.

Ali Sabancı ayrıca, ‘hayır’ diyebilen yönetim kurulu üyelerinin önemine de işaret etti. Sabancı, “Yönetim kurullarına gelecek olanların doğru konularda hayır diyebilmeleri gerekir” değerlendirmelerinde bulundu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!