İstihdam piyasasının yeni gündemİ: Atıl işgücü

Güncelleme Tarihi:

İstihdam piyasasının yeni gündemİ: Atıl işgücü
Oluşturulma Tarihi: Ekim 05, 2025 07:00

Atıl işgücü, ilk defa gündeme gelerek, Orta Vadeli Program’a girdi ve bu konuda atılacak adımlar detaylı şekilde sıralandı. Aynı zamanda Merkez Bankası da atıl işgücüne yönelik yeni bir analiz yayımladı. Atıl işgücü oranı yüzde 29 ve kadınlarda bu oran yüzde 39’un da üzerinde. İşbaşı yapabilecek olup da iş aramayan kadınların sayısı 1.3 milyon. İşin daha ilginç tarafı son dönemde işsizlik oranı düşerken atıl işgücü artıyor. Merkez Bankası’na göre de yaklaşık 2.2 milyon kişi ümitsiz işgücüne dahil. Peki, atıl işgücü nedir, kimler bu grubu giriyor, neden çalışmıyorlar, bu konuda hangi adımlar atılacak?

Haberin Devamı

DÜNYANIN bir süredir gündeminde olan ‘atıl işgücü’, artık Türkiye’nin de gündeminde ilk sırada geliyor. TÜİK, açıkladığı işsizlik verilerinde atıl işgücüne değiniyor, Merkez Bankası raporlarında yine bu konuya dikkat çekiyor. Ve son olarak ekonominin 3 yıllık hedef ve politikalarının belirlendiği, 2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program’da (OVP) da atıl işgücüne detaylı yer verildi.

Öyle ki, OVP’yi açıklayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, son dönemde atıl işgücüne dikkatli baktıklarını belirterek, “Dünyada da, bizde de yükseliş trendi var. Bunu ilk defa programda geniş bir başlık olarak ele aldık. Sadece işsizliğe değil, atıl işgücüne de dikkatle bakıyoruz. Atıl işgücünü azaltmaya dönük bazı tedbirleri programa ilave ettik” dedi.

Haberin Devamı

ATIL İŞGÜCÜ NEDİR?

Peki, atıl işgücü nedir, kimler bu kapsam içine giriyor? Aslında, atıl işgücünün birçok tanımı var; geniş tanımlı işsiz, iradi işsizlik de deniyor. Basit bir tanımla; iş aramayıp çalışmaya hazır olanlar, mevsimlik çalışanlar ve yarı zamanlı çalışıp da tam zamanlı çalışmak isteyenler (eksik istihdam) atıl işgücü tanımına giriyor.

Biraz daha açarsak; kişilerin kendi istekleri ile işsiz kalmayı tercih etmeleri, piyasadaki ücrete razı olmadıkları için çalışmak istememeleri veya bir süre çalışmışlarsa da “artık çalışmak istemiyorum” deyip, işten ayrılmaları bu kategoriye giriyor. Mesela, kısa bir süre çalışmış ancak sonradan eşinin aileyi geçindirmesi nedeniyle işten ayrılıp, evde oturan kadınlar, iradi işsizliğe gösterilen örnekler arasında. Örnekleri çoğaltabiliriz. İş arayıp da verilen maaşı beğenmeyip, evde oturmayı tercih edenler, çalışmak yerine ailenin gelirine razı olanlar da atıl işgücü içinde değerlendiriliyor. Ama bir neden daha var; o da, devletin sunduğu sosyal yardımlar. Devletin sunduğu sosyal yardımlardan yararlanıp, çalışmamayı tercih etme da bir anlamda iradi işsizliğe neden oluyor.

Gelelim, atıl işgücü sayısına. Artık TÜİK’de işsizlik verileri ile birlikte atıl işgücü oranlarını açıklıyor. 2024 yılının sonunda 32.1 milyon kişi istihdam edilirken, işgücüne dahil olmayanların sayısı 30.8 milyon kişi oldu. Bunların da 9.4 milyon erkeklerden, 21.4 milyon kadınlardan oluştu. Oransal olarak baktığımızda da 2024’ün sonunda atıl işgücü oranı yüzde 28.6 olarak gerçekleşirken, erkeklerde atıl işgücü oranı yüzde 23.1, kadınlarda ise yüzde 37.9 olarak gerçekleşti.

Haberin Devamı

ORANI YÜZDE 29.6

Yine TÜİK’in, 2025 yılı Ocak-Temmuz ayı verilerine de baktığımızda, toplam istihdam 32.5 milyon kişi olurken, işgücüne dahil olmayanların sayısı 31 milyon oldu. Bunların 9.4 milyonu erkeklerden, 21.3 milyonu da kadınlardan oluştu. Atıl işgücü oranına bakıldığında ise 2025’in Temmuz ayında, yüzde 29.6 oldu ve kadınlarda bu oran yüzde 39.4, erkeklerde yüzde 23.4 olarak gerçekleşti.

Tabi şunu da belirtmekte fayda var; bundan 10 yıl önce, 2014 yılında, atıl işgücü oranı yüzde 17.8’lerdeydi ve bu oran erkeklerde yüzde 14.7, kadınlarda ise yüzde 24.3’tü. Bu da gösteriyor ki, atıl işgücü oranında son 10 yılda genelde 11.6 puanlık artış var. 10 yılda erkeklerde atıl işgücü oranı 8.50 puan artarken, kadınlardaki artış oranı 15.10 puan oldu. Bu da şu anlama geliyor ki, atıl işgücü ciddi sorun haline geldi.

Haberin Devamı

GENÇLERDE YÜKSEK

Burada bir parantez açıp, gençlerin işgücüne katılma oranlarına da bakmak gerekiyor. TÜİK’in, işgücü piyasasında gençlerin durumuna yönelik istatistiklerine göre, 15-34 yaş arası gençlerin nüfusu 24.2 milyon, bunların 12.7 milyonu istihdam ediliyor ve işgücüne dahil olmayanların sayısı 9.6 milyon. Ancak konu gençler olunca durum farklılaşıyor. Eğitim almayan, çalışmayan, iş de aramayan 15-24 yaş arası gençler var ve bunlar ‘ev genci’ olarak nitelendiriliyor. Literatürdeki sınıfları ise NEET, yani ne istihdamlar ne de eğitimde. NEET’lerin oranı yüzde 27’lerde. Bunların da 1.8 milyonu erkek, 4.8 milyonu kadınlardan oluşuyor. Ne eğitimde ne de istihdamda olanların büyük çoğunluğu genç kadınlar. Kabaca her 3 kadından 1’i NEET. Yine kabaca 35 yaş altında her 4 gençten 1’i ne istihdamda ne de eğitimde.

Haberin Devamı

NEET konusu, 2025-2028 İstihdam Stratejisi’nde de önemli yer tutuyor. Rapora göre, okur-yazar olmayan genç nüfusta NEET oranlarının yüksek olması, eğitimin beşeri sermaye ve istihdam edilebilirlik üzerindeki olumlu etkileri dikkate alındığında anlaşılır bir durum olduğu belirtiliyor. Diğer yandan, yükseköğretim mezunlarında her 3 kişiden 1’inin NEET kapsamında. Bu durum, eğitim istihdam ilişkisinin etkin biçimde kurulamamasıyla ilişkili. Yükseköğretim mezunları kendi eğitim ve niteliklerine uygun iş bulamadıklarında ya daha uzun süre işsiz kalmayı göze almakta ya da işgücü piyasasının dışına çıkma eğilimi göstermekte. Genç kadınlar arasındaki NEET oranları, genç erkeklere göre daha yüksek. Kadınların ev içi ve bakım sorumlulukları ve buna bağlı olarak işgücü piyasasındaki kırılgan konumları bunun başlıca sebepleri arasında sayılıyor.

Haberin Devamı

Bu konuda dünyada da durum Türkiye’den çok farklı değil. Ne istihdamda ne de eğitimde olanların Avrupa Birliği değeri yüzde 9.4. Yani AB’de 15-24 yaş arası gençlerin yüzde 9.4’ü NEET sayılıyor. En düşük oran yüzde 3.2 ile Hollanda’da, en yüksek oran ise yüzde 17.5 ile Romanya’da. Avrupa ile mukayese edildiğinde Türkiye NEET oranı en yüksek ülke olarak görülüyor. Gençler İçin Küresel İstihdam Trendleri 2024 Raporu’nda istihdam, eğitim veya öğretimde olmayan 15 ila 24 yaşındakilerin sayısının endişe verici olduğuna dikkat çekiliyor.

İstihdam piyasasının yeni gündemİ: Atıl işgücü

ATIL İŞGÜCÜ ORANI (%)

Yıllar       Kadın     Erkek     Toplam

2014              24       14.3            17.4

2015          23.2       14.2            17.1

2016              24       14.4            17.6

2017          23.1       13.6            16.8

2018          22.5       13.3            16.5

2019          24.6       16.2            19.1

2020          31.7       22.1            25.4

2021          31.6       20.6            24.4

2022          28.4       17.3            21.3

2023          30.6       18.3            22.8

2024          37.9       23.1            28.6

2025          39.4       23.4            29.6

(Ocak-Temmuz)

NEDEN İŞGÜCÜNE KATILMIYORLAR?

15 yaş üstü olanların işgücüne katılmama nedenleri de araştırılmış. 2024 yılı verilerine göre, işgücüne katılmayan 30.1 milyonun, 2.1 milyonunun iş bulma ümidi bulunmuyor. 1.8 milyonu ise, işbaşı yapabilecek durumda ama iş aramıyor. 7.3 milyonu ise ev işleriyle meşgul olduğunu söylüyor. Ev işleriyle meşgul olanların tamamı kadınlardan oluşuyor. Aynı şekilde işbaşı yapabilecek olup da iş aramayan kadınların sayısı 1.3 milyon.

Uzmanlar, atıl işgücündeki artışı ise, birkaç başlıkla özetliyor. Birincisi, ücret beklentisinin karşılanmaması. Özellikle tarım sektöründe asgari ücretin altında ücret verilmesi, atıl işgücünü artırıyor. Uzmanlar, bu durumun kişileri serbest ve kayıt dışı çalışmaya, aile geliri ile yaşamaya ittiğini savunuyor. Atıl işgücündeki kişilerin büyük bir çoğunluğunun lise eğitimi altı kişiler olduğu hesaba katıldığında da bu sefer uzmanlara göre yetenek açığı sorunu ortaya çıkıyor.

Atıl işgücündeki artışın ikinci nedeni ise, bu kesimin içinde ağırlığı kadınların oluşturması.

Uzmanlar, bu konuda İŞKUR raporuna atıfta bulunuyor. Rapora göre, 2024 yılında, 25-29 yaş arası sayıları 240 bini bulan kayıtlı işsizler 12 aydır iş bulamıyor. Aynı yaş grubunda bir yıldan daha uzun süredir iş bulamayanların sayısı 80 bine yakın. Benzer şekilde 30-34 yaş arası işsizlerden 200 bine yakın 12 aydır iş bulamıyor, 70 bine yakını ise bir yıldan daha uzun süre iş bulamıyor. Uzmanlar, iş bulamayan bu kişilerin, bir yıl sonrasında atıl işgücü statüsüne geçtiğine dikkat çekiyor.

MERKEZ BANKASI’NA GÖRE ÜMİTSİZ İŞGÜCÜ

ATIL işgücü konusu artık Merkez Bankası’nın (MB) da radarına girdi. Merkez Bankası, bu konuda hem kapsamlı hem de çarpıcı bir analiz yayınladı. Analizde, işgücü piyasasının tamamlayıcı göstergelerinden olan atıl işgücü oranının 2025’in üçüncü çeyreğinde 3.5 puan artarak yüksek seviyesini koruduğu vurgulandı. Merkez Bankası’na göre, son dönemde işsizlik oranı düşerken atıl işgücü artıyor. 2025 yılının ilk yarısında, atıl işgücü bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık 1.9 milyon kişi yükseldi. Bunun 1.2 milyonu yani yüzde 61’ipotansiyel işgücünden kaynaklandı.

Merkez Bankası, analizinde atıl işgücünü iki grubu ayırıyor. Birincisi, ümitsiz işgücü. Bu kişiler, iş aramama nedeni olarak daha önce çok iş aramasına rağmen bulamama, kendi vasıflarına uygun iş bulamayacağını düşünme ve yaşadığı bölgede iş bulamayacağını düşünme cevaplarını veren kişilerden oluşuyor. İkincisi ise, ümitsizler hariç potansiyel işgücü. Bu kişiler de, diğer tüm sebepleri (eğitime devam etme, çocuk/yaşlı bakımı, hastalık, engelli olma veya kalıcı sağlık sorununa sahip olma, ev işleriyle meşgul olma, ailevi nedenler, yaşlılık, diğer kişisel nedenler, mevsimlik çalışan olma ve diğer) iş aramama nedeni olarak belirten kişiler.

Analize göre, 2024 yılı itibarıyla yaklaşık 2.2 milyon kişi ümitsiz işgücüne dahil. Ümitsiz işgücünün en büyük kısmı, vasfına uygun iş bulamayacağını düşündüğü için iş aramayanlardan oluşuyor. En büyük artış da vasfına uygun iş bulamayacağını düşünenlerden kaynaklanıyor. Eğitim durumuna göre bakıldığında ise ümitsiz işgücü çoğunlukla lise altı eğitimli kişilerden oluşuyor. Önceki iş durumu ve işten ayrılma nedenleri incelendiğinde, ümitsiz işgücünün önemli bir kısmı geçmişte çalışmamış veya geçici-mevsimlik işlerde çalışmış kişilerden oluşuyor.

Potansiyel işgücünün diğer bileşeni olan ümitsizler hariç potansiyel işgücü 2024 yılı itibarıyla yaklaşık 1.9 milyon kişi iken bu grubun büyük çoğunluğunu kadınlar oluşturuyor. Bu gruptaki kadınlar genellikle ev işleri, çocuk ve yetişkin bakımı gibi nedenlerden dolayı iş aramıyor. Diğer bir ifadeyle, ümitsizler hariç potansiyel işgücü piyasası iş deneyimi sınırlı kadınlar arasında yaygın olup ev işleri, çocuk bakımı iş arama konusunda en önemli kısıtı oluşturuyor.

DÜNYADA DURUM NE?

AVRUPA Birliği’nde 2023 yılında işgücü piyasasında yarı zamanlı yetersiz istihdam edilen işçiler  işgücünün yüzde 2.5’ini, çalışmaya hazır ancak iş aramayan kişiler iş gücünün yüzde 2.8’ini, iş arayan ancak hemen iş bulamayanlar işgücünün yüzde 0.9’unu oluşturuyor. Çalışmaya hazır ancak iş aramayan kişiler AB’deki yüzde 23.3’ünü oluştururken, bu oran İtalya’da yüzde 44.3, Bulgaristan’da yüzde 29.1, Almanya’da yüzde 28.9, Estonya’da yüzde 27.9 ve Romanya ile İsveç’te yüzde 25,8.

En düşük oran yüzde 6.2 ile Çekya’da. Bu oranlar, Malta’da yüzde 10.1, Slovakya’da yüzde 11.3, Litvanya’da yüzde 12.5, Finlandiya’da yüzde 13.1, Yunanistan’da yüzde 14.6 ve Fransa’da yüzde 14.8. Yarı zamanlı yetersiz istihdam edilen çalışanlar AB’deki karşılanmamış istihdam arzının yüzde 20.5’ini oluştururken, diğer ülkelerde bu oranlar şöyle: Hollanda’da yüzde 44.6, İrlanda’da yüzde 37.7, Belçika’da yüzde 27.3, Slovakya, Bulgaristan, Çekya, Macaristan ve Estonya’da yüzde 12’nin altında.

İstihdam piyasasının yeni gündemİ: Atıl işgücü

 

OVP’YE GÖRE ATILACAK ADIMLAR

ATIL işgücünün kalıcı bir şekilde azaltılması amacıyla erken yaşlardan itibaren üretim kültürünü aşılayarak çalışma hayatına hazırlayan ve işgücüne katılımı teşvik eden programlar hayata geçirilecek.

Üretmenin toplumsal değeri, örgün eğitim sürecinin başlangıcından itibaren müfredata yansıtılacak.

Potansiyel işgücünde bulunan bireyler, iş ve meslek danışmanlığı hizmetleriyle aktif işgücü programlarına dahil edilecek, profil bazlı yönlendirme ve beceri geliştirme imkânlarıyla işgücüne katılım artırılacak.

Sosyal yardım sistemi ile aktif ve pasif işgücü programları arasında bağlantı güçlendirilecek, sosyal yardım alan bireylerin işgücüne katılımını ve istihdam edilebilirliğini sağlamaya yönelik aktif işgücü programları yaygınlaştırılacak.

İş ve meslek danışmanları aracılığı ile aile bazlı izleme sistemine geçiş sağlanarak istihdam fırsatlarının daha fazla kişiye ulaştırılması sağlanacak.

Mevcut vasıflarına uygun iş bulamayanlar için yeniden beceri kazandırma programları yaygınlaştırılacak, işgücü açığı yaşayan sektörlere geçiş desteklenecek, katılımcıların kalıcı istihdama geçişi teşvik edilecek.

Geçici süreli aktif işgücü programına katılanların özel sektörde ihtiyaç duyulan işlere yönlendirilmesi için takip ve eşleştirme mekanizmaları kurulacak, aktif işgücü programlarıyla kalıcı istihdama geçişleri desteklenecek.

Ebeveyn izni bakım sorumluluklarının daha dengeli paylaşılmasına imkan sağlayacak şekilde yeniden düzenlenecek.

Merkezi hükümet, yerel yönetimler ve özel sektörün mali işbirliğini sağlayacak şekilde kurumsal bakım ve kreş hizmetleri yaygınlaştırılacak.

Çocuk bakım yükümlülüğü bulunan çalışanlar için firmaların kısmi ya da tamamen uzaktan istihdam olanakları sunmaları sağlanacak.

Atıl işgücünün yoğun olduğu bölgeler başta olmak üzere meslek kazandırmaya yönelik programlar geliştirilecek.

Çalışma günleri ayarlaması ile esnek süreli istihdam modelleri için pilot programlar başlatılacak.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!